Şu 4 dolarımı al ve bulabildiğin en güzel likörü gönder ona. | Open Subtitles | خذ الأربعة دولارات خاصتي وأرسل إليه أفضل ما لديك من مشروبات كحولية |
İbadetim hep aynıdır. "Lütfen, Tanrı'm, lütfen. Kalbimi aç, bana bir işaret gönder." | Open Subtitles | أن الصلاة هى نفسها كل يوم من فضلك يالله أفتح قلبى وأرسل علامة |
O yüzden çok çalıştı ve okul masrafların için para gönderdi. | Open Subtitles | لذا عمل والدك بجهد كبير وأرسل لي مصاريف دراستك |
Bu adam annemi kalbinden bıçaklayıp babamı hapse gönderdi. | Open Subtitles | هذا الرجل طعن والدتي في قلبها، وأرسل والدي إلى السّجن |
- Çiçek kovalamayi birak. - Bana kan örnegi yolla. | Open Subtitles | توقف عن البحث عن الزهرة وأرسل لي عينة من الدم |
Bugün keyfi çok yerindeydi ve adamlarınıza büyük hediyeler yolladı. | Open Subtitles | كان فى بهجة فوق العادة وأرسل هدايا ثمينة إلى خدمك |
Kimliği ve kaldığı yer gizliliğini yitirmiş ve icabına bakması için birileri Memphis'e profesyonel bir kiralık katil göndermiş. | Open Subtitles | هويته وموضعه تعرضت للخطر وأرسل محترف إلى ممفيس ليقتله |
Paradaki tuzağı kaldırıp biraz yollarım. | Open Subtitles | أقصِد، سوف أفك جهاز صبغ المال وأرسل لك البعض منه |
Matt, konukseverliğini takınıp Rajesh'e bir şeyler gönder. Aşağıda aklını kaçıracak. | Open Subtitles | كن مضيافاً يا مات، وأرسل شيئاً إلى راجيش، قبل أن يُجن بالأسفل |
Baskıyı durdur! Karıma çiçek gönder! Bana da bir ağrı kesici getir! | Open Subtitles | أوقف المطابع، وأرسل لزوجتي زهوراً وأحضر لي قرصاً مسكناً |
O zaman bağışları topla ve hemen bana 1 milyarımı gönder. | Open Subtitles | إذاً إجمع التبرعات وأرسل إلي بليون بسرعة |
Ayna kutusunu kullanıp ikisini de gönder. | Open Subtitles | استخدم الصندوق العاكس وأرسل كليهما بعيداً |
İçişleri kendimizi saldırıya karşı korumamız için teçhizat gönderdi. | Open Subtitles | وأرسل لنا الأمن القومي جميع أنواع المعدات لحماية أنفسنا من الاعتداءات |
"o" en iyi defansımızı geçip bir vücut birleştirdi, ve bir hayalet-hattı olan bir program gönderdi. | Open Subtitles | اخترق من خلال أفضل دفاعاتنا، ووضع أجزاء الجسد معًا، وأرسل برنامج مع خطّ الشبح بداخله. |
Tutsaklara serbest bırakılacaklarını körlere gözlerinin açılacağını duyurmam ezilenleri özgürlüğe kavuşturmam için beni gönderdi ." | Open Subtitles | ارسلني لأنادي المأسورين بالاطلاق واشفي العمي وأرسل المنسحق للحرية |
Çiçek peşinde koşmayı bırak. Bana bir kan örneği yolla. | Open Subtitles | توقف عن البحث عن الزهرة وأرسل لي عينة من الدم |
Geçen hafta birisi telefonumu çaldı ve dişçime erotik mesajlar yolladı. | Open Subtitles | الأسبوع الماضي أحدهم سرق جهازي الخلوي وأرسل رسالة إغراء لطبيب أسناني |
Oğlun, Lord Strange , olayı gözlemiş ve bir uyarı göndermiş. | Open Subtitles | ولدكَ، اللورد سترينج أكتشف الأمر وأرسل تحذيراً |
Roket atarları, "Boğaz" 'ı hedef alacak şekilde çevirin ve havaya da biraz gökyüzü çiçeği gönderin. | Open Subtitles | وجه الهاونات ألى العنق وأرسل بعض من زهور السماء |
Elimi kaldırıp bir çocuğu ölüme göndermek benim için pek kolay değil. | Open Subtitles | ليس من السهل أن أرفع يدي وأرسل ولداً للموت بدون الحديث عنه أولاً. |
Birisi Johnson'ın telefonunu çalmış. Küçük bir penisi olduğuna dair herkese mesaj atmış. | Open Subtitles | أحدهم سرق هاتفه وأرسل عدة رسائل فحواها أنه يعاني من مرض صِغَر القضيب. |
Sokaktan bir tane kaçırıp bileğine kırmızı kurdele bağlamış ve Baltimore Sun'a fotoğrafını yollamış. | Open Subtitles | اختطف أحدهم هذا الصّباح ربط شريطا حول معصمه وأرسل الصور (لصحيفة الـ(صن |
14 yıl önce politik bir mücadeleye karışmıştı ve Jungwon'a gönderildi. | Open Subtitles | إشترك في بعض النزاع السياسي قبل 14 سنة وأرسل إلى جونغوان |
Otopsiyi bitirdikten sonra, cesedi yakacağım ve ona bir rapor göndereceğim. | Open Subtitles | بعد أن انتهي من عملية التشريح سأحرق الجسم وأرسل له التقرير. |