ويكيبيديا

    "تهدر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • harcıyorsun
        
    • harcama
        
    • harcıyorsunuz
        
    • ziyan
        
    • israf
        
    • harcamayın
        
    • boşa harcıyor
        
    • heba
        
    • çarçur
        
    • harcamak
        
    • harcadığını
        
    • harcayasın
        
    • kaybediyorsun
        
    • kaybetmemişsin
        
    • tüketiyorsun
        
    Bahane uydurup durma da tüm gücünle saldır. Vaktimi boşuna harcıyorsun. Open Subtitles توقّف عن اختلاق الأعذار، آتني أقوى ما لديك ولا تهدر وقتي.
    Senin, Hall-of-Fame'e girecek bir kolun var. Ama sen bunu harcıyorsun. Open Subtitles لديك ذراع تخولك أن تكون فى "ردهة المشاهير" وأنت تهدر ذلك
    Kanımca bölge bölge çok vakit harcıyorsun: Open Subtitles أشعر بأنك تهدر الوقت بالعمل بشكل تدريجي.
    Sus. Zaten çok güçsüzsün. Enerjini yalan söylemek için harcama. Open Subtitles أنت ضعيف بما يكفي أرجوك لا تهدر طاقتك على الكذب
    Söyledim ya, sadece evet ya da hayır deyin. Vaktimi boşa harcıyorsunuz! Open Subtitles لا, أخبرتك ألا تقول سوى نعم أو لا إنك تهدر وقتي
    Şu saçmalıkları açıklamak için vaktini ziyan etme. Hadi gidelim! Open Subtitles هيّا بنا، لا تهدر وقتك في تفسير تلك التفاهات، لنرحل،
    Vaktini boşa harcıyorsun. Open Subtitles أنت تهدر وقتك يا هارولد توقفي، أنتِ لا تفهمين
    Son baktığımda, karnına başım büyüklüğünde bir metal saplanmış olan bir adamı kurtarmaya çalışarak, zamanını harcıyorsun. Open Subtitles ‫أنت تهدر وقتك محاولًا إنقاذ رجل ‫لديه شظية بحجم ‫رأسي تخرج من صدره
    Şu anlamsız eski kitaplar hakkında konuşarak zamanımı niye harcıyorsun? Open Subtitles ولم تهدر وقتى فى الحديث عن الكتب القديمة ؟
    Senden bir adım önde olan birisi için süpriz parti düzenlemeğe çalışarak zamanını boşa harcıyorsun. Open Subtitles و لا تهدر الوقت تحاول مفاجأة شخص ما هو دائمًا قبلك بخطوة واحدة
    Sen, bu akşam benim paramı harcıyorsun, git ve gerekeni yap dostum Open Subtitles يا أنت، أنت هنا تهدر مالي، اذهب و أدي فقرتكَ الليلة يا رجل
    Süphelilerden bilgi toplamalıyız Ve sen vakit harcıyorsun. Open Subtitles نحن يجب ان نجمع معلومات خارج المشتبه بهم، وأنت تهدر الوقت
    Ferdy, orda satış yapan pisliklerden dedikodu dinleyerek bence zamanını boşa harcıyorsun. Open Subtitles يبدو أنك تهدر وقتك كي تصدق تلك الخرافات و أن هناك شيء يأتي من هناك
    Buraya gel lanet olası, daha fazla zaman harcama. Dağılın ve bulun onları. Open Subtitles اصعد للأعلى ، ولا تهدر مزيداً من الوقت انتشرواعثرعليهم.
    Eğer kayıp sayfaları arıyorsan zamanını boşa harcama. Open Subtitles إذا كنت تبحث عن الصفحات المفقودة فأنت تهدر وقتك لقد أكلتهم
    Kendini acındırıp benim ilgimi kazanma peşindeysen, boşa zaman harcama. Open Subtitles حسنا ، إذا كنت تعتقد إنك ستحصل على تعاطفي أنت تهدر وقتك
    mahkeme kararına gerek yoktu Herkesin zamanını boşa harcıyorsunuz Open Subtitles لست بحاجة الى امر محكمتك انت تهدر وقت الجميع
    Bu parkta hiçbir yağmur damlası ziyan edilmez. TED ولا يوجد أي قطرة مطر تهدر في هذه الحديقة.
    İçme suyumuzu israf ettiğinin farkındasın, değil mi? Open Subtitles أنت تعرف أنك تهدر مياه الشرب، أليس كذلك؟
    Roketleri boşa harcamayın, Sonra ihtiyacımız olacak. Open Subtitles لا تهدر الصواريخ، ربما نحتاج إليها لاحقاً
    Vaktini boşa harcıyor. Öyle şeylere kimse gitmez. Open Subtitles حسناً، هي تهدر وقتها لا أحد يذهب إلى تلك الأشياء
    Ömrün boyunca yaptıklarını heba etme. Open Subtitles أنك رجل قانون يا ويات لا تهدر عملك طوال حياتك
    Elindeki tek şansı çarçur eden bir aptalsın hem de. Burada iyi seçeneğin yok. Open Subtitles وأنت أحمق، تهدر الفرصة الوحيدة التي قد تحصل عليها.
    Hiçbir kadın güzel bir şampanyayı iş konuşarak harcamak istemez. Open Subtitles لا توجد إمرأة تهدر الشمبانيا الممتازة و تناقش عملا
    Bizimle vaktini boşa harcadığını söyledin bunun sorumlusunu zaten bildiğini farz ediyorum. Open Subtitles حسناً، قلت أنّك تهدر وقتك معنا، لذا إفترضتُ بالفعل أنّك تعرف المسؤول.
    Neden kapıcıyla konuşarak zamanını harcayasın ki? Open Subtitles لماذا تهدر وقتك في خوض محادثة بسيطة مع البوّاب؟
    Şimdi, sen burdasın, sonunda burada, ve hiper motor simulasyonunu sonsuz sayıda çalıştırarak zaman kaybediyorsun. Open Subtitles الآن أنت هنا، أخيرا هنا، وأنت تهدر وقتك فى محاكاة المحركات الفائقة
    - Hiç vakit kaybetmemişsin, değil mi? Open Subtitles أنت لا تهدر وقتك، أليس كذلك ؟
    Konuşmayı kes. Enerjini tüketiyorsun. Open Subtitles توقف عن الحديث أنت تهدر طاقتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد