ويكيبيديا

    "نخبر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • söylemeliyiz
        
    • a
        
    • söylememiz
        
    • haber
        
    • söylemek
        
    • söylemeyiz
        
    • söyleyelim
        
    • söylemeyeceğiz
        
    • anlatmalıyız
        
    • söylemedik
        
    • söyleyeceğiz
        
    • söylemiyoruz
        
    • söyleriz
        
    • söylemeyelim
        
    • anlatırız
        
    O zaman hemen Young'a Oh Soonun kasaya dokunduğunu söylemeliyiz. Open Subtitles إذن يجب أن نخبر يونغي أن أخاها قد يأخذ مكانتها
    Bence birbirimize her şeyi söylememiz önemli. Değil mi? Open Subtitles أتعلم، أعتقد أن من المهم أن نخبر بعضنا البعض كل شيء أريد أن أخبرك شياء عني
    Sence babama geldiğimizi haber vermeli miyiz? Open Subtitles هل تظنين أنه كان يتعين علينا أن نخبر والدنا بقدومنا؟
    Aramızda kalacak tamam mı? Kimseye söylemek yok. Dışarı çıkmayacak. Open Subtitles والآن، نحتفظُ به لأنفسنا، ولا نخبر أحداً، ونبقى معاً، إتفقنا؟
    Tabii. Yerini hiç kimseye söylemeyiz. Open Subtitles طبعاً فنحن لن نخبر أحد عن هذا المكان أبداً
    Davies'e geleceğinizi söyleyelim mi Yargıç? Evet. Open Subtitles هل نخبر ديفيز أنك قادم ، يا سيادة القاضي؟
    Kesinlikle doğru. Ve biz hiç kimseye onların nereye gittiklerini söylemeyeceğiz. Open Subtitles بالضبط ، و نحن بدورنا لن نخبر أحداً إلى أين ذهبا
    Bak, bence Teyla'ya burada neler olduğunu anlatmalıyız. Open Subtitles ليس قريبا بما يكفى أعتقد أننا يجب أن نخبر تايلا بما يحدث هنا
    Ofis ilişkisi yasak olduğundan, kimseye söylemedik ama oldu işte. Open Subtitles لم نخبر أحد بذلك لأنه هناك قاعدة غبية في مكتبنا ضد العلاقات بين الزملاء ولكنها تحدث
    Müşterilerinin isimlerini söylersen savcılara yardım ettiğini söyleyeceğiz. En azından bir şeydir. Open Subtitles لو قدمت لنا أسماء عملاءك، سوف نخبر محامو الولايات المتحدة أنك تعاونت.
    Herkese söylemeliyiz. Onlara ne kadar iyi olduğunu hatırlatmalıyız. Open Subtitles يجب أن نذكر الجميع يجب ان نخبر الجميع عن مدى جودة ذلك
    Çocuklarımıza insanların görünüşleri yüzünden daha iyi olacaklarını söylemeliyiz. Open Subtitles لا أن نخبر أولادنا أنهم ليسوا جيدون بسبب طريقة نظرة الآخرين لهم
    Spartalılar'a haber vermeliyiz. Persliler onu bulursa adamlarımız köşeye sıkıştırılır. Open Subtitles يجب ان نخبر الاسبرطيين بهذا,لو وجد الفرس هذا المكان سيحاصرون رجالنا
    O çocuğun olması gerektiğine dair bir yer uydurduk yalnızca Leon'a söyledik.. Open Subtitles لقد هيئنا مكان والذي من المفترض أن يتواجد فيه الصبي ولم نخبر إلا ليون
    Birbirimize her şeyi söylememiz gerektiğini falan. Open Subtitles اعتقد اننا من المفروض ان نخبر بعضنا بكل شى
    Bence herkese aynı anda söylememiz gerçekten çok önemli çünkü biri diğerinden daha önemsiz olduğunu düşünebilir. Open Subtitles أظن من المهم أن نخبر الجميع في وقت واحد كل لا يحس أحد بقلة أهميته عن غيره
    Çocuklardan asla yanlış yapmamalarını istemek, bunu söylemek mutlak bir yanlıştır. TED انه الطريق الاسوء للتعليم اي ان نخبر الطلاب . انه لا يجب ان يخطئوا .. بحكم منظور الاجابة الاحادية
    Biz insanlara ne itiraf edeceklerini söylemeyiz. Open Subtitles إننا لا نخبر الناس بما يعترفون إننا نعرف كل شيء عنك
    Şimdi, bunu Komiser Craddock'dan başka kimseye söylemeyeceğiz, ona da hemen söyleyelim. Open Subtitles يجب ان نخبر المفتش كرادوك بهذا, وليس احد غيره وكلما اسرعنا, كان افضل
    Diğerlerine anlatmalıyız. - O'nu bırakamayız. Open Subtitles ـ يجب أن نخبر الباقين ـ لا يمكن أن ندعه هنا
    Daha çok erken ama. Kimseye de söylemedik. Open Subtitles حسناً، إنه مبكر جداً نحن في الواقع لا نخبر أي شخص
    Müşterilerinin isimlerini söylersen savcılara yardım ettiğini söyleyeceğiz. En azından bir şeydir. Open Subtitles لو قدمت لنا أسماء عملاءك، سوف نخبر محامو الولايات المتحدة أنك تعاونت.
    Neden çocuğa, babasının son ana kadar... çok cesur bir asker olduğunu söylemiyoruz? Open Subtitles لم لا نخبر الصبي أن أباه كان جنديا شجاعا جدا حتى النهاية
    Bazen kendimize iş yaşantımızla aile yaşantımızın birbirini etkilemeyeceğini söyleriz. Open Subtitles أحيانا نخبر أنفسنا بأن العمل لن يتصادم مع حياتنا العائلية
    Esas olay bugün harika vakit geçirmemiz, ve bunu sürekli kılmak için... küçük bahisimiz hakkında annene birşey söylemeyelim, tamam mı? Open Subtitles المهم أننا قضينا وقتاً ممتعاً اليوم. حتى لا ينتهي المرح، دعينا لا نخبر أمك برهاننا الصغير، اتفقنا؟
    Kendimize, başka insanların hayatları hakkında bir hikâye anlatırız ve bu hikâyeler bize berbat hissettirir. Çünkü kötü hissettirme amacıyla yapılmışlardır. TED نخبر أنفسنا قصة حول حيوات الأشخاص الآخرين، و تلك القصص هي ما يشعرنا بالسوء لأنّ ذلك هو الهدف من وجودها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد