ويكيبيديا

    "لهذا السبب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • O yüzden
        
    • bunun için
        
    • de bu yüzden
        
    • - Bu yüzden
        
    • Bu yüzden mi
        
    • Onun için
        
    • Bundan dolayı
        
    • sebebi
        
    • Demek bu yüzden
        
    • Bu yüzden bu
        
    • Bu yüzden de
        
    • bu nedenle
        
    • İşte bu yüzden
        
    • bu sebeple
        
    • nedeni bu
        
    O yüzden, onu emekliye ayırdık, ve davayı ben aldım. Open Subtitles لهذا السبب وضعناه في الإسطبل ولهذا أتولى أنا هذه القضية
    Bu posta treni hakkında her şeyi bilmek istiyorum O yüzden. Open Subtitles لهذا السبب أرغب في معرفة كل شيء يخص قطار البريد هذا
    Demek O yüzden ilaçlı hâline rağmen sokaklarda başıboş dolaşıyormuş. Open Subtitles لهذا السبب هناك آثار في نظامه تشير إلى خطبٍ ما
    bunun için son derece sağlam bir kabuğa ihtiyaçları vardır. Open Subtitles لهذا السبب تجدها في حاجة ماسة للصدفة المتبقية من البزاقة.
    Aslında ben de bu yüzden geldim. Sanırım aramızda geçenleri yanlış yorumladı. Open Subtitles في الواقع لهذا السبب انا هنا أعتقد بأن لديها الفكرة الخاطئة بشأننا
    - Bu doğru, Fuzz. Kong öyle sanıyor. - Bu yüzden onu seviyor. Open Subtitles هذا صحيح فزي هذا ماكان يعتقدة كينج كونج لهذا السبب كينج كونج يحبها
    Ailem beni çok küçükken terk etmiş. O yüzden onun hislerini anlamıyor olabilirim. Open Subtitles لقد تخلت عني عائلتي عندما كنت صغيرة ربما لهذا السبب لا أفهم شعوره
    Tae Seong'u merak etmiyor muydun? O yüzden onu çağırdım. Open Subtitles الم تكن متشوقا ً لرؤية تاي سيونغ لهذا السبب دعوته
    Hâlâ onun odası gibi. Herhâlde O yüzden yerleşemedim daha. Open Subtitles لا يزال يبدو كمكتبها، أظنّني لهذا السبب لم أفرغ متاعي
    - Ama sen de tehlikede olabilirsin. O yüzden bilmen gerek. Open Subtitles ولكن قد تكونين عرضة للخطر أيضًا، لهذا السبب عليكِ أن تعلمي
    bir iş planı yazdığımızı görene dek O yüzden ders alıyorum... Open Subtitles حتى يشاهدوا أنني كتبت خطة للعمل ، لهذا السبب أنا آخذ
    O yüzden sizlere Cal-o-metric'in yeni temsilcisini takdim etmekten mutluyum. Open Subtitles لهذا السبب يسرّني أنْ أقدّم لكم المتحدّث الجديد باسم كالوميترك.
    Ve yüksek-beşinci pozisyondaydı, O yüzden kolay girdiyse demek ki. Open Subtitles وأنها في وضع تحسد عليه لهذا السبب ذهبت به بسهولة
    O yüzden buradayız. Sen etrafı kolaçan edebilirsin. Ben burada beklerim. Open Subtitles لهذا السبب نحن هذا تستطيع الذهاب وإلقاء نظرة، وأنا سأنتظر هنا
    Üzgünüm. Konuşurken çokça tükürürüm. İnsanlar bunun için beni küçümserler. Open Subtitles آسف، انا ابصق كثيرا عندما اتحدث الناس يحتقرونني لهذا السبب
    Evet, yetişkin ayılar bunun için defalarca sağılıp sonra da öldürülüyorlar. Open Subtitles نعم ، الدب الكبير يحلب عديد المرات ثم يقتل لهذا السبب
    Dodge City'de bu yüzden çalıştım. Bu yüzden param var. Open Subtitles لهذا السبب عملت في دودج سيتي ولهذا السبب حصلت على المال
    Doğru söylüyordu. Memura rüşvet verdim. - Bu yüzden kaba kuvvet kullandı. Open Subtitles لم يُحطئ , لقد رشوت ذاك الرجل لم يأتِ بالتفتيش لهذا السبب
    Annem Bu yüzden mi sende iş kafası yok diyor? Open Subtitles هل لهذا السبب تقول أمي بأنه ليس لديك عقل للعمل؟
    Hakkımızdaki her şeyi biliyor. Onun için evimizi o ağacın yanına yaptım. Open Subtitles أنها تعلم كل شئ عننا، لهذا السبب قد بنيت المنزل قريباً منها
    Bundan dolayı çiftlik var. Böylece size acı veren şeylerden uzak kalabilirsiniz. Open Subtitles لهذا السبب المزرعة موجودة لكي تكون بعيداً عن الأشياء الحياتية التي تأذيك
    İşte okyanusların neden en verimli olması gerektiğinin sebebi bu. Demek ki okyanuslar gıdaların yapabildiğinden daha fazlasını yapabilir. TED لهذا السبب يجب على المحيطات أن تكون أكثر وفرة، لكي تستطيع أن توفر لنا أكبر قدر ممكن من الطعام.
    Demek bu yüzden, bir ayda iki kez evden kaçtı. Open Subtitles أعتقد أنه يهرب مرتين فى شهر واحد لهذا السبب
    Görüyor musun, işte Bu yüzden bu adam bir dahi! Open Subtitles ـ لقد بعت؟ أرأيتم و لهذا السبب هذا الرجل عبقري
    Bu yüzden de sizlerle oğlum hakkında konuşmak istiyorum. Üye Owens. Open Subtitles لهذا السبب أنا أودّ أن أخبركم قليلاً عن إبني، بليج أوينز.
    bu nedenle, çiftçiler dayanıklı gen taşıyan pirinç çeşitleri ekiyor. TED لهذا السبب المزارعون يزرعون أصنافا من الأرز تحمل مورثات مُقاومة.
    İşte bu yüzden Bill Gates Çin'de ileri reaktör geliştiriyor. TED لهذا السبب فإن بيل جيتس في الصين لتطوير مفاعلات متقدمة.
    bu sebeple, kendini suçlar... Sessiz bir suçlamadır bu ki bunun çözümlenmesini daha da güçtür sessiz bir kendini suçlama. TED لهذا السبب, عليه أن يلقي اللوم على نفسه. انها ملامة صامتة, والتي من الصعب جداً أن تُحل, ملامة النفس الصامتة.
    Evet, durmanın ve beni ilk öldürmeye çalıştığında çekip gitmenin nedeni bu. Open Subtitles أجل، لهذا السبب توقفت و سافرت بعد أن حاولت قتلي أول مرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد