Ayrıca o bölgeyi aramak için yeterli adam yoktu, bu yüzden fikir değiştirdim. | Open Subtitles | وليس ذاك الفريق، وأيضًا ليسوا على علمٍ بمنطقة البحث، لذا فقد غيّرت الخطط |
O kadar konuştuk, geri gitmişsin. Şifreyi değiştirdim ama geri mi gittin? | Open Subtitles | لقد عُدت مجددًا، بعد أن تناقشنا وبعد أن غيّرت الرقم السِري للخزنة؟ |
Bu benim ilk ev sahipliği deneyimimdi ve bakış açımı tamamıyla değiştirdi. | TED | كانت هذه أول تجربة استضافة أقوم بها، وقد غيّرت وجهة نظري تمامًا. |
Morpheus sürecindeki bazı elektronik şeyler beyindeki kimyasal reaksiyonları değiştirdi. | Open Subtitles | شيء إلكتروني في عملية موفيوس غيّرت التفاعلات الكيميائية في الدماغ |
Şimdi öyle diyorsun ama onunla evlenme konusunda fikrini değiştirdin. | Open Subtitles | تقول هذا الآن و لكنك غيّرت رأيك بشأن الزواج منها |
Dahası, teknolojinin bizim kültürel tüketim ile ilgili varsayımlarımızı değiştirmiş olmasından endişe duymaktayız. | TED | علاوة على هذا، نحن نخشى الآن أن التكنولوجيا غيّرت إفتراضاتنا عن الإستهلاك الثقافي. |
15 yıl önce, bir biyologla açık ortaklık sonrasında ne ile ve nasıl çalıştığımı tamamen değiştirdim. | TED | منذ 15 سنة، غيّرت كليًّا ما عملتُ معه وكيف عملت بعد تعاونٍ ملهمٍ مع عالِم للأحياء. |
Fikrimi değiştirdim. Bu gece burada kalmak istiyorum. | Open Subtitles | لقد غيّرت رأيى,ارغب فى البقاء عنا الليلة |
Fikrimi değiştirdim. Hemen eve gitmeyeceğim. | Open Subtitles | لقد غيّرت رأيي لن أذهب مبـاشرة إلى المنزل |
İçinde bulunduğumuz durumdan ötürü planımı değiştirdim artık şu şekilde olacak: | Open Subtitles | نظراً لموقنا الحالي، فقد غيّرت خططنا، إلى الآتي، |
Meşrulaştırılmış bu ırkçılıkla bireysel karşılaşmam okumayla olan ilişkimi tamamen değiştirdi. | TED | هذه المواجهة الشخصيّة مع العنصريّة المؤسسيّة غيّرت علاقتي بالمطالعة للأبد. |
Bana kalırsa, toplu hapsetme dünyamızı kökünden değiştirdi. | TED | و ضخامة عدد المساجين ، في إعتقادي غيّرت جذرياً عالمنا. |
Haziran 2010'da İnternet hayatımı sonsuza kadar değiştirdi. | TED | في يونيو 2010، غيّرت الإنترنت حياتي إلى الأبد. |
Sana dediğim gibi, yaşamımı değiştirdin -- artık çok çok yaban mersini yiyorum. | TED | والآن، لقد أخبرتك أنك غيّرت حياتي -- حاليا آكل الكثير من العنب البري. |
Demek adını değiştirdin ve bunun her şeyi değiştireceğini düşündün. | Open Subtitles | أوه ، إذًا أنت غيّرت اسمك واعتقدت أن ذلك سيغيّر كل شيء ؟ |
Büyüyü değiştirirseniz, dizilimi de değiştirmiş olursunuz. 130 nanometrelik çok hoş üçgenler elde edersiniz. | TED | وإذا غيّرت التهجئة مرة أخرى ، يمكنك تغيير التسلسل مجدداً. تحصولن على مثلثات حجمها 130 نانو متراً جميلة. |
Hey, eğer fikrini değiştirirsen vampir dişi ve saç jölesi ayarlarım. | Open Subtitles | مهلاً ، إذا غيّرت رأيكَ سأقدّم لكَ الأنياب وبعض هلام الشعر |
Ya da hayatının özel bir anlamı olduğunu onun adını bir parka ya da caddeye verdiklerini ya da Yüksek Mahkeme'nin onun sayesinde kanunu değiştirdiğini söylemek isterdim. | Open Subtitles | أو حتى بأن حياتها كان لديها معنىً خاص ما كأن سموا باسمها مثلاً حديقةً أو شارع أو أن المحكمة العليا غيّرت قانون بسببها |
Bu sevimli çocuğu kasabaya getirdiğini görünce fikrim değişti. | Open Subtitles | غيّرت تفكيري عندما رأيتك تحملين هذا الفتى برقة إلى البلدة |
Dünyayı değiştiren yaratıcılığı serbest bıraktık ve sonsuz rahatı ve zenginliği başlattık. | TED | وأطلقنا إبداعاتٍ غيّرت معالم الأرض وأنتَجَت ثرواتٍ عظيمةٍ و رفاهية. |
Cinayetlerin sen ve arkadaşların için bir şey değiştirip değiştirmediğini soracaktım. | Open Subtitles | هل غيّرت الجرائم طريقة عيشكم ؟ أنت وباقي رفاقك هنا ؟ |
Sırf buradan çıkabilmek için ifade değiştirdiniz çünkü şartlı tahliye... | Open Subtitles | السبب الوحيد غيّرت قصّتك كان أن يحصل على outta هنا. |
Ben de taktik değiştirmiştim ertesi sabah uyandığında odan bomboştu. | Open Subtitles | لذا غيّرت الأسلوب، وفي الصباح التالي حين صحوت، فإذا بغرفتك خاوية |
Seni alışkanlıklarından kurtulamayan biri olarak bellemiştim. Ofisini değiştirmişsin. | Open Subtitles | كنت أظنّ أنّك لا تحب التغيير، غيّرت مكان مكتبك. |
Bana bir iyilik yap, tamam mı? Şerit değiştirir misin? | Open Subtitles | اسد لي صنيعاً، هلا غيّرت الطريق؟ |
Bak, sakın mutfaktaki "vatos" a onların gizli anne tariflerini değiştirdiğimi söyleme. | Open Subtitles | إستمع , لا تخبر الرجال الذين في المطبخ أنّني غيّرت في الوصفة السرّية لوالدتهم |
Belki kuaförünü değiştirmiştir. | Open Subtitles | ربما غيّرت الصالون، أو الفتاة التي تسّرح شعرها انتقلت |