Ama eğer bunu başka bir veriyle karşılaştırabilirseniz, aslında FBI ajanının rolünü tekrar oynuyor ve herşeyi biraraya topluyor olursunuz. | TED | ولكن إن استطعت ربطها مع البيانات الأخرى، فعندها مبدئياً تعيد لعب دور عميل مكتب التحقيق الفيدرالي. وبوضع كل ذلك معاً. |
"Neden burada daha önce var olan ormanları tekrar geri getirmiyorsunuz? | TED | قالت: لماذا لا تعيد الغابات المطرية التي كانت هنا من قبل؟ |
Çok geçmeden konumunuzu tekrar düşünmenizi ve anlaşmaya uygun bir şekilde düzeltmenizi umuyoruz. | Open Subtitles | نأمل أن تعيد النظر في منصبك من دون تأخير وتعديله ليتوافق مع الاتفاق |
Evet. Gece boyunca yeniden yazdın ve bu daha ilk gün. | Open Subtitles | لقد كنت تعيد الكتابة طوال الليل و إنه فقط اليوم الأول |
Tüm bu parayı iade edeceksin ve hemen burayı temizleyeceksin. | Open Subtitles | سوف تعيد كل هذه الأموال و ستخرج من هنا حالا |
İstediğin yere bırak. Aile zaten onları her halukarda tekrar düzenleyecek. | Open Subtitles | ضعيهم بأي مكان ،العائلة سوف تعيد ترتيبهم مجدداً على أية حال. |
O güvenini kaybetmiş. Senden onu tekrar yerine koymanı beklediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | لقد فقد ثقته بنفسه، لقد أرادك أن تعيد له بعض منها |
Sarışın doktoru tekrar düşüneceksin, sana neden olduğunu da söyleyeyim. | Open Subtitles | يجب أن تعيد النظر في الطبيبة الشقراء و سأخبرك لماذا |
İnsanları tekrar hayata döndürmez. O zaman da şimdi de işe yaramazlar. | Open Subtitles | لا تعيد الناس للحياة لم تفعل من قبل، و لن تفعل الآن |
Neden tekrar arama tuşuna basmıyorsun? Biraz önce konuşuyordunuz ya. | Open Subtitles | كلا، لماذا لا تعيد الرقم لقد كنت تحادثها قبل قليل |
Belki de cennet insanın en iyi zamanlarını tekrar yaşadığı yerdir. | Open Subtitles | حسناً، لربما هذه ماهية النعيم.. مكان حيث تعيد عيش لحظاتك الأفضل |
Tamam, bebeğini ona geri verip tekrar polis olur musun? | Open Subtitles | حسنٌ، أيمكنكَ أن تعيد لها طفلها وتتحّول إلى شرطي مجّدداً؟ |
Makasları tekrar düzenlemenizi istiyorum böylece bir sonraki hatta giriş yapabiliriz. | Open Subtitles | أريدك أن تعيد الوصلة حتّى نتمكّن من التقدّم إلى السكّة التالية |
Fakat ben kazanırsam, oyunu iptal edip beni tekrar takıma sokacaksın. | Open Subtitles | لكن اذا فزت , سوف تعيد التصويت و سوف ترجعني للفريق |
O şeytani oyuncakla konuşmaya başladığın anı tekrar hatırlamaya çalış. | Open Subtitles | حاول أن تعيد تمثيل اللحظة التي قابلت فيها ذلك الوحش |
Seçimler artık bizim üzerimize olduğuna göre onunla tekrar bağlantıya geçmeni isterim. | Open Subtitles | أودُ أن تعيد الإتصال به بما أن تغطية الإنتخابات أصبحت على عاتقنا |
Bir suçu itiraf edeceksen ve benden gizlememi istiyorsan tekrar düşünmeni öneririm. | Open Subtitles | إن كنت ستعترق بجريمة وتتوقع مني الثقة , أود أن تعيد النظر |
Yer altı dünyasını yeniden organize edeceğini bildiklerini söylesem iyi olur diye düşündüm. | Open Subtitles | فكرت أنه يجب أن أقول لك أنهم يعلمون أنك تعيد تشكيل العالم السفلي |
Arabayı iade edince geri veriyorlar. | Open Subtitles | في العادة يردوا إليك رخصة القيادة عندما تعيد لهم السيارة |
Ateş böcekleri büyüdükçe vücutlarını baştan aşağı değiştirirler. | TED | اليراعات تعيد إبتكار أجسادها تمامًا أثناء نموها. |
sonra sürekli çöp yığınlarını karıştırıyorsun ve tekrardan teneke dolu sepetini itmeye başlıyorsun. | Open Subtitles | وحينها تعيد التفكير في كل ما اعتبرته مهيناً وتبدأ بدفع عربة مليئة بالعلب. |
Belki ödeyemez biz yine de soralım. | Open Subtitles | .ربما تعيد لنا المال سنسألها على أية حال |
Kusura bakma, duyamadım. Bir daha tekrarlar mısın acaba? | Open Subtitles | المعذرة لقد انقطع صوتك هلّا تعيد ما قلته؟ |
geri götürdükten sonra bu yeni tavrın hakkında uzun bir konuşma yapacağız. | Open Subtitles | وبعد أن تعيد هذه الأشياء سوف نتكلم سوياً بخصوص سلوكك الجديد هذا |
Arabana göz önüne alacak olursak, belki de kararını gözden geçirmelisin. | Open Subtitles | نسبةً لنوع سيارتك ربما كان يجب أن تعيد النظر في ذلك |
Rahatsız diyorum sayın yargıç ama saatimi geri alabilir miyim? | Open Subtitles | عذراً حضرة القاضي ..هل من الممكن ان تعيد لي الساعه |
Topaz Taht'tan antik Acheron'u tekrar getirecek ve cehennemin kapılarını açacak. | Open Subtitles | عن طريق حلقة النار سوف تعيد اكارون وتفتح ابواب الجحيم |