Nijerya bir ülke olmadan önce içlerdeki derelerin balıkçıları Lagos lagununa gelmeye başladı ve kıyı boyunca köyler kurdular. | TED | قبل أن تصبح نيجيريا دولة، بدء الصيادون من الجداول المائية النزول إلى بحيرة لاغوس وأنشأوا القرى على طول الساحل. |
Şöyle bir tur attı ve suya saçılan kolileri toplamaya başladı. | Open Subtitles | ثم بدء افراد طاقمها فى جمع الصناديق الطافيه على سطح الماء |
Sadece piyano ile başlamak yerine bu ağır Hint ritmini koyduk. | Open Subtitles | بدلاً من بدء الأغنية بالبيانو، نبدأ بالإيقاع الهندي الثقيل، إيقاع شديد |
AP: Kumanda merkezinden Binbaşı Tom'a, AG: Beş, dört, üç, iki, bir ... AP:Gerisayım başlıyor, motorlar aktif. | TED | آل غور: سبعة، ستة أماندا: بدء العد التنازلي، وتشغيل المحركات آل غور: خمسة، أربعة، آل غور: ثلاثة، اثنان، |
Ön temizlik işlemi başlangıcı Temizleme geri sayımı başlatılıyor. | Open Subtitles | البدء في الاجراءات ماقبل ازالة التلوث بدء العد التنازلي في عملية ازالة التلوث |
Hayır, belki de bir konuşma veya sohbeti bu şekilde başlatmak güzel değildir ve bu konu hakkında belki de sorularınız vardır. | TED | لا، ليست الطريقة الأكثر جاذبية لفتح حديث أو بدء حوار، وربما هناك بعض الأسئلة التي تدور في ذهنكم حيال ذلك. |
Ama sonra çok garip davranmaya başladı ve şimdi neye inanacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | وبعدها بدء في التصرف بشكل غريب والأن لا أعرف ما الذي أصدقه |
Yerel Eskimolar, 8 kilometre boyunca nefes deliklerinden oluşan bir yol açmaya başladı. | Open Subtitles | مع بدء المحليين بالمهمة الشاقة لشق طريق من المنافذ على مسافة 8 كلم |
Biraz araştırdıktan sonra bu işin içeriden yapıldığını düşünmeye başladı. | Open Subtitles | وبعد بعض البحث بدء يعتقد ان العملية كانت من الداخل |
Her şey beş bin yol önce ulu firavunların topraklarında başladı. | Open Subtitles | كل شيء بدء قبل 5 الاف سنة في ارض الفراعنة العظيمين |
Bunları alıp istediğin hayat her neyse ona başlamak için satabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك ان تاخذيه، .بعيه بمبلغ يمكنك من بدء العيش كما تشائين |
Burası insanların fotoğrafları teslim ettikleri yerdi ve o gün, fotoğrafları elle temizlemeye başlamak için onlara yardım etmem konusunda bana güvenmeleri, beni onurlandırdı. | TED | كان هذا المكان الذي يسلم فيه الناس الصور، وقد تم تكريمي ذلك اليوم بأن وثقوا بي للمساعدة في بدء تنظيفها يدويا. |
Yakında kapsamlı bir araştırma yapıldı, ve birçok okulda öğle yemeği arası sabah 9 veya 10'da başlıyor. | TED | هناك دراسة كبيرة أجريت , والعديد من المدارس بدأت بتحديد وقت بدء الغداء في العاشرة أو التاسعة صباحاً |
Bütün eserlerim küçük çizimlerle oluşmaya başlıyor , ki bu çizimlerden binlerce var. Bu benim düşünce şeklim. | TED | كل ما عندي من الإبداعات بدء حقا على الرسومات الصغيرة ، التي لدي آلاف منها. وانها طريقتي في التفكير فقط. |
- Pekala. Koza hazırlanıyor, başkalaşım başlatılıyor. | Open Subtitles | جيد جدا اعداد الشرنقة و بدء عملية التحويل |
Üniversiteli çocuklarla sohbet başlatmak için iyi oluyordu. | Open Subtitles | لقد حزنت لإعادته لقد كان مثاليا فى بدء حوار مع فتيان الكلية |
Başbakan'ın nerede olduğu hala bilinmiyor. Acil durum başladığından beri ortalıkta görülmedi. | Open Subtitles | الغموض يكتنف مكان وجود رئيس الوزراء والذي لم يظهر منذ بدء الأزمة |
Sonra her şey sarpa sardı ve Mr. Blonde oradakilere ateş etmeye başla... | Open Subtitles | لقد انهار كل شيء، ثم بدء السيد بلوند بإطلاق النار على الجميع |
Bu süreç, düşmeye başladığı noktadan yere kadar çok fazla tampon bölge gerektirir. | TED | هذه العملية تتطلب الكثير من مسافة الحماية بين نقطة بدء سقوطها و الأرض |
Bir isyan başlatın ve kafamda üzerinde bir kesim olsun ve işimi kaybetmek? Hayır, teşekkür ederim. | Open Subtitles | و بدء شجار و أحظى بجرح فى رأسي و طردى من العمل ؟ |
Otodo Gbame'den ilk yıkım başladıktan sonra haberdar oldum. | TED | لقد سمعت أول مرة عن أوتودوغبامي بعد ما بدء الهدم. |
Bunlar, okula başlama vakitleri tartışılırken tekrar tekrar ülke boyunca her bölgede ortaya çıkan benzer kaygılardır. | TED | وهذه هي نفس المخاوف التي تطفوا على السطح من منطقة لأخرى، وفي كل مرة عبر البلاد كلما تمت مناقشة بدء الدوام المدرسي. |
Muhtemelen aranızdan birini öldürmemiz gerekecek; işler böyle ama sonrasında işimize bakmaya başlayabiliriz. | Open Subtitles | غالبًا سنضطرّ لقتل أحدكم، فهذه سنّتنا وعندئذٍ سيمكننا بدء المضيّ قدمًا في صفقتنا. |
Ben de onu diyorum programı hemen başlat. | Open Subtitles | وهذا هو بالضبط ما أقوله بدء تشغيل البرنامج بسرعة. |
İyi, sen duvar de, ben zemin. Yangının başlangıç noktasında hem fikir değiliz. | Open Subtitles | حسناً، أنت تقول حائط وأنا أقول أرض ونحن نختلف على نقطة بدء الحريق |
Bir şey söylemeyecektim fakat midemi bulandırmaya başlamıştı. | Open Subtitles | لم اكن اريد أن اقول شيئ لكن لقد بدء يجعلني منزعجة لكن لقد بدء يجعلني منزعجة |