| komik birşey denersen, sokakta striptiz yaparım haberlere çıkmasını garanti ederim. | Open Subtitles | جرب أي شئ مسلي سأرقص في الشارع سأضمن سيظهر في الأخبار |
| Yiyip kaçacaksınız, çünkü bunun komik olduğunu ve kimsenin zarar göremeyeceğini düşünüyorsunuz. | Open Subtitles | انتم ستأكلون من دون الدفع لأنك تظنون انه مسلي و غير مؤذي |
| Ama o sırada yanımda çok komik bir İspanyol vardı, adı da- | Open Subtitles | إلا أنني في ذلك الوقت كنت مربوطاً ..مع شخص أسباني مسلي جداً. |
| Benim gibi bir kızın ilginç bir erkekle tanışma fırsatı olmuyor. | Open Subtitles | فتاة مثلي لم يسبق لها مقابلة رجل مسلي من قبل |
| Rach, Hadi. Düşünecek olursan.. Aslında eğlenceliydi bile. | Open Subtitles | رايتشل بربك , فكري بالأمر في الحقيقة إنه مسلي |
| Bu gördüğüm en komik şey. | Open Subtitles | حسنا.. انه شيء مسلي جدا أعرف أنه هنا في مكان ما |
| Evet, Bay St. Peters biraz komik bir adam değil mi? | Open Subtitles | أستاذ اس تي بيتيرز شخص مسلي تماما أليس كذلك؟ |
| komik bir şey kaçırmayacaksınız. Sadece burada oturup bu yetişkin gazetesini okuyacağım. | Open Subtitles | لن يفوتكم شيء مسلي سأجلس هنا واقرأ الصحيفة فحسب |
| Çok fazla şey hatırlamıyorum. Ama arkadaş canlısıydı. komik. | Open Subtitles | لا يمكنني تذكر الكثير لكنه كان ودوداً، و مسلي نوعاً ما |
| Resmimi gazetelere satman da komik değildi. | Open Subtitles | ولم يكن الامر مسلي ايضاً عندما بعت صورتي لإحدى الصحف |
| Yeterince doğal, yeterince maceraperest, yeterince komik değildir. | Open Subtitles | و لا احد تلقائي بما فيه الكافيه و لا مغامر و مسلي |
| Hadi, bu hiç komik değil. Işığı gözümden çek. | Open Subtitles | هيا , هذا ليس مسلي ابعدي هذا الضوء عن عيني |
| komik. Vazgeçen biri olduğunu hiç düşünmemiştim. #Kendini düzeltmen için istediğin kadar zaman senin. | Open Subtitles | مسلي, أنا أبدا لم أتكلم عنك هكذا يمكنك الدخول |
| Bu komik, ben küçükken size bunu hatırlıyorum. | Open Subtitles | هذا مسلي ,أتذكر أنني فعلت ذالك عند كنت صغيرة |
| İçinde ilginç şeyler, renkli kısımlar bölümler, fırlayan resimler. | Open Subtitles | يوجد به الغاز و صور ملونة و أقسام متنوعة وصور عشوائية.. مسلي جدا |
| Salty' e gittik ve kimliğim sonuçta çalıştı. Çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | لقد ذهبنا لنشرب وبطاقتي المزيفه عملت اخيرا ,لقد كان مسلي جدا |
| Ancak istiridyelerimizi aptal bir sportif eğlence gösterisiyle ikiye katladım. | Open Subtitles | على أية حال فعلت , ضاعفت رخوياتنا من خلال حدث رياضي مسلي طائش. |
| Beyler, eğlendirici göründüğünü biliyorum; | Open Subtitles | ايها السادة, انا اعلم ان الامر يبدو مسلي |
| Sen de çok komiksin. | Open Subtitles | وأنت، مسلي جداً |
| - Sizin için eğlenceli olur tabii çünkü bizi çıplak görebileceksiniz ve bu bir zevkli birşey. | Open Subtitles | بالطبع, مسلي لكم يا شباب لأنكم ستنظرون لنا وهذا أمر جيد |
| Kamp yapmak eğlencelidir, öyle değil mi? | Open Subtitles | التخييم مسلي, أليس كذلك |
| 25 yaşımızdayken, sana ateşli olduğunu söylemesi komikti. | Open Subtitles | ،في سن الخامسة والعشرين تغزله بك كان مسلي |
| Öfken beni eğlendiriyor. Benim dengim olduğuna inanıyor musun? | Open Subtitles | غضبك هذا مسلي هل تعتقدين أنك على قدم المساواة معي ؟ |
| Sonra sinemadan kovulduk. eğlenceli bir gündü aslında. | Open Subtitles | ثم أصبحنا مطرودين من صالة العرض لقد كان في الحقيقة يوم مسلي |
| çok eğlenceli olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن هذا مسلي جداً. السبب هو أنك لم تذهبي إلى ذلك المكان |