Lobiyi; II. French imparatorluğu döneminden esinlenerek Fransız tarzı bir müzik salonuna dönüştürmek istiyoruz. | Open Subtitles | ستشبه الردهة صالة موسيقا مع إيحاء كبير من تصاميم عهد الإمبراطورية الفرنسية الثانية |
O gösterilerdeki müzik hip-hop veya rock değil... önemli bir kültürel olay da değil. | Open Subtitles | نوع الموسيقى التي يعرضونها ليست من الهيب هوب أو موسيقا الروك أو أي شيء له علاقة بالثقافة |
Böylesine hoş bir müzik, kanınızın kaynadığını gösteriyor. | Open Subtitles | يالها من موسيقا رائعة تظهر دمائك لتكون ناراً |
Yüksek müzik sesi vardı, sarhoştum ve herkes beni bekliyordu. | Open Subtitles | موسيقا صاخبة، وأنا سكران جدًّا، والجميع ينتظرني |
Çaykovski’nin coşkulu müziği uyum içinde başlar ve hatta sabırsızlığını göstermek için bazı müzikal ifadeleri kısaltır. | TED | تبدأ موسيقا تشايكوفسكي الحماسيّة بشكل متقطع، وتختصر بعض العبارات الموسيقية لتجسد عدم صبرها. |
Benim için eğer dans edemiyorsan o müzik değildir. | Open Subtitles | بالنسبة لي , انها , ليست موسيقا اذا كنت لا تستطيع الرقص عليها |
Bölgesel performanslarda, ağızlarıyla müzik yaparak bir gün kupayı alma hayali kuran gençler Lincoln Center'a doğru uzun bir yola adım atıyor. | Open Subtitles | المنافسات الأقليمية بدأت طريقها الطويل لمركز لنكولن حيث كل هؤلاء الشباب يأملون أن يفوزو بالكأس بعمل موسيقا من أفواههم |
Klasik rock. 1979'lardan sonrasına gitmiyoruz müzik ondan sonra güzel olmayı bıraktığı için. | Open Subtitles | موسيقا الروك الكلاسيكية لم نتجاوز عام 1979 |
Tuşlara bastığım zaman müzik sesi çıkıyor. | Open Subtitles | حسنٌ.. موسيقا عندما أضغط على المفاتيح الصحيحة |
(müzik) (Alkış) Güney Afrika'da müzik yapmakla ilgili inanılmaz derecede etkileyici olan şey çok özgür olması. | TED | "موسيقا" "تصفيق" سبب اخر يجعلني أرى سحرا مطلقا في عالم تأليف الموسيقا في جنوب افريقيا هي أنها منطلقة وحرة بشكل كبير |
(müzik) Aman Allahım, şimdi kesinlikle sesli ve anlaşılırdı. | TED | "موسيقا" يا الهي ، ها هي كانت هناك بصوت عال وواضح، وبالتأكيد |
(müzik) Bir kere daha. Hissederek söyler misiniz bayanlar ve baylar | TED | "موسيقا" مرة أخرى باحساس , سيداتي سادتي |
Marketteyiz, müzik ve her şey var. | Open Subtitles | نحنُ في سوبرماركت به موسيقا و كل شيء. |
Biliyorum, müzik kutusu değil ama-- | Open Subtitles | حسنا,اعني,اعرف انها ليست صندوق موسيقا لكن... |
Buradan yüksek sesli müzik geldiğine dair şikayet aldık. | Open Subtitles | جاءتنا شكوي من موسيقا عالية هنا |
Şarabım var, biraz peynir, müzik filan. | Open Subtitles | لدي النبيذ ، وبعض أنواع الجبنة ، موسيقا ... أي شيء |
İç hadi, müzik falan çalmıyor ya şu an. | Open Subtitles | بربّكِ، أتسمعين أيّ موسيقا تعزف؟ |
Kuzey Carolina'nın en iyi folk müzik kanalı. | Open Subtitles | في شمال كارولينا توجد افضل محطة موسيقا |
(Video) (müzik) Benim adım Nicholas McCarthy | TED | (فيديو ) (موسيقا) نيكولاس :اسمي نيكولاس ماكارثي |
Neden koydun bu hüzünlü müziği? | Open Subtitles | لماذا قمت بتشغيل موسيقا حزينة؟ |
Leydi Port-Huntley'nin Dünyanın En Hüzünlü müziği Yarışması. | Open Subtitles | "مباراة السيدة "بورت هانتلي لأحزن موسيقا في العالم |