Tanrı korusun, yanında olup sana yardım etmeyi mi öğrendim yoksa sen mi deliğinden çıkıp benimle birlikte karanlıkta huzur bulmayı mı öğrendin? | Open Subtitles | إما سيساعوكِ أو لا سامح الله وإلا سيقودك حيث يمكنك أن تكوني في سلام أخيراً في الظلام معي |
Ya da Tanrı korusun Modernizmin özel hayatlarımızın dürüstlüğünü çöpe atmasına, malvarlığımıza el koymasına ve hayatın gerçek düzenini bozmasına asla izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أو لا سامح اللّه، للحركة العصرانية بإسقاط آداب الحياة الخاصّة، لإغتصاب الملكية الخاصة |
Şuan, hayatımda şu saatten sonra sadece bağışla ve unut gitsin diyorum. | Open Subtitles | الان,في هذه النقطه بحياتي ببساطه اقول سامح وانسى |
Erkek erkeğe bir konuşma ile bağışla ve her şeyi geçmişe göm. | Open Subtitles | .سامح وانسى بالنقاش رجلاً لرجل |
Bize söylüyorsun, şöyle yapın, böyle edin mutlu olun, kendinizi affedin, vır, vır, vır. | Open Subtitles | ...تُخبرنا بـهذا و ذاك كن سعيداً، سامح نفسكَ ... إلخ |
İsa çarmıhtayken bile kendine saldıranları affetmişti. | Open Subtitles | بأنه حتّى عندما كان على الصليب السيّد المسيح سامح المُعتدين عليه |
Çok ağır hükümler veren ya da masumu mahkum eden mahkemeleri Affet. | Open Subtitles | سامح القضاه الذين يحكمون على الأبرياء بالظلم |
"Penguen ailesini affetti! 'Kendimle ve dünyayla barışığım! | Open Subtitles | الرجل البطريق سامح اهله انا في سلام مع العالم الان |
Baba, lütfen. Babamın kusuruna bakmayın. | Open Subtitles | أبي أرجوك سامح أبي رجاءاً |
Hayır, benim söylemeye çalıştığım Tanrı korusun ama ikimizden birine bir şey olursa seçeneklerimiz olsun isterim. | Open Subtitles | لا , كل ما أقوله لا سامح الله أن يحدث شئ لنا لا أريد من أحدنا أن يكون تعلمين الخيارات |
Değer verdiği birine yardımcı olmak için amuda bile kalkardı ama, Tanrı korusun hiç birimiz onun için endişelenmezdik. | Open Subtitles | ,كان يبذل قصاري جهده لمساعدة شخص يهتمّ لأمره لكن لا سامح الله أيّا منا كان من الواجب أن يقلق بشأنه |
Grev hattını geçecekmiş, Allah korusun. | Open Subtitles | إذا لم تعمل لا سامح الله، عليك أن تتجاوز الاضراب من أجل البناءون. |
Tanrı korusun, benim oğlum benim dışımda herkesle her yere gidiyor. | Open Subtitles | لا سامح الله أن يذهب أبني إلى مكان مع أبيه |
Allahım, abimi bağışla. Bugün biraz şaşkın. | Open Subtitles | يا رب , سامح اخي فهو مضطرب قليلا اليوم |
Zavallı Gurgi'yi bağışla! | Open Subtitles | سامح المسكين جارجي |
Bunu bağışla pislik! | Open Subtitles | سامح هذا أيها الوغد |
Peder, lütfen kocamı affedin. | Open Subtitles | ابتي ارجوك سامح زوجي |
Efendim, bu kızı da affedin. | Open Subtitles | سيدي، سامح الفتاة أيضًا |
"Saygıdeğer Bay Weber, doğrudan size yazmamdaki saygısızlığımı affedin, ...ancak zavallı Albert'im adına aracılık etmeniz için yalvarırım. | Open Subtitles | السيد (فيبر) المحترم" سامح صفاقتي في مراسلتك بشكلٍ مباشر" لكن أتوسل إليك للتوسط" بخصوص إبني المسكين (آلبرت) |
Axl ayağını kırdığı için Sue'yu neredeyse affetmişti. | Open Subtitles | اكسل تقريبا سامح سو على كسر قدمه |
Yani, Macellan "kara göründü" esprisini yapan adamı affetmişti. | Open Subtitles | حتى "ماجلان" سامح "محدد الأرض" المخادع |
Sorun değil. Affet ve unut, değil mi? | Open Subtitles | لا عليكِ سامح و إنسى ، أليس كذلك ؟ |
Tanıdığım bir adam... Onu vuran karısını affetti. | Open Subtitles | أجل , علمت ذلك يا رجل سامح زوجته لأطلاقها النار عليه |
Görümcemin kusuruna bakmayın. | Open Subtitles | سامح زوجة أخي |