ويكيبيديا

    "في جيب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • cebinde
        
    • cebine
        
    • cebindeki
        
    • cebindeydi
        
    • sinüs bir
        
    • cebinden çıkan
        
    • cebinden çıktı
        
    Puro kutunuzun palto cebinde olmadığına emin misiniz? Open Subtitles هل أنت واثق أن علبة السجائر في جيب المعطف ؟
    Hayır... ihtiyarın robdöşambrının cebinde bir mektup vardı. Open Subtitles في الواقع كلا .. كان هناك خطاب في جيب رداء النوم لذاك الرجل
    Kimliği mutfaktaki masanın üzerinde yada yatağın üzerindeki gömleğin cebinde unutmuş olmalıyım. Open Subtitles على طاولة المطبخ أو في جيب القميص أو على سريري
    Babam sikkeyi alıp montunun fermuarlı göğüs cebine koyup fermuarı kapatmış. Open Subtitles إلتقط أبي العمله ووضعها في جيب صدره في الجاكت وقفل السوسته
    Parmak uçlarında kalan kurumuş tahta kalemi mürekkebine ve göğüs cebindeki lazer kalemine bakarsak bana kalırsa son bir kaç hafta içinde Tayland'a gitmiş Orta Doğu konusunda bir profesör olduğunu tahmin ediyorum. Open Subtitles اضف الى ذلك اثار القلم الجاف على يديه وقلم الليزر الذي في جيب صدره اعتقد انه استاذ
    Tek bilmek istediğim cüzdanın neden bu adamın cebindeydi. Open Subtitles كلمااريدمعرفته هو ,لماذا وجدت محفظته في جيب الرجل
    Ceketinin cebinde kimliğini unutmaksa en fazla aptalca. Open Subtitles تاركاّ هويتك في البيت في جيب القميص، هذا يعتبر تصرفاّ أحمق
    Çok kötü bir durumdayim, çünkü ikiniz arasinda yer almak istemiyorum, ama su anda o pantolonun cebinde olan fis koçanina ihtiyacim var. Open Subtitles لأني لا أريد التدخّل بينكما، ولكني أحتاج لتذكرة تنظيف ملابس في جيب البنطال.
    Yine elimi sallıyorum para şimdi yeleğimin cebinde. Open Subtitles إنني أعمل هزه صغيره أخرى إنه هناك في جيب الصدريه
    Birinin ceket cebinde, benim adım olan bir not bulmuştum. Open Subtitles في جيب صدر واحد , وجدت ملاحظة باسمى عليه
    Howard Crittendon'un karısının ceketinin cebinde bulduğunun aynısı. Open Subtitles هي مباراة إلى الواحد هاوارد كريتيندون وجد في جيب معطف زوجته.
    Bu arada, bu iş için sizden aldığımız pantolonun cebinde 5000$ bulduk. Open Subtitles بالمناسبة لقد وجدنا ال 5000 دولار التي سرقتها من هذا العمل في جيب بنطالك الجينز
    Yatak odasındaki mavi gömleğimin üst cebinde olacak, gerekirse al. Open Subtitles لو أردتي سجائر ستجديها في جيب قميصي الأزرق في غرفة النوم
    Smokininin cebinde başka bir kadının külodunu bulduğu için sanırım. Open Subtitles شئ ما حيال ايجاد ملابس داخلية لامرأة أخرى في جيب بذلتك
    Onun bulmasını istemezsen başka bir kadının külodunu smokininin cebinde bırakmazsın. Open Subtitles لا تترك الملابس الداخلية لامرأة أخرى في جيب بذلتك إلا لو أردتها أن تكتشف الأمر
    Bu fikir sadece Jack Sommersby'nin cebine para girmesi için değil. Open Subtitles هذه ليست مجرد طريقة لوضع المال في جيب جاك سمارز بي
    Yarın Joshua geliyor, ve bende ona çıkma teklifi edecek cesaret yok ona bir mont satacağım ve bunu cebine koyacağım. Open Subtitles جوشوا سيأتي، و ما دمت لا أملك الجرأة على طلب الخروج معه لذا سأبيعه معطف وأضع هذه الورقة في جيب المعطف
    Gece hademesinin ön cebine ihtiyatlı bir şekilde koyduğum dolarlar sağ olsun. Open Subtitles شكرا لفاتورة الدولار الواحد التي تم دفعها في جيب قميص البواب الليلي
    Dijital para birimi. Göğüs cebindeki bir sabit diskte. Open Subtitles إنها عملة رقمية في جيب صدره، موضوعة على قرص صلب
    Lütfen önünüzdeki koltukların arka cebindeki güvenlik kartlarına bakın. Open Subtitles رجاءً راجعوا بطاقة تعليمات السلامة في جيب ظهر المقعد أمامكم.
    Bu saldırganın cebindeydi. Open Subtitles هذا كان في جيب الرجل الذي هاجمك.
    Üstelik beyne kan sağlayan sagittal sinüs bir tane. Open Subtitles تشاركمها في جيب سهمي وحيد يمد الدماغ بالدماء.
    Walter, Jack'in cebinden çıkan kağıttaki kan bize damatla alakalı ne veriyor? Open Subtitles والتر قطعة الورق الدامية التي وجدت في جيب جاك ماذا يعطينا هذا عن العريس ؟
    Bu, Ali'nin yaktığı adamın cebinden çıktı. Open Subtitles كان هذا في جيب الجثة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد