umalım da bundan sonra bize sekiz saat nöbet versin. | Open Subtitles | لنأمل أن يكتفى لنا بثمانى ساعات مراقبه بعد كل هذا |
umalım da insanlar bunu beğensin. Daha önce hiç gerçeğini aramadılar. | Open Subtitles | لنأمل أن يحوز إعجاب الجماهير فهم لم يطلبوا التميز من قبل |
umalım da, birinin şampuan çalmasından daha heyecanlı olsun bu. | Open Subtitles | لنأمل ان تكون هذه المشكلة أكثر متعة من سرقة الشامبو |
Evet, Umarım Bay Potter hep burada olur ve günü kurtarır. | Open Subtitles | حسنا لنأمل إذن أن يكون السيد بوتر موجودا دائما لإنقاذ الموقف |
Umarım kimlik fotoğrafları arkadan, sağ kulaklarının olduğu taraftan çekilmiştir. | Open Subtitles | لنأمل أن تكون صور هوياتهم ملتقطة من خلف أذنهم اليمنى |
İnşallah şu icadın Şeytani M'nin eline geçmez. | Open Subtitles | فقط لنأمل ان اختراعك لن يقع في يدي الشرير م |
umalım da geçirdiğiniz tüm cinsel hastalıklar siz yosmaları tertemiz yapmıştır. | Open Subtitles | لنأمل أن تكون تلك الأمراض التناسلية جعلتكن عقيمات أيتها العاهرات المتعجرفات |
umalım da geçirdiğiniz tüm cinsel hastalıklar siz yosmaları tertemiz yapmıştır. | Open Subtitles | لنأمل أن هذه الأمراض التناسلية تجعلكن جميعاً عقيمات, أيتهن المتعجرفات العاهرات |
umalım da geçirdiğiniz tüm cinsel hastalıklar siz yosmaları tertemiz yapmıştır. | Open Subtitles | لنأمل أن هذه الأمراض التناسلية تجعلكن جميعاً عقيمات, أيتهن المتعجرفات العاهرات |
umalım da geçen seferki gibi alüvyonlar, eski toprağı süpürüp yerine yeni toprak getirsin. | Open Subtitles | لنأمل أن الغرين سيكون مثل آخر مرة. يمحو القديم ليصنع مكانًا للجديد. |
Sen yanılmazsın, bu sefer yanıldığını umalım. | Open Subtitles | لم يسبق لكِ أن أخطأتِ، لكن لنأمل أنّكِ أخطأتِ هذه المرّة. |
Şimdi onları teslim etmeliyiz. Bizi utandırmayacaklarını umalım. | Open Subtitles | هنا يجب ان نرسلهما لنأمل الا يلحقنا الخزى بسببهما |
umalım da öbür taraftan suyu kesmemiş olsunlar. | Open Subtitles | لنأمل ألا يكونوا قد قطعوا المياه من الخارج. |
Umarım bu neye ihtiyacımız olduğunu belirleyene kadar... - ...kalbi çalışır tutar. | Open Subtitles | لنأمل أنّ هذا سيُبقي قلبه ينبض حتى نُحدّد بالضبط ما علينا فعله. |
Onun için bir şey yapamayız. Umarım hayattadır. | Open Subtitles | لا نستطيع فعل شىء له الان، لنأمل انه على قيد الحياه |
Umarım, geçen gece, depoyu doldurmuşlardır. | Open Subtitles | لنأمل أن يكونوا عبئوا تانك البنزين من الليلة الماضية |
Umarım gerek kalmaz. Söz falan vermiyorum. | Open Subtitles | لنأمل ألا يكون هذا ضرورياً أنا لا أقدم الوعود |
Umarım kombinasyon doğrudur. | Open Subtitles | لنأمل أن نكون قد إشترينَا الأكواد الصحيحة |
İnşallah, çocuklarının doğru kararlar vereceğine güvenen bir anne olurum. | Open Subtitles | لنأمل أنني سأكون من النوع التي تثق بأطفالها لإتّخاذ القرارات السليمة |
Dua edelim de bu sene kazanalım. Gelecek sene aday olmak istemeyiz. | Open Subtitles | لنأمل الفوز هذا السنة لأننا لن نترشح السنة القادمة |
İyi, bu kesinlikle çocuğu öldüreceği için.... ...umut edelim de denemesinler. | Open Subtitles | .. حسناً , لنأمل بانهم لن يفعلوا ذلك الامر لأنه بالتأكيد سيقتل الصبي |
Hayır, bu yarışı kazansam da, kaybetsem de, kazanacağımı umuyoruz, değil mi Tink? | Open Subtitles | كلا، سَواء فُزتُ بهذا السباق أم لا لنأمل أن أفوز، صح يا تينك؟ |
Kızgın tava buraya kadar. Hadi Umalımda ateşten geçelim. | Open Subtitles | فات أوان استعمال المقلاة، لنأمل أن ننجو من إطلاق النار. |
Öyleyse silahın bu mevkide olduğunu ümit edelim. | Open Subtitles | إذا لنأمل أن هذا هو موقع السلاح |