Bu daha yapılacak çok fazla şeyin kaldığı bir şeydi. | TED | كان هذا شيئاً حيث ما زال هناك الكثير للقيام به. |
Diop bizden, daha derine inmemizi, tarihin ve yazılanların ötesine gitmemizi ve kısaca bunların günümüzde bizi hâlâ nasıl etkilediğini görmemizi istiyor. | TED | يطلب منا ديوب أن ننظر بعُمق، لنذهب خلف التاريخ وما كُتب، وبشكل أساسي، لنرى كيف أنه ما زال يؤثر علينا في الحاضر. |
Bu çalışma hâlâ ilk aşamalarında fakat vadettiği umut gerçek. | TED | ما زال العمل في مراحله المبكرة ولكن نتائجه واعدة وحقيقية. |
hala bizle ilgili, ve eğer bencilce düşünmeye devam edersek, büyük sıkıntıya gireriz. | TED | ما زال الأمر يتعلق بنا شخصيا، وإذا استمرينا بالتفكير بأنفسنا، سنكون بمشكلة كبيرة. |
Neyse, ama halen onunla bugün yaptığı akrobatik hareketle ilgili konuşmam gerekiyor. | Open Subtitles | حسنا.. أنا وهو ما زال يجب أن نتحدث حول ما فعله اليوم |
Zekanın ve karmaşıklığın açıklığa kavuşması için hala önümüzde muazzam bir yol var,burada yeryüzünde ve muhtemelen çok ötesinde. | TED | ما زال هناك شوط طويل أمام تطور الذكاء والتعقيد، هنا على الأرض وكذلك على الأرجح في أماكن أبعد بكثير |
Ayrıca göldeki setin orada... onu konuşurken gören eroinman Vernon Bundy de var. | Open Subtitles | ما زال لدينا المنافق , فيرنون بندي الذي رأوه يتحدث في جدار البحر |
Tartışma bölümünü kapandı, ateşli bölüm hala devam ediyor desek daha iyi. | Open Subtitles | لنقل أن جزء النقاش قد توقف لكن الجزء الساخن ما زال مستمر |
Şerefsiz. Bizi yakaladığını iddia edebilmen için daha çok erken! | Open Subtitles | ما زال الوقت مبكراً لكي تظن أن قد نلت منا |
Rahatınıza bakın lütfen. daha erken, ama yazın Chicago'da içkiye erken başlanır. | Open Subtitles | أرجوكم متعوا أنفسكم اعلم أن الوقت ما زال صباحاً و لكنها شيكاغو |
Kolay olmadığını biliyorum ama kişisel tecrübelerime dayanarak sana şunu söyleyebilirim ki bunu ailen hâlâ hayattayken yapman çok daha iyi. | Open Subtitles | أعلم أنه ليس بأمر سهل لكنني أستطيع إخبارك ومن خبرة شخصية من الأفضل عمل ذلك ما زال الأهل على قيد الحياة |
Floransa alevlerin parlak olduğunu ve Keşiş Savonarola'nın hâlâ daha vaaz verdiğini duyduk. | Open Subtitles | نسمع أن النار تُحرِق بسطوع في فلورنسا و الراهب سفونارولا ما زال يبشر |
Onu görmek, duymak istemiyorum, fakat hâlâ o benim bir parçam. Gerçek bu. | Open Subtitles | لا أريد رؤيته، أو سماع صوته، لكن ما زال جزءاً مني، تلك حقيقة |
Annem ve babam ve tüm bölge hâlâ onun hakkında konuşuyor. | Open Subtitles | أمي و أبي ، و الريف بالكامل ما زال يتحدث عنك |
Annem ve babam ve tüm bölge hala onun hakkında konuşuyor. | Open Subtitles | أمي و أبي ، و الريف بالكامل ما زال يتحدث عنك |
Eğer hala hayattaysa, senin gibi zeki bir kadın onu bulur. | Open Subtitles | أي يآلم سيدة مثلك يمكن أن يكتشف هو ما زال حي. |
Bir milyon dolarlık teklif halen geçerli ama davadan bugün vazgeçmelisin. | Open Subtitles | عرض المليُون دولار ما زال قائمًا، ولكن عليكِ إسقَاط الدعوى اليُوم، |
ilk fark edeceğiniz beklendiği gibi enerji toplanmasındaki düşüştür fakat şu anda video halen devam etmektedir. | TED | الاول تلاحظون ان الطاقة المستخلصة تتوقف كما هو متوقع لكن الان الفيديو ما زال يعمل |
- Restoranda servis var mı? - Mutfak kapanmak üzere. | Open Subtitles | هل المطعم ما زال يقدم خدماته المطبخ على وشك الإغلاق |
İçki içmek yavaş öldürüyor olabilir, ama yine de intihardır. | Open Subtitles | الخمر قد يكون انتحار بطئ , لكنّه ما زال إنتحار. |
Hani birinin boynunu ısırdığında o damar atmaya devam ediyor ya... | Open Subtitles | أتعلم حين تتغذّى على رقبة أحد بينما شريانه ما زال ينبض؟ |
Bu hala bir takım mı, yoksa bir avuç cani mi? | Open Subtitles | هل ما زال هناك فريق أو مجموعة سفاحين ضد بعضهم البعض؟ |