"سيئا" - ترجمة من عربي إلى تركي

• fena
• kötüydü
• berbat
• kadar da kötü
• korkunç
• kadar kötü
• iyi
• boktan
• kötüyse
• kötülük
• - Kötü
• fenaydı
• kötü bir
• çok kötü

Hiç fena değil, ancak kapağa bir bakın, ne eksik burada?
هذا ليس سيئا, لكن إذا نظرنا إلى الغلاف, ما الشيء المفقود؟

İlk yarı için fena değil. Ama bunu devam ettirmeliyiz.
الشوط الأول ليس سيئا ولكن يجب أن نحافظ على ذلك

İşin iyi tarafı bende Onlu peri var. Hiçte fena sayılmaz.
الشئ الجيد, أن لدي ورقتي عشرة و هذا ليس سيئا أبدا

Son yüzyıl, 1870, Avrupa'daki çocuklar için kötüydü, çünkü bu istatistiklerin çoğu Avrupa'ydı.
في القرن السابق,1870 كان عاما سيئا بالنسبة لأطفال أوروبا, لأن معظم تلك الإحصائيات كانت في أوروبا.

Benim ailem de bana Fransızca öğretmeni tutmuştu ve Fransızcam halen berbat.
والداي أحضروا لي مدرسا للغة الفرنسية ولكني مازلت سيئا في اللغة الفرنسية

Benim oğlan video oyunları hastasıdır Pong oyununda ben de fena değildim.
ابني بارع في العاب الفيديو وانا لم اكن سيئا في لعبة البونغ

Tamam tamam, hiç fena değildi Katy. Hiç fena değildi.
حسنا حسنا, ليس سيئا يا كيتي ليس سيئا على الإطلاق

Ama zaman öldürmek için fena bir yer değil, ne dersin?
لكنه ليس مكانا سيئا لتقضية بعض الوقت , أليس كذلك ؟

TED korosu için fena bir başlangıç değildi. hem de hiç fena bir başlangıç değildi.
لم يكن ذلك سيئا في أول ظهور لكم جوقة تيد ليست بداية سيئة على الاطلاق

Dar pantolonu, birinci sınıf sarı çizmeleri ve ipek şapkasıyla seyis üniformasının içinde hiç fena görünmüyordu.
حسنا ، لم يبدو سيئا فى زى السائس مع السروال الضيق و البوت ذو القمم الصفراء و القبعة الحريرية

Şu maymun elbisesinden kurtulunca fena adam olmam hani.
عندما اخلع هذا الزى السئ, فلن يكون مظهرى سيئا

Arkadaşı o kadar fena değil. Arkada oturup gitar çalıyor.
صديقه ليس سيئا ، لقد جلس في مؤخرة الحافلة يعزف الجيتار

Hiç fena değil. Ana fikri aldınız. Kalanını sonra yine prova ederiz.
. ليس سيئا ، لقد تعلمتم شيئا . سنكمل البقية لاحقا

Kibarsın, onu iyi becermişsindir, çünkü yatakta hiç fena değilsin.
بمقدورك أن تكون لطيفا. ولا بد أنك كنت تضاجعها جيدا، فأنت لست سيئا في الفراش

Bir günlük bir iş için hiç de fena değil, değil mi Bay Caul?
ليس سيئا بالنسبة لعمل يوم واحد أليس كذلك يا سيد كول؟

Elbette yapabiliriz. fena kaleci değil, öyle değil mi?
بالطبع يمكننا هو ليس حارسا سيئا ,اليس كذلك؟

Bir tanesi kötüydü. Hep kötüydü. Banka soydu, at arabası.
واحد منهما كان سيئا شريرا سطا على أحد البنوك ، وعلى حافلة

Ailenin sana tüm hayatın boyunca yalan söylediğini bilmek berbat bir şey.
يكون الأمر سيئا حينما تعرف أن والديك كانا يكذبان عليك طيلة حياتك

O kadar da kötü değilmiş. Sadece birkaç kişi var.
أوه, ليس سيئا جدا هناك القليل من الناس ها هنا

O korkunç Carol Templeton yüzünden zaten zor saatler yaşadım. O da kim?
لقد كان صباحا عصيبا استمعت الى كلاما سيئا من كارول تيمبلتون

Kulağa ne kadar kötü gelirse gelsin, kızım ve sen, la bella Farnese Roma'nın kerhaneleriyle aşina olmanız gerekecek.
على اي حال, مثل مايبدو هذا سيئا لكي يا ابنتي ولكي ايضا, لا بيلا فارنيس يجب ان تعرضوا انفسكم

Bir arkadaşın kötü davrandığında... nasıl üzülünür çok iyi bilirim.
أعلم انه من المحزن.. حينما يفعل صديقك شيئا سيئا لك.

Sadece sana her zaman boktan birisi olmadığımı ... hatırlatmak istemiştim.
اردت اعطاءك ذكرى لطيفة لتعلم انني لم اكن شخصا سيئا

Zamanlama kötüyse üzgünüm, ama dünya senin çevrende dönmüyor.
أنا آسفة إذا كان الوقيت سيئا ولكن العالم لا يدور حولكِ فقط

Ne zaman başıma iyi bir şey gelse köşede bir kötülük beni beklerdi
في كل مرة يحصل لي شيء جيد, يكون شيئا سيئا ينتظرني في المقابل

- Tebrikler. - Kötü değil ha?
تهانئي نعم,ليس سيئا,اليس كذلك؟

İlki fena değildi, ikincisi ise fenaydı.
الموعد الاول كان جيدا و الثاني كان سيئا

Eğer gittikçe mutsuz olurlarsa, bu Amerikanlar için kötü bir şey olucaktır.
اذا كانوا أقل وأقل سعادة، سيكون ذلك سيئا بالنسبة للأميركيين ، حسنا.

- Gerçekten çok acıktığında tatlarının çok kötü gelmediğini fark ettim.
وجدت أنّه.. إذا كنت جائعا كفاية فمذاقهم ليس سيئا لتلك الدرجة