Sana Noel Baba'nın gerçek olduğunu söylemiştim! Hadi hediyelerimizi bulalım. | Open Subtitles | أرأيت لقد أخبرتك أن سانتا حقيق اذهب وابحث عن هديتك |
Sana yanlış yolda olduğunu söylemiştim. O kız sana göre değil. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن فكرتك محكومة بالفشل , إنها مهذبة وشريفة |
Hey ! Sana buranın iyi bir yer olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | هاى, أرأيت, لقد أخبرتك أن هذا المكان رائع |
Sana güneş batana kadar şehri terk et demiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تخرج من المدينة بحلول المغيب |
Vaktiniz varken gidin demiştim, ama habire işi ağırdan aldınız. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تهرب عندما كان هذا فى استطاعتك ولكنك ظللت تتسكع |
Sana Ned gibi ol dedim, Sana Ned ol demedim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تكون مثل نيد ولم أخبرك أن تكون نيد |
- Sana benden uzak durmanı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تبقى بعيداً عنى بحق الجحيم |
Hayır, gri takımının terzide olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لا ، لقد أخبرتك أن حلّتك الرمادية عند الخيّاط |
Öğlen bir ropörtajın olduğunu söylemiştim değil mi? | Open Subtitles | . لقد أخبرتك أن لديك مقابلة ظهرا , صحيح ؟ |
Ayrılıyoruz. Sana buranın çok tehlikeli olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | إننا مغادرون، لقد أخبرتك أن المكان خطير هنا |
Bu projenin yaptığım en büyük iş olduğunu söylemiştim. Canımı çıkarıyor. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن هذا المشروع أضخم شيء قمنا بعمله، إن هذا الأمر يقتلني |
- O... çocuğunun tekisin.. - Param olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أنت إبن العاهرة لقد أخبرتك أن لدى مال |
Sıcak olduğunu söylemiştim, kapı tarafında. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن الطقس حار بجانب الباب |
Sana bir eski karım olduğunu söylemiştim, değil mi? | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن لي زوجة سابقة صحيح؟ |
Çok kolay bir zafer olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن النصر سوف يكون سهلاً |
Vaktiniz varken gidin demiştim, ama habire işi ağırdan aldınız. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تهرب عندما كان هذا فى استطاعتك ولكنك ظللت تتسكع |
- Mutfak. Daha çok adam gönder, demiştim. Sana söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن ترسل المزيد من الرِجال لقد قلت لك ذلك |
Turbo Man oyuncağını. Sana 2 hafta önce al demiştim. | Open Subtitles | نعم، دمية "التربومان"، لقد أخبرتك أن تحضر واحدة قبل أسابيع |
Ve vitese abanıyorsun! Nazik olman gerek dedim sana... | Open Subtitles | وتغييرك للسرعات، لقد أخبرتك أن تكون متناغماً في ذلك. |
Buradan uzak durmanı söylemiştim değil mi evlat? | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تبقى بعيداً عن هنا أليس كذلك يا فتى؟ |
Sana bunun anlamı olmadığını söyledim. | Open Subtitles | إنها بيتي بلاشك لقد أخبرتك أن الأمر ليس مصادفة |
Profilini kapatmanı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن تُنظفى ملفك الشخصى |