Böyle bir kadını kaybedecek cesaretim olur muydu, emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكد بأني كنت سأمتلك الشجاعة على فقد إمرأة كهذه |
Söylemeliyim ki, tüm bunlara karşı ne yapacağımdan emin değilim. | Open Subtitles | يجب أن أقول، لست متأكد مما سأفعل مع هذا كله |
Ben şu an ne konuşacağımızı bildiğimden tam emin değilim. | Open Subtitles | انني لست متأكد بأنني أعرف ما يجب أن نتحدثه الآن |
Kesinlikle, bir anlamı var. Ben sadece ne olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | بالضبط , وهى تعنى شئ أنا لست متأكد ما هو فحسب |
Bu arada hangi dindensiniz bilmiyorum ama ama yeni İncil'iniz bu! | Open Subtitles | أنا لست متأكد من ديانتكم لكن هذا هو كتابكم المقدس الجديد |
Ama dürüst olmam gerekirse, Annemin nasıl göründüğünü hatırladığımdan emin değilim. | Open Subtitles | ولكن بصراحة، لست متأكد من أنني يمكن أن أتذكر وجه أمي |
Baba, bütün kelimeleri doğru yazdığımı sanıyorum, ama emin değilim. | Open Subtitles | يا أبي أعتقد أنني حفظت جميع الكلمات، لكنني لست متأكد |
Biliyorsun sana gerçeği söyledim, Onun hakkında çok emin değilim. | Open Subtitles | أتعلم, لاقول لك الحقيقة لست متأكد من هذا حتى الان |
Eski'lerin bilgisinin bile şu anda sana yardımı olabileceğinden emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست متأكد حتى لو أن معرفه القدماء يمكنها مساعدتك الأن |
emin değilim ancak bunda bahse girerim kız bunu yapacağını biliyordu. | Open Subtitles | لست متأكد , ولكني مستعد للمراهنة بمالي أنها عرفت أنه سيقتله |
Bana eski kafalı diyebilirsin ama teknik olarak hâlâ balayında olan bir kadınla çıkma konusunda pek emin değilim. | Open Subtitles | قولي عني رجل قديم، لكن لست متأكد كيف سيكون شعوري حيال مواعدة أمرأة ما تزال فعليا في شهر عسلها. |
Ama bize senden bahsettiği kadarıyla senin onda ne bulduğuna pek emin değilim. | Open Subtitles | لكن بالنسبة لما قاله لنا عنك، أنا لست متأكد من ما ترينه فيه. |
Senin konuşan bir kedi olmanın, iyi bir fikir olduğuna emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست متأكد إنها فكرة جيدة للحديث مع قطتك على أية حال |
- Bunu size vermek konusunda pek emin değilim Bayan Flynn. | Open Subtitles | لست متأكد من انني استطيع ان اعطيها لك يا سيدة فلين |
Bu konuda ne yapmamı istediğinden tam olarak emin değilim. | Open Subtitles | أعتقد أني لست متأكد بالضبط ماذا تريد مني أن أفعل. |
O konumda olduğumuza henüz emin değilim. Güvenliğinizin ihlal edildiğini duydum. | Open Subtitles | لست متأكد أننا وصلنا لهذا بعد أتفهم أن أمنك تم إختراقه |
İyi haber mi yoksa kötü haber mi olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | أنا فقط لست متأكد ما إذا كانت أخبار جيدة أو سيئة |
Ben burada beni takip kaput fikri gibi emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكد انه سوف يعجبني ان يتبعني الحي الى هنا |
Hikâyelerime cennet ve cehennem figürünü bolca koyarım ama neye inandığımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أكتب الكثير عن الجنه و الجحيم بقصصي لكني لست متأكد بماذا أؤمن |
Emin Değil'in kıçını ezmek için emekliliğinden dönen... tarihte yapılmış en büyük- | Open Subtitles | خرج من تقاعده فقط "ليقصف مؤخرة "لست متأكد يقود اضخم مركبة بالتاريخ |
onun için sana başarılar dilemeli miyim bilemiyorum... ama eminim çok eğleneceğiz. | Open Subtitles | لذا انا لست متأكد هل سأفرح بلقاؤك مرة اخرى ولكنى متأكد انه سيكون لدينا الكثير من المرح |
Mücadele ediyorsun çünkü gitmek istediğinden emin değilsin. | Open Subtitles | انتِ تكافحي لأنكِ لست متأكد من رغبتك في الذهاب |
En sonunda tekrar okuyana kadar, ne hakkında olduklarından emin olamıyorum. | Open Subtitles | لست متأكد عما ماذا تتحدث حتى قرأتهم بعد ذلك |
Buradaki herkesin, benim resimlerime aşina olduklarını zannetmiyorum. | TED | أنا لست متأكد بأن كل شخص هنا على دراية بصوري. |
Bir an için doğru oğluma rastladığımdan emin olamadım. | Open Subtitles | اوه للحظة ظننت اني لست متأكد اني حصلت على الابن الصحيح |