Tamam, bana konuşmayı öğrettin, peki kazancım ne? Küfür etmesini biliyorum. | Open Subtitles | أنت علمتني الكلام و إفادتي منه هي أن أصب عليك اللعنة |
Bana bu işte en önemli şeyin ortağına güvenmek olduğunu öğrettin. | Open Subtitles | أنت علمتني بأن أهم شيء في هذه الوظيفة هو الوثوق بشريكك. |
Bana öğrettiğin tek şey önemli olan tek galerinin buradaki olduğu. | Open Subtitles | اسمع ان علمتني شيئا ان المعرض الوحيد المهم هو الموجود هنا |
Briç oynamayı öğretmişti. | Open Subtitles | لقد علمتني كيف ألعب لعبة البريدج و علمتني بعض خطوات التانجو الراقية |
Hatırladığım kadarıyla, bana dünyada basketboldan daha önemli bir şey olmadığını öğretmiştin. | Open Subtitles | اتعرف, كما اذكر علمتني ان كرة السلة هي اهم شيء في العالم |
Ancak bana öğrettiği şey: o farklılıkların sen tanımlamasına izin veremezsin. | TED | لكنها علمتني: لا يمكنك أن تسمحي لهذه الاختلافات بتحديد من أنت |
Ters dönmüş dalları ve topraktaki izleri nasıl bulunacağını öğreten sendin. | Open Subtitles | أنت مَنْ علمتني كيف أعثر على الأغصان المتساقطة والآثار على الأرض |
Bay Scordia, erkek erkeğe konuşacak cesaretim olmadığı için beni affediniz ancak son aylarda cesaret hakkında çok şey öğrendim, | Open Subtitles | عزيزي سيد سكورديا أعذرني لم أجد الشجاعة لأكلمك رجل لرجل الشهور الأخيرة علمتني الكثير عن الشجاعة |
Bana her şeyi öğrettin. Ne güzel zamanlardı onlar. | Open Subtitles | علمتني كل شيء، كانت تلك هي الأوقات السعيدة |
İyi bir ev sahibinin konuklara gerekeni vermesini öğrettin. | Open Subtitles | علمتني دائما ان المضيف الجيد يلبي متطلبات ضيفه |
Kadınlar hakkında Bildiğim her şeyi bana sen öğrettin. | Open Subtitles | أنت قد علمتني كل شئ أعرفه عن النساء. لا تنس ذلك |
Bir patates için insanların her şeyi yapabileceklerini öğrettin. | Open Subtitles | لقد علمتني أن الناس يفعلون أي شئ من أجل البطاطس. |
Her zaman gösterişli ol. Bunu bana sen öğrettin, Mike. | Open Subtitles | لابد أن نظهر دائما بأناقة أنت علمتني ذلك، مايك |
Bana hep öğrettiğin şey ise, eğer bir şeyin yapılmasını istiyorsan kendin yapmalısın. | Open Subtitles | علمتني دائماً إذا أردت أن تفعل شئ حقاً أفعله بنفسك |
Ama yine de öğrettiğin gibi her baktığım şeyde bir fırsat görüyorum. | Open Subtitles | ولكني ما زلت كما علمتني فأنا أرى فرصة في كل شئ |
Ben yoldayken kaç defa bana öğrettiğin şeyleri düşünüp durduğumu sana anlatamam. | Open Subtitles | .. لا استطيع ان اوصف كم مرةً عندما اكون على الطريق افكر بالأشياء التي علمتني إياها |
Bunun için minnettardım, çünkü karım bana yeniden hissedebilmeyi öğretmişti, hissettiğim şey acı olsa bile. | Open Subtitles | كنت شاكراً لزوجتي أنها علمتني كيف أشعر من جديد حتى ولو كان ذلك الشعور هو الألم |
Bana bir ajanın her zaman dudaklarını ıslak tutmasını ve bir şey içmeden önce belirtileri beklemesi gerektiğini öğretmiştin. | Open Subtitles | علمتني ذات مرة أن العميل في مهمة عليه أولاً أن يبلل شفتيه وينتظر الأعراض قبل أن يشرب أي شيء |
Ama küçük tiyatro çalışmalarının ve büyük pazarlama tekniklerinin bana öğrettiği bir şey varsa o da şudur, herkesin bir markası var. | Open Subtitles | لكن إذا كان هناك أيّ شئ قد قام التخصص في التسويق مع دراسات المسرح علمتني هو أن كلّ شخص لديه علامة تجارية |
Hayatımda hiçbir şeyden korkmamamı öğreten birkaç olay geçti başımdan. | Open Subtitles | لقد مررت ببعض الأشياء بحياتي التي علمتني ألا أهاب شيئًا |
Şansım varmış, böyle durumlarda ne yapılacağını filmlerden öğrendim. | Open Subtitles | لحسن الحظ الأفلام علمتني ماأفعله بالضبط في مثل هذه المواقف |
Annemden öğrendiğim şey bu. Tüm kötü hislerini bastıracaksın. | Open Subtitles | هذا ما علمتني إياه أمي، خذي أحزانك وارميها على الأرض |
Benim Gram bana öğretti ilk şey iblisler ile nedeni değildi. | Open Subtitles | الشيء الأول الذي علمتني إياه جدتي أن لا أتفاوض مع المشعوذين |
Kadın olmamak elimde değil ama bana öğrettiğiniz mantığı yürütüyorum. | Open Subtitles | لااستطيع منع نفسي كوني امراة يامولاي, لكنني احاول ان افكر كما علمتني |
Bana lütfen beyefendi gibi yemek yemeyi öğretir misin? | Open Subtitles | هلا علمتني كيف اتصرف كسيد مهذب ؟ |
Geum-ja, eski yaşamlarımın yasını nasıl tutacağımı öğretti bana. | Open Subtitles | جوما جيا .. علمتني كيف أرثي حياتي الماضية |
Ama bir şeyi anımsa: iş konusunda bana öğrettiklerini. | Open Subtitles | لكن تذكر أنك نسيت كل شيء علمتني إياه عن هذه الوظيفة |
Ben vizyon arayışı iksir yapma. O nasıl bunu yapmak için bana gösterdi. | Open Subtitles | إنني أصنع تعويذة الرؤية لقد علمتني كيف أفعلها |