ويكيبيديا

    "نسمح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izin
        
    • müsaade
        
    • biz
        
    • göz
        
    • yasak
        
    • müsade
        
    • bırakalım
        
    • bırakamayız
        
    • bizi
        
    • engel
        
    • alamayız
        
    Ona şunu söylemek istedim ki size de bunu söylemek istiyorum, hastalıkların bizi hayallerimizden uzaklaştırmasına izin vermekten vaz geçmeliyiz. TED وارغب بأن اقول لها .. وأرغب بأن اقول لكم علينا أن لا نسمح للأمراض .. بأن تقوضنا عن تحقيق أحلامنا
    bizi korkutmasına izin vermemeliyiz. Yoksa onun istediğini yapmış oluruz. Open Subtitles يجب ألا نسمح له بإخافتنا حتى لا نحقق ما يريده
    Saldırılarının başarılı olmasına izin verip önderlerini ön saflara çekeceğiz. Open Subtitles سنجتذب قائدهم إلى المقدمة بأن نسمح لهجومهم أن ينجح. ‏
    Buna rağmen yaşanan talihsiz olayların bizi geri götürmesine müsaade etmeyeceğiz. Open Subtitles نحن لن نسمح مع ذلك لمصيبة كتلك أن تدفع بنا للخلف
    Burası saygıdeğer bir işletmedir. Burada kötü işlere izin vermeyiz. Open Subtitles تلك مؤسسه محترمه ونحن لن نسمح بأى اعمال هزليه هنا
    Sen bizim ürünümüzsün ve kendi ürünlerimizin bize karşı çıkmalarına izin vermezdik. Open Subtitles أنت مُنتجنا, ونحن لا نسمح بمنتجاتنا أن تتحول ضدنا أليس كذلك ؟
    Elbette, siyasi olarak şüpheli birinin... beyin ameliyatı yapmasına... izin veremeyiz. Open Subtitles ولن نسمح بالطبع لرجل مشبوه سياسيا أن يجري عمليات على المخ
    Üzgünüm bayım, serserilerin bu gece spor salonunda uyumasına izin vermiyoruz. Ama ıvır zıvır şeyleri arka kapıya koyacağız. Open Subtitles آسف سيدي ، لن نسمح للمتشردين بالنوم في غرفة الرياضة الليلة لكن سنضع بعض الوجبات المنزلية في الباب الخلفي
    ve asla ve asla,zamanı harcamamıza izin verip... günaha girmeyiz Open Subtitles ولن نسمح لانفسنا بذلك لانه سوف نخسر اذا اضعنا الوقت
    Doğru anladıysam, beyefendi; yalan söylemek, yalan söylenmesine izin vermekten daha iyidir. Open Subtitles فهمتك يا سيدي من الأفضل أن تكذب على أن نسمح بإنتشار الأكاذيب
    Irina Derevko'nun Arvin Sloane'la bağlantı kurmasına izin mi verelim? Open Subtitles تقترح ذلك نسمح لإرينا دريفكو للقيام بالإتصال مع آرفين سلون؟
    Kararını vermiş ve onun için en iyisinin ne olduğunu bilmesine izin vermeliyiz. Open Subtitles لقد أتخذ قراره وأظن أن علينا أن نسمح له بأن يُميز الأفضل له
    Veri akışının içinde paket sınırlamalarını yeniden senkronize ettirmesine izin verdirmeliyiz. Open Subtitles يجب أن نسمح بإعادة التزامن في حدود الحزمة ضمن مسار البيانات
    Emri verirsen, geri çekilip pılınızı pırtınızı toplamanıza izin vereceğiz. Open Subtitles لو فعلت هذا فسوف نسمح لك بأخذ أمتعتك وأنت راحل
    Besinlerin dokulara girmesine izin vermek için toksiklerden kurtulmak zorundayız. Open Subtitles علينا أن نُخرج السموم حتى نسمح للمغذّيات بالوصول إلى اﻷنسجة.
    Burada kalıp revirde çalışabilirsin çünkü insanların etrafta boş boş dolanmasına izin vermeyiz. Open Subtitles حسنا،يمكنك البقاء و العمل في المشفى لأننا لا نسمح للناس بالتسكع و كفى
    Tek başlarına bir yolculuğa çıkmalarına izin vermemizi öneriyorsunuz yani. Open Subtitles أنت توصى بأن نسمح لهم بالخروج فى رحلة موجهة ذاتياً
    Bunu kimsenin elimizden almasına müsaade etmemeliyiz. TED يجب أن لا نسمح لأحد أن يأخذنا بعيدًا عن هذا..
    Başarısız olma ihtimali oldukça yüksek, ama biz gerçekleştirmeye çalışmazsak hiçbir şekilde gerçekleşmeyecek. TED ان فرص الفشل كبيرة جداً ولكنها لن تحصل ان لم نسمح لها بالحصول
    Derecelendirme kuruluşlarının işlerinde şeffaflığa dikkat etmemelerine göz yumuyoruz. Ancak bu durumu değiştirmeliyiz. TED نحن نسمح لوكالات التصنيف أن تكون غير شفافة في عملها، و نحن بحاجة إلى تغيير هذا.
    Bayım, burada hız yapmak yasak Open Subtitles سيدي ، نحن لا نسمح بمثل هذا التجاوز للسرعة هنا
    Yani diyorum ki, insanların zarar görebilecekleri pek çok şeyi yapmalarına müsade ediyoruz. Open Subtitles ما أعنيه، أننا نسمح للناس أن يفعلوا الكثير من الأشياء التي من الممكن أن تؤذيهم
    Eğer bana soracak olursan, bırakalım da o çocukla evlensin. Open Subtitles اذا سألتني، يجب أن نسمح لها بالزواج من هذا الرجل
    Bu hain saldırıyı cezasız bırakamayız. Open Subtitles لا يمككنا ان نسمح ان يمر هذا الهجوم الغادر دون عقاب
    Başsavcılığın, mahkûmların mücadeleyi sürdürmesi sorununa onları yok etmekten başka bir çözüm bulamaması yüzünden savaşçılarımızın Batı Alman hapishanelerinde ...katledilmelerine engel olacağız." Open Subtitles ولن نسمح بأن يُقتل رفاقنا سنثبت للسلطات ذلك عندما يكمل السجناء النضال
    Kaçıp da bir şekilde Rahl tarafından tekrar yakalanmasını göze alamayız. Open Subtitles لا يمكننا أنّ نمضي و نسمح لهم بإستعادة رال مُجدداً.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد