ويكيبيديا

    "لابدّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olmalısın
        
    • mutlaka
        
    • olmalısınız
        
    • gerek
        
    • olmalılar
        
    • zorunda
        
    • herhalde
        
    • olmalıyım
        
    • lazım
        
    • olmak
        
    • gerekiyor
        
    • olmalıyız
        
    • Muhtemelen
        
    Şaka yapıyor olmalısın. Yapma, bu kadar zaman takıldıktan sonra. Open Subtitles لابدّ وأنّك تمازحينني بربّك بعد كل الوقت الذي قضيته معك؟
    Başarısız bir kaçış numarası sahnesi düzenlediğin için kendini pek zeki buluyor olmalısın. Open Subtitles لابدّ أنّكَ ظننتَ أنّكَ ذكيّ للغاية التحضير هكذا لجعلها تبدو محاولة هروب فاشلة
    Güvenlik kamerasında görüntüleri var. Birileri mutlaka onu bir yerlerde görmüş olmalı. Open Subtitles فقد رصدناها بكاميرا المراقبة لابدّ و أنّ أحدهم قد رآها بمكان ما
    Şey, buraların değerlenmeye başladığının farkında olmalısınız. Open Subtitles حسناً، لابدّ أنك لاحظت أنّ المنطقة في تحسّن مرتفع
    Bir adamın bisikletine binip öne oturmayalı uzun zaman olsa gerek. Open Subtitles لابدّ أنّ زمناً قد مضى على ركوبكِ على مقود لدرّاجة رجل.
    Bodrumu inşa ettiklerinde kapıyı mühürlemiş olmalılar. Open Subtitles لابدّ أنّهم أغلقوه، عندما بنوا الطابق السفلي
    Bir gün bitmek zorunda. İyi bir skor elde ettin. Open Subtitles كان لابدّ أن ينتهي هذا الأمر لقد مارستَ حيلة جيدة
    Tefecilik tarihinde bir makara kumaş için borç alan iki salak bizizdir herhalde. Open Subtitles لابدّ أنّنا الوحيدان الأبلهان في التّاريخ فيما يتعلّق بالدّفع المسبق لفوائد على جينز
    Çok mutluyum, ne kadar mutlu olduğumu anlatamam fakat biraz sersem gibi görünüyor olmalıyım. Open Subtitles أنا سعيدة، أنت لا تملك أدنى فكرة عن مدى سعادتي لكن لابدّ أنني أبدو سخيفة.
    Sen Jules olmalısın. Tommy sizin pencerenizin dışında takıldığını söylüyor. Open Subtitles لابدّ من أنك جولز توم قال أنه يتسكع خارج نافذتك
    Örümceklerden benden fazla nefret ediyor olmalısın. Open Subtitles لابدّ أنك تكره العناكب أكثر مما أكرهها أنا
    O ölüm yuvasını satmak için okkalı bir yalan uydurmuş olmalısın. Open Subtitles لابدّ أنّكِ إختلقتِ أكاذيب ماكرة للغاية لإيقاعهم في فخ الموت
    Onu ilk gördüğünde ölmüş olmalısın. Open Subtitles لابدّ وأنكِ أحترَّقتِ شوْقا‏ متى رأيته أول مرة
    Bir yerlerde ufak bir yastık altı paran vardır mutlaka. Open Subtitles أعني, لابدّ من وجود مبلغ بسيط متبقٍ في مكان ما
    Sizin gibi zeki birinin bunu mutlaka önceden hesaplamış olması gerek. Open Subtitles رجل بمثل دهائكَ، لابدّ أنّه أخذ هذا بالإعتبار..
    Okulda bugün korkmuş olmalısınız! Open Subtitles لابدّ وأنَ الأمر كان مرعبًا في المدرسة اليوم
    KT'nin seni sevmesi için, kalbinin temiz olduğunu bilmesi gerek. Open Subtitles حتى يحبكِ دي تي، لابدّ أن يعرف أنكِ نقية القلب
    Bir şekilde bu silahı içeri sokmuş olmalılar. Open Subtitles لابدّ أنهم أدخلوا هذا السلاح إلى هنا بطريقة ما
    Bayan Norton, bu sabah ormandan gelmek zorunda kaldım. Open Subtitles الآنسة نورتن، كان لابدّ أن أجيء خلال الغابة هذا الصباح
    Evet onunla birkaç kez lobide buluştular. herhalde başı büyük dertte değil mi? Open Subtitles أجل، قد قابلها في الردهة بضعة مرّات لابدّ أنّها في ورطة كبيرة، صحيح؟
    Şu anda romantizm kanalında takılmış olmalıyım, biraz müsade ya. Open Subtitles لابدّ أنني واقف على قناة الرومانسية في الوقت الراهن ، أرحني قليلاً
    Hadi ama bu oldukça komikti. şaka kaldırabiliyor olması lazım. Open Subtitles بربّك، لقد كان هذا مضحكاً، لابدّ وأن تتحلى بحسّ الدعابة
    İnsanlara ev bularak yardımcı olmak. Bu yaptığın kesinlikle ödüllendirilmeli. Open Subtitles مساعدة الناس في العثور على منازل لابدّ أنّ هذا مُرضٍ جداً
    Konuşma oldukça tatlı olsa da gitmem gerekiyor. Open Subtitles بقدر ما كانت هذه المُحادثة مُبهجة، لابدّ أن انصرف.
    Şimdiye dek yeteri miktarda para kazanmış olmalıyız. Open Subtitles لابدّ أننا جنينا قدراً معقولاً من المال بحلول هذا الوقت.
    Eğer erkek yaparsa Muhtemelen daha iyidir çünkü birinin yapması gerekir. Open Subtitles لعلّه من الأفضل للرّجل أن يتّخذه، بسبب أنّ لابدّ من ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد