ويكيبيديا

    "لا بأس" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Önemli değil
        
    • Tamam
        
    • Her şey yolunda
        
    • Geçti
        
    • - Sorun değil
        
    • şey yok
        
    • İyi
        
    • sorun yok
        
    Ama bunun Önemli değil. Çünkü biz dublörüz, mantıklı insanlar değiliz. Open Subtitles و لكن لا بأس لأننا مؤديي مشاهد خطرة وليس لدينا إحساس
    Önemli değil. Bu, ilk pantolonsuz kalışım değil. Son da olmayacak. Open Subtitles لا بأس , لم يكن بنطالي الأول و لن يكون الأخير
    -Durun! Önemli değil. İşte bu yüzden feragatname imzalıyorsunuz millet. Open Subtitles لا بأس , لهذا نحن نوقع التنازلات , أيها الرفاق
    Tamam. O zaman ben de sana büyük haberi veremem. Open Subtitles لا بأس, لكن حينها لن أستطيع أن أخبركِ بالخبر الكبير
    Tamam, bebeğim, Geçti. Hemen bir ambulans gönderiyorlar, Tamam mı? Open Subtitles لا بأس عزيزي سيارة الإسعاف في الطريق , تماسك فحسب
    önemli bir şey yok. Her şey yolunda benimle tartışmayı keser misin artık! Open Subtitles ليس بالأمر المهم. لا بأس. حسنا, هل يمكنك رجاءً التوقف عن الجدال معي؟
    - Sorun değil mi? - O ne yaptığını bilir. Open Subtitles حسناً ، أنه حصان البحر ، لكن لا بأس بذلك
    Bir şey yok. Bana doğru yürü. Dışarıda birileri var. Open Subtitles لا بأس ، فقط تحرك نحوى هناك احداً ما هناك
    Önemli değil, anne. Onunla olmak zorunda değilsin. Bir sürü-- Open Subtitles أمي ، لا بأس ، ليس عليك الإستقرار معه، يوجدالكثيرمنالرجال..
    Önemli değil. Yani, onlar kavga ediyor onlar sevişiyor. Ben de kalabalığın içindeyim. Open Subtitles لا بأس, أقصد, هؤلاء يتشاجرون و هؤلاء يتحابون, وأنا في حديقة الحيوان معك
    Aslında Önemli değil. Ben de gidip hava almak istiyordum. Open Subtitles أتعلمون، لا بأس بذلك فى الواقع أنا أريد بعض الهواء
    Olsa da Önemli değil, ama niye en son bizim haberimiz oluyor? Open Subtitles لا بأس أن يحدث هذا، لكن لماذا نكون ىخر من يعلم ؟
    - Önemli değil. - Çok fazla çekmediysen sorun yok. Open Subtitles لا بأس بالأمر ، طالما لم تسحب الكثير فأنت بخير
    Çünkü bazen insanlar seninle oynamak istemez ama bu Önemli değil. Open Subtitles لانه احياناً الناس لا تريد اللعب معك وهذا لا بأس به
    Tamam. Hafta sonuna kadar hallederiz. Maaşımı o zaman alıyorum. Open Subtitles أجل، لا بأس، لا بأس بنهاية الأسبوع، سأقبض راتبي عندئذ
    Şimdiye kadar rüzgar faktörleri iyi yönde ve boşaltmaya başlıyorlarmış. Tamam. Open Subtitles إتجاه الرياح لا بأس به حتى الآن وقد بدؤوا فى الإجلاء
    sorun yok. Annen burada, merak etme. Her şey düzelecek, Tamam mı? Open Subtitles لا بأس أنا هنا الاَن وسيكون كل شيء كما يرام يا جينجر
    - Tamam. - Biraz da sen altta kal lan. Open Subtitles لا بأس بلحس خوختها لا تكن أناني، لا تكن جنسي
    Bütün bu yaşananlardan önceki kadar iyi hissetmesem de, Her şey yolunda. Open Subtitles إنه ليس بجوده ما كان لدى قبل ذلك ولكنه لا بأس به
    Tamam Geçti. Ben polisim. Seni buradan çıkartacağım Tamam mı? Open Subtitles لا بأس, أنا ضابطة شرطة سوف أخرجكي من هنا, حسنا؟
    - Sorun değil. - Sen bir çaresine bakarsın. Unutma, Tamam mı dostum? Open Subtitles لا بأس أيها الرجال لكن لا تنسوا, حسنا ايها الرجال؟
    Sorun değil. Depresyon bir sıkıntı değil. Eğer depresyon geçiriyorsanız, iyi olacağınızı biliyorsunuz. TED لا بأس بالاكتئاب. إن كنت تعاني منه، فاعلم أنّك ستكون على ما يرام.
    "Spencer Ricks diyor ki, 'Yemek ve temizlik yaptığı sürece sorun yok."' Open Subtitles سبينسر ريكس يقول : لا بأس بهذا طالما أنها تطبخ و تنظّف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد