ويكيبيديا

    "سيصل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gelecek
        
    • geliyor
        
    • olacak
        
    • olur
        
    • varacak
        
    • gelir
        
    • gelebilir
        
    • ulaşacak
        
    • geleceğini
        
    • varacaktır
        
    • gelen
        
    • gelecekmiş
        
    • ulaşır
        
    • olacağını
        
    • gelecektir
        
    Sabah olmadan geri dönmeni istiyorum. Veteriner erken gelecek. Pekala. Open Subtitles أحتاج إلى أن تعود قبل الصباح سيصل الطبيب البيطري مبكراً
    Yarım saatten daha kısa sürede, neden olduğu hakkında en ufak bir ipucuna dahi sahip olmayan 40-50 ajan gelecek Lake Tahoe'ya. Open Subtitles اسمع , سيكون هنا بعضون ساعه و سيصل ما بين 40 الي 50 عميل الي بحيره تاهوي بلا ادني فكره عن السبب
    Fotoğrafı burada olan senin prensin Rajiv Pazartesi buraya geliyor! Open Subtitles هذه هى صورة أميرك راجيف الذى سيصل هنا يوم الاثنين
    Şimdi, hepiniz yakında olacak armada hakkında bir şeyler duymuşunuzdur. Open Subtitles ربّما تكونون قد سمعتم الإشاعات حول الأسطول الذي سيصل قريباً
    Psikiyatri doktoruna haber verdim. Bir saat içinde burada olur. Open Subtitles لقد قمت باستدعاء طبيباً نفسياً مقيماً سيصل هنا خلال ساعة
    Vaires'ye 9.45'de varacak. Open Subtitles سيصل الى الحظائر فى فيارس فى التاسعه و خمس واربعون دقيقه
    Böyle dikilip beklemezsen sevinirim. Çünkü ne zaman gelir bilmiyorum. Open Subtitles آمل أن لا تبقى منتظراً لأني لا أعرف متى سيصل
    Sorabilir miyim, kar küreme aracıyla birlikte polis de gelecek mi? Open Subtitles هل يمكننى معرفة ان كان البوليس سيصل مع جرافة الجليد ؟
    Sigaranın dumanı onlara gelecek sonra Fidel Castro gibi kokacaklar. Open Subtitles دخان السجائر سيصل اليهن الان ان رائحتهم مثل فيدل كاسترو
    Ama bir telefon çalacak ya da bir posta gelecek ve tüm ihtimallere karşın kendinizle dalga geçebilme yetiniz size geri dönecek. TED ولكن سيرن جرس الهاتف أو سيصل البريد ومن ثم ضد كل الاحتمالات، سيعودُ إليكم حسكم الفكاهي حول أنفسكم مرةً أخرى.
    Toparlanmamız bitmedi. Adamlar birazdan geliyor. Open Subtitles لن ننتهي من التغليف سيصل عمال النقل قريبا
    Tam on gün içinde, ilk birliklerimiz ve gönüllülerimiz geliyor. Open Subtitles خلال 10 أيام بالضبط, سيصل أول المجندين و المتطوعين
    Ve bana güvenin, gelecek düşündüğünüzden daha hızlı geliyor. Open Subtitles ‫و صدقونى, هذا المستقبل ‫سيصل هنا اسرع مما تعتقدون.
    Artık harika bir cerrahınız var. Babamı aradım. Yarın burada olacak. Open Subtitles والان لدينا جراح عظيم,لقد أتصلت بوالدي سيصل إلي هنا يوم غد
    Eğer işi teklif edersek, yarın yeni bir şerifimiz olacak. Open Subtitles غداً سيصل الشريف الجديد وإذا عرضنا عليه خدماتنا
    Nisan'ın yeni ayında da Yeni Gine açıklarında olacak. Open Subtitles سيصل إلى غينيا الجديدة عندما يبزغ القمر الجديد
    Sizi baskı altında bırakmak istemem ama 15 dakika sonra müşterisi burada olur. Open Subtitles لا أريد أن أضغط عليك ولكن هناك زبون سيصل بعد خمسه عشر دقيقه
    Senin debelendiğin şeyden iyidir. Bakalım oraya ilk önce kim varacak dostum. Open Subtitles على الاقل افضل من جهلك سوف نرى من سيصل اولا
    Acaba Bay Brown... Yakında gelir mi? Open Subtitles هل سيكون السيد براون ـ ـ ـ هل سيصل قريبًا؟
    Şimdi ödev zamanı değil. Bay Cassard her an gelebilir. Open Subtitles أنه ليس وقت لحل واجباتك سيد كاسارد سيصل بأي لحظة
    Çok hızlı gidiyor, 10 dakika sonra üst geçide ulaşacak. Open Subtitles إنه يسير بسرعة عالية سيصل للطريق السريع خلال 10 دقائق
    Babam, size sağlık dileklerini yolladı ve bir hafta sonra düğünümüz için geleceğini söyledi. Open Subtitles والدى السلطان يرسل أمنياته بدوام صحتك ويريدنى أن أخبرك أنه سيصل خلال أسبوع لحضور الزفاف
    Ama size söyleyeyim, o da benimle aynı sonuca varacaktır. Open Subtitles لفحص الجثة لكن صدقوني سيصل لنفس النتيجة التي وصلت إليها
    Doğrudan önünüzden gelen bir ses, aynı anda iki kulağınıza da ulaşacaktır. TED إن صوتًا صادرًا من أمامك مباشرة سيصل إلى أذنيك كلتيهما في نفس الوقت.
    Bugün yeni bir general gelecekmiş de. Open Subtitles أعتقد أنه حاجة إلى حلاقة هناك جنرال مشرف جديد سيصل اليوم
    Fillerin ve Mamdou'nun yüz yüze geldiği yer. Eğer Mamadou adımlarını hızlı atarsa sabaha göle ulaşır. Open Subtitles والي هناك تتوجه الافيال ومامادو. إذاحافظمامادوعلى خطواتأسرع ، سيصل الى البحيرة عند الصباح
    Öyleyse, bunu 1994'te yapsaydım, şuan Walmart'ın ne durumda olacağını tahmin edebilirdim. TED لو وودت فعل ذلك عام 1994 لكنت قد استطعت التنبؤ عما سيصل اليه وول مارت الآن
    İkinci hekim birliği yakında gelecektir. Open Subtitles سيصل الفريق الطبي الثاني قريباً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد