Başkan 10 kilotonluk bir nükleer bombanın nakliyesine yetki verdi. | Open Subtitles | لقد أذن الرئيس بتكوين قنبلة نووية تبلغ عشرة كيلو طناً |
Bu bir yerde başka bir bombanın patladığı anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | هل هذا يعني ان هناك قنبلة اخري انفجرت في مكان ما. |
Kalbi zayıf bir adam, nükleer bir bombayla birlikte olmamalı. | Open Subtitles | رجل بقلب ضعيف لا يجب أن يكون مع قنبلة نووية |
İlk rapora göre boru tipi bombaya benziyormuş, şu an oraya gidiyoruz. | Open Subtitles | التقرير يقول انه يشبه قنبلة انبوبية نحن فى طريقنا الى هناك الان |
Teslim olmak yerine sakladığı el bombasını patlattı. | Open Subtitles | و بدلاً من أن يسلم نفسة حياً فقد فجر قنبلة كان قد أخفاها فى سترتة |
Eğer arabada gerçekten patlayıcı varsa, oraya başka bir şekilde yerleştirilmiş olmalı. | Open Subtitles | لو كان هناك قنبلة في السيارة فلابد أن وضعها كان في مكان آخر كلا العكس |
Bu yüzden harekete geçmezsek, bugün bir şeyler yapmazsak, çok yakın bir zamanda, bazılarının tabiriyle zaman ayarlı tedavi bombasıyla yüzleşeceğiz. | TED | لذلك ما لم نتصرف ، ما لم نفعل شيئا اليوم فسنواجه في القريب العاجل ما أسماه البعض قنبلة الزمن بالنسبة للعلاج. |
ve hatırlayabildiğim tek şey de kafamda bir el bombasının patlaması oldu. | TED | والشئ الوحيد الذي اتذكره هو شعوري أن قنبلة قد اخترقت رأسي. |
Bazen bir bombadan kolayca kurtulamazsın. | Open Subtitles | بعض الأيام، كنت فقط لا يمكن تخلص من قنبلة. |
Burada, bir bombanın üzerinde oturduğuna dair bir dedikodu var da. | Open Subtitles | حسناً , هناك أشاعة تجول الأرجاء هنا ، بأنكَ تحوز قنبلة. |
İlk nükleer bombanın Amerikan topraklarına ne zaman düşeceğini bilmek ister misin? | Open Subtitles | هل تريد أن تعرف موعد أول قنبلة نووية ستضرب الأرض الأمريكية ؟ |
Bir bombanın bütün bunları yapmasına olanak var mı? | Open Subtitles | هل من الممكن أن قنبلة واحدة فعلت كل هذا؟ |
Arabada çocuk ve bombayla etrafta dolanan sarışın bir ev kadınını arıyoruz. | Open Subtitles | نبحث عن ربّة منزل شقراء تقود في الأنحاء ومعها قنبلة وطفل بسيّارتها |
İlk deneğimiz kendini kaybedip lanet bir bombayla laboratuvara daldı. | Open Subtitles | أول شخص خضع للتجربة فقد عقله ودخل المُختبر وبحوزته قنبلة |
- Bir dakika içinde patlayacak bir bombayla birlikte Lord Tech'deyim. | Open Subtitles | انا في لورد للتقنيات وهناك قنبلة ستنفجر خلال دقيقة في طريقي |
Bu sıradan bir saç spreyi şişesi gibi duruyor ama saatli bombaya dönüşebilir. | Open Subtitles | إنها تبدو زجاجة رذاذ للشعر عادية لكن إذا تم تدويرها ستصبح قنبلة موقوتة |
Neden beni yok etmek için bir bombaya falan dönüşmedi? | Open Subtitles | لماذا لا يكون قنبلة او شيء من هذا القبيل ليقتلني ؟ |
Söz konusu şehir devletinin beyaz askeri rejimi Fransız nötron bombasını basına açıkladı. | Open Subtitles | وذلك عندما أماط الحاكم العسكري الأبيض لتلك الدولة المدينة اللثام عن قنبلة نووية قرنسية الصنع |
1955 yılında Rusya, Dünya'nın ilk havadan atılan Hidrojen bombasını attı. | Open Subtitles | في عام 1955، اسقطت روسيا أول قنبلة هيدروجينية في العالم محمولة جوًا |
Dikkatlerini başka yöne çekmek için küçük bir anlık patlayıcı bomba buldum. | Open Subtitles | لقد احضرت قنبلة فلاشية لنخلق بعض التضليل |
Bir herifin kafasını el bombasıyla uçurmak, olamaz. | Open Subtitles | إزالة رأس رجل بواسطة قنبلة يدوية فظيع جدا |
Yılın 365 günü, günde 400 bin tane Hiroşima'daki atom bombasının patlamasına eşit. | TED | إنها تعادل تفجير 400,000 قنبلة هيروشيما نووية كل يوم لمدة 365 يوما في السنة. |
Onu bombadan kurtardım, bunu hiç mi anlamı yok ? | Open Subtitles | لقد أنقذتها من قنبلة ألا يعني ذلك شيئاً؟ |
Harry Truman da atom bombasından yaralanmadan önce ucuz elbiseler satıyordu. | Open Subtitles | هاري ترومان كان يبيع بذلات رخيصة وانتهى به المطاف يلقي قنبلة ذرية |
Bir bombalı çanta. Füzelere ihtiyacın yok. | Open Subtitles | انها قنبلة في حقيبة ذلك ليس بحاجة إلى صاوريخ |
Bir terörist yakına bir bomba attı. Bir göz atabilirmiyiz? | Open Subtitles | قام ارهابي برمي قنبلة بهذه الأرجاء أيمكننا التأكد من المكان؟ |
Benim ailemi biri öldürseydi ve ben onları bulsaydım, onlara çivi bombası yollardım. | Open Subtitles | لو قتل أحد ما عائلتي وأنا على قيد الحياة فسأرسل إليه قنبلة مسمارية |
Ama bahse girerim ki sinagog'un içine bombayı sen koydun. | Open Subtitles | لكني راهنت أنك تستطيع الان تضع قنبلة في المجمع اليهودي |