Hiç kimsenin umursamadığını hissediyordum, ve tutsaklığıma karşı düşmanlıkla tepki verdim. | TED | شعرت بأنه لا أحد يهتم، وكانت ردة فعلي عِدائية تجاه حبسي. |
Yani, örneğin, eğer dünya görüşünüzün küçük bir bileşeni yavru kedilerin çok sevilesi olduğu düşüncesiyse, bunu gördüğünüzde bu şekilde tepki verirsiniz. | TED | فمثلا، إن كانت إحدى أفكارك المفردة عن العالم هي أن جميع القطط جميلة ولطيفه فعندما تنظر إلى هذا ستكون ردة فعلك هكذا. |
Ve hepimiz hayatımızda, böyle bir durum görürsek tepki veriririz. | TED | وكلنا في الحياة , كلما رأينا موقفا ,لدينا ردة فعل |
Korku makul olan tek tepkiydi, tek insan tepkisi. | TED | الخوف كان ردة الفعل العقلانية الوحيدة، ردة الفعل اﻹنسانية الوحيدة. |
HIV, bu kadar kolay idare edilmesine rağmen neden bu kadar tepki görüyor? | TED | لماذا يثير الفيروس ردة الفعل هذه في حين أنه يمكن التحكم فيه بسهولة؟ |
Eğer bu tarz bir sosyal durumu göz ardı ederseniz aşırı tepki alırsınız. | TED | عندما لا تكون هذه المعلومات البيئية الاجتماعية في الحسبان، تتلقى ردة فعل قوية. |
Bu kadar tepki göstermeni anlayamıyorum. Aldığımız iyi haberin gölgede kalmasına izin veriyorsun. | Open Subtitles | لا أفهم ردة فعلك هذه أنت تدع الخبر السيء يطغى على الخبر الجيد |
Bu herif senin damarına basmış, sen de aşırı tepki gösteriyorsun. | Open Subtitles | لقد استفزك هذا الرجل وأنت تبالغ بعض الشيء في ردة فعلك. |
Nasıl tepki vereceğini biliyordum, ama söylüyorum sana, bu doğru. | Open Subtitles | علمت أن ردة فعلك ستكون هكذا لكني أخبرك أنها الحقيقة |
tepki vermeden önce derin bir nefes al ve ona kadar say. | Open Subtitles | أريدك أن تأخذ نفساً عميقاً وتعد للعشرة قبل أن تبدي ردة فعل |
Şilin Cuma. Bak. Farklı bir tepki göstermem gerektiğini kabul ediyorum. | Open Subtitles | انظري أنا أعترف أن ردة فعلي كان يجب أن تكون مختلفة |
Je suis Penelope. Boşverin, sadece biraz aşırı tepki gösterdim. | Open Subtitles | لاتهتمي , لقد بالغت في ردة فعلي واندا , واندا |
Bir sorunun olduğunda bunu önemsediği ve ilk tepkisi seni evden atmak olmadığı için. | Open Subtitles | ولم تكن ردة فعله الأولى أن يطردك من المنزل |
- Beni endişelendiren şu gençler okuyunca kesmenin travmaya uygun cevap olduğunu düşünecekler. | Open Subtitles | لأنني أعتقد الشابات سيقرأون هذا ويفكرون أن تشريح الجسد ردة فعل متاحة للضرر |
Peki bu genç avukat, haberi nasıl karşıladı? | Open Subtitles | . كيف كانت ردة فعل المحامي الشاب حيال هذه الأخبار؟ |
Bu ani tepkiyi başka bir bağlamda düşünmeni isterdim eğer kızını sudoku oynarken bulmuş olsaydın ya da oğlunu shakespeare okurken bulsaydın. | TED | أريدكم أن تضعوا ردة فعلكم هذه في ماذا كنتم ستفعلون لو رأيتم طفلتكم تلعب السودوكو أو ولدكم يقرأ لشكسبير؟ |
Bu sadece sağlıklı sebze diyetinin bende gösterdiği bir reaksiyon. | Open Subtitles | لا، إنها فقط ردة فعل لتلك الحمية الصحية من الخضروات |
Endişelendim. Onun yanında olmanın bende nasıl bir etki yaratacağını bilmiyordum. | TED | كنت قلقة. لم أكن أعرف كيف هي ردة فلعي لكونها بجانبي. |
Stres hakkındaki düşüncenizi değiştirdiğinizde vücudunuzun strese karşı tepkisini de değiştirebilirsiniz. | TED | فعند تغيير مفهومكم عن الضغط، يمكنكم تغيير ردة فعل جسمكم اتجاهه. |
Ortaya çıktı ki bir şeyleri ortadan kaldırmaya çalışmak internetin hoşuna gitmiyor ve siber saldırıyla, özenle tasarlanmış şakalarla, organize protestolarla karşılık veriyor, bunlar tüm dünyaya yayılıyor, doğduğum şehir Tel Aviv'den Avustralya'da Adelaide'ye kadar. | TED | وقد اتضح، بأن الانترنت يكره أن تقوم بحذف الأشياء منه، وأن ردة فعله هي هجمات الانترنت وبمزح متقنة الصنع و بسلسلة من الاحتجاجات المنظمة حول العالم. من موطني في تل ابيب إلى أديليد في استراليا. |
Konserve açacağı karşısındaki tepkin bize biraz dramatik geldi. | Open Subtitles | تبدو ردة فعلك من مفتاح العلب درامية بعض الشيء |
Domuz gribi ilk ortaya çıktığında, ilk haberler aşırı bir tepkiye sebep olmuştu. | TED | عندما ظهرت انفلونزا الخنازير، الأخبار المبدئية أحدثت ردة فعل مبالغ بها. |
Ağzından çıkanları değerlendireceğin bir oyun oynayalım ve ben de tepkini izleyeyim. | Open Subtitles | لنلعب لعبة حيث انك تراجع ماقلته له للتو, وانا سأرى ردة فعلك. |
O ağlama yalnızca refleks bir tepki, senin yeteneğinden değil. Üzgündün. | Open Subtitles | لقد كان ذلك ردة فعلك و ليس بتمثيل, كنت حزينة |
Uygulamada geri bildirim bu işin en önemli parçası. | Open Subtitles | .. ردة الفعل جزء أساسي من عودتكِ الى العياادة |