Artık insanlık teşhis koymada ve çoğunun tedavisinde büyük bir gelişmeler katetti. | TED | أحرزت البشرية الآن تقدمًا هائلًا في تشخيص العديد من هذه الأمراض ومعالجتها. |
-O yüzden mi, bilimsel bir teşhis olmadan sağlıklı yumurtalığı aldınız? | Open Subtitles | هل هذا السبب قمت بإزالة المبيض السليم دون أي تشخيص العلمي؟ |
Yıllardır beyin tümörüne anksiyete olarak yanlış tanı koyulmuş üniversiteden bir arkadaşım var. | TED | إحدى صديقاتي من الجامعة، تم تشخيص ورمها الدماغي على أنه مجرد قلق وحسب. |
Sen başkasının teşhisini kabul etmeyen doktorsun. | Open Subtitles | أنت الطلقةَ الحارةَ التي لَنْ تَقْبلَ تشخيص أي شخص آخرِ. |
En son bana menapoza bağlı düşük kan şekeri teşhisi konuldu. | Open Subtitles | تم تشخيص حالتي مؤخراً بانخفاض السكر في الدم المصاحب لسن اليأس |
Bunu yapmana izin veremem. Prognosis Negative ne olacak? | Open Subtitles | لا أستطيع أن أتركك تفعلين ذلك، ماذا عن "تشخيص سلبي"؟ |
teşhis koymakta geciktikleri için hasta hâlâ kronik ağrılar çekiyor. | Open Subtitles | بسبب التأخير في تشخيص الحالة يستمر المريض بالشعور بألم مزمن |
O yüzden teşhis ve tedavi biraz uzun süreli olabilir. | Open Subtitles | لذا فإن آخر تشخيص و معالجة قد يكون إجراء طويل |
Yeni bir müvekkille buluşmam gerekiyordu dokuz yaşındaki bir çocuğa yanlış teşhis koymuş ve neredeyse onu öldüren bir pediyatrist. | Open Subtitles | ليس هنالك محاكمات كان من المفترض أن ألتقي بموكّل جديد طبيب أطفال أخطأ في تشخيص طفل في التاسعة من عمره |
Kızın bundan sonraki yaşamını dahada güzelleştirecek farklı bir tanı koyamaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنك توصيل تشخيص دون أن تجعلها تشعر بأنه ليس لحياتها قيمة؟ |
Annem işi astı ve onu doktorlara götürdü ancak tanı konulamadı. | TED | تغيبت أمي عن العمل واصطحبتها إلى الأطباء الذين لم يكن في وسعهم تشخيص حالتها. |
Teorini kanıtladım işte. Psikopat olduğu teşhisini koydum. Rica ederim. | Open Subtitles | لقد أثبتُّ نظريّتكَ، وتم تشخيص الحالة المعنيّة، ولا شكر على واجب. |
Babama hayatının baharında çoklu skleroz teşhisi konuldu. | TED | تم تشخيص والدي بتصلبات متعددة في مقتبل عمره. |
Prognosis Negative'i görmek istediğini sanmıştım. | Open Subtitles | حسبت أنك تود مشاهدة "تشخيص سلبي" |
Sigortacımız şu ana kadar Bayan Crawford'un "ender görülen zatürre" teşhisine dayanarak bu zararı karşıladı. | Open Subtitles | شركة التأمين، إلى هذه النقطة قامت بتغطية كل الخسائر على أسس تشخيص السيدة كروفورد |
Görebildiğim kadarıyla, Rebecca Munchausen profiline tam anlamıyla uymuyor. | Open Subtitles | في نظري إنهم أخطأوا في تشخيص حالة ريبيكا |
Ama çözmek için can attığı tanıya yeni bir semptom eklemesi mantıklı değil. | Open Subtitles | لكن من غير المنطقي إضافة عرض تسبب به إلى تشخيص يريد حلّه بشدّة |
Cihazın içindeki gerçek bir örnek ve biz içinde pankreas kanseri tespit ettik. | TED | العينة بالداخل حقيقية، وقد تمكنا للتو من تشخيص سرطان البنكرياس. |
Nero bilimdeki ortak fikir şudur ki biz henüz akıl hastalığına, tek bir tarama ile teşhis koyamıyoruz. | TED | هناك اجماع كبير في علم الاعصاب على انه لا يمكننا حتى الان تشخيص الامراض العقلية من مجرد صورة مسح دماغي |
Ciddi tanılar kimi zaman, problemin altında yatan sebepleri belli edebilir. | Open Subtitles | عند تشخيص مرضٍ خطير , قد يسبب ذلك تجاهل امراض اخرى |
Hasar tespiti için, yedek sistemimi kapatıp, yeniden başlatmayı deneyeceğim. | Open Subtitles | سأحاول الوصول إلى تشخيص بالإغلاق و إعادة التشغيل بواسطة الحاسب الثانوي |
Örneğin, o nöbet geçiren çocuklara bu teşhisin konmasına karşıydı ama bugün biliyoruz ki epilepsi otizmde çok yaygındır. | TED | مثلا، كان يرفض تشخيص أطفال يعانون من نوبات صرع لكن الآن نعلم أن الصرع شائع عند المصابين بالتوحد. |
Bu kurnaz bir teşhisti derim. | Open Subtitles | علي الإعتراف بأن هذا تشخيص ذكي جداً. |
Son konuşmamızdan bu yana tanılama için seninle etkileşimde bulunan başkası var mı? | Open Subtitles | هل قام أي شخص بالتفاعل معكِ في عمليّة تشخيص منذ آخر محادثة لنا؟ |