ويكيبيديا

    "فرن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • fırın
        
    • fırını
        
    • fırına
        
    • ocak
        
    • fırının
        
    • fırında
        
    • fırınında
        
    • fırınına
        
    • Vern
        
    • fırınımız
        
    • mikrodalga
        
    • fırınından
        
    • ocağı
        
    • kazanı
        
    • ocağını
        
    Yarın kuyumcuya gider, sıradan bir fırın alır ve pişirmeye başlarız. Open Subtitles حسنًا غدًا سنذهب لمحل بيع الذهب ونشتري فرن عادي ونبدأ بالطبخ
    Ne demek istediğimi anladın. Tost makinesi, fırın, aynı şey! Open Subtitles تعرف ما أقصد, جهاز تحميص أو فرن , نفس الشيء
    Ufak beze parçalarının içinde kalan hava yalıtkan görevi görüyor ve ısı aktarımını yavaşlatıyor. Böylece 250 derecelik fırın dondurmayı eritmiyor. Open Subtitles شرك هوائي صغير في جيب رغوي يعمل كالعازل يبطئ تحول الحرارة لذا فحتى في فرن درجتة 450 فالأيس كريم لن يذوب
    Her yerini sıcak basmışken 400 derecede yanan bir fırını açmayı dene. Open Subtitles جربي فتح فرن درجته 400 ، وأنت تعانين من حمى سن اليأس
    Hurdacı da onu fırına atacak geride hiç bir şey kalmayıncaya kadar eritecek. Open Subtitles ورجل الخرده سوف يضعها في فرن ويسحقها كلها حتى لا يتبقى منها شئ
    Kanımca annen için fırınlı ocak ararken seni müesseseme bir kudret getirdi. Open Subtitles أعتقد بأنّ القوى التي جلبتك لمحليّ للبحث عن فرن لعيد ميلاد أمّك
    Kendi evimde bana yer kalmadı. fırının içine kıvrılmak isteseydim başka tabii. Open Subtitles لا متسع لي في منزلي، ما لم أرغب بالتكوّر داخل فرن تحميص
    bende bir odun fırınından bahsedildiğini duydum... ama fırında bi insan hiç görmedim. Open Subtitles لقد سمعت عن فرن الخشب لكني أبدا لم أرى فرنا للرجل قبل ذلك
    E tabi şef olmak isteyen bir çocuğa Easy-Bake Oven (Çocuklar için mini fırın)'dan daha iyi bir hediye olamaz, değil mi? TED و ما هي أفضل هدية لطفل يريد أن يكون رئيس طهاة من فرن خبز سهل. أليس كذلك؟
    fırın lazımdı, Sekreter Kim seninle konuşmamı söyledi. Open Subtitles لقد أحتجت الى فرن و السكرتير كيم طلب مني أن أتحدث اليك
    Bu basit bir fırın sadece ve sen her gece yangın çıkartıyorsun. Open Subtitles لقد قمت بما قلت لي فقط إنه فرن بسيط، وكل ليلة تقومين بإشعال الشقة بالنيران
    2. ve 3. krematoryumun her birinde 15 fırın vardı. Open Subtitles المحرقة 2 و 3 احتوت كل منها على 15 فرن
    Umarım yeni bir mikrodalga fırın istemek için gelmemişsindir. Open Subtitles نعم، آملُ أنكَ لَم تأتي لتطلُب فرن مايكرويف جديد
    Sırası gelmişken, altımdaki fırın bu olay için özel olarak yapıldı. Open Subtitles على فكرة . هذا الشيء الذي تحت قدمي هو فرن صنع خصصا لهذا الحدث
    Sonra bir gün birinizin sonu bir pizza fırını oluverir. Open Subtitles وثمّ في يوم ما، سينتهي بأحدكنّ ميّتة في فرن للبيتزا
    Bu ilk Kolay-Pişir fırını'mı alıp Basit-Monica Fırınını açtığımdan beri rüyamdı. Open Subtitles انه حلمى منذ ان حصلت على أول فرن لخبز العيش وفتح مخبز مونيكا
    Demir cevherini bir fırına koyun, buradaki ısı her şeyi eritir. Open Subtitles لو وضعتم خام الحديد في فرن فتقوم الحرارة بإذابة كل شيء
    Ve bir ocak tarafından patlatılması dışında. Open Subtitles انتهى به المطاف ميتاً بسبب انفجار فرن في المطبخ
    Cam parçalarını alıp dönen fırının içinde eritmek. TED خذ قطع من الزجاج ثم قم بإذابتها فى فرن دائر بنفسه.
    Her bir ekmek somunu onun sahip olduğu fırında, odun ateşinde, birer birer yapılırdı. TED كل رغيف في مخبزه الذي يملك، من خباز واحد كل مرة، في فرن يعمل بالخشب.
    Onun kolay pişirme fırınında beraberce bir şeyler pişirirdik, midilliyi ve uğurböceğini severdi. Open Subtitles نحن كنّا نخبز سوية في فرن بيكها السهل وهي أحبّت البونيز والسيدة الحشرة
    Saçmalık! Keşke o çocuğu kok fırınına... atacağımıza dinleseydik. Open Subtitles لولا أنه استمع لذلك الولد ، بدلاً من ربطه على الجدار في فرن الكوكا المهجور
    Şimdi Vern'le sıradaki işlem hakkında konuşmam gerek. Open Subtitles والآن ، سأذهب للتحدث مع (فرن) عن جلستنا القادمه
    Şurada geleneksel odun fırınımız var. Open Subtitles أنه نظيف جداً وهناك، أنه فرن تقليدي يعمل بحرق الخشب
    Doğu Yakası Televizyon ve mikrodalga Programlama'nın yeni başkan yardımcısıyım. Open Subtitles أنا النائب الجديد لرئيس تلفزيون الساحل الشرقي ومبرمج فرن المايكرويف
    15:00'den 18:00'a kadar 38 Hudson Sokağı'nda kalorifer ocağı tamirine gitmiş. Open Subtitles "قام بإصلاح فرن في 38 شارع "هودسون - كمبردج من 3 - 6 مساءاً
    - Tesisin kazanı az önce kapandı. - Nasıl oldu? Open Subtitles فرن المنشأة هبط للتو حَسناً , كَيفَ حَدثَ ذلك؟
    Bu kez sadece ocağını küle çevirdim ama bir daha Qureshi'leri desteklerse orayı mezara çeviririm! Open Subtitles هذه المرة فقط حولت مخزنه إلى فرن . . لكن مستقبلا .

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد