"يالها" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Çok
• Ne güzel
• bak
• Harika
• Tam
• - Ne
• Ne hoş
• Tanrım
• bu ne
• büyük
• ne kadar

Vay be, Lost'un Çok güzel bir bölümüydü, değil mi arkadaşlar?
يالها من حلقة رائعة من مسلسل لوست أليس كذلك يا رفاق؟

Birbirimizi tanımamız için Ne güzel bir yol oldu bu. Harika bir fikir.
يالها من طريقة رائعة للتعرف على بعضنا البعض يا لها من فكرة رائعة

Ah bak işte bu Çok güzel.
يالها من مزحة أتقصدين إلقاء المسئولية عليّ ؟

Ne Harika bir pastı o öyle. Haksız mıyım ?
يالها من تمريرة بلا نظر رائعة هل أنا محق ؟

- Ne korkunç bir kadın. - O Tam bir şeytan. En başından beri biliyordum.
يالها من امرأة سيئة اٍنها شريرة ، اٍننى أعرفها منذ زمن

Ve yakında hepsi irade. Şşş. Doktor, Ne hoş bir sürpriz.
وعما قريب جميعهم سيفعلون ايها الطبيب , يالها من مفاجأة سارة

Çok şaşırdım, bayan. Benimle geliyorsun. Kaçmaya çalışırsan meme uçlarını keserim.
يالها من مفاجئة يا سيدتي ستقومين بإمتاعي، وإذا توقفتي سأقطع حلماتك

Ne muhteşem bir fikir, Bay Churchill, Çok muazzam bir şey.
يالها من فكرة رائعة سيد تشرشل ياله من شيء راىع جدا

Çünkü senin kamyonetine göz atıyordum ve araban Çok şekildi.
لكني تفقدت سيارتك ذات الدفع الرباعي يالها من سيارة مُعدلة

bu ne sürpriz ve rutin ziyaretçilerimle Ne güzel bir tezat.
يالها من مفاجأه وتناقض جميل لزوارى المعتادين.

Ne güzel bir popo. Alphonse?
يالها من مؤخرة صغيرة وجميلة اللتي لديه هذا الطفل

Ne güzel sürpriz. Mujaba Kulübüne hoş geldin.
يالها من مفاجأه غير متوقعه مرحباً بكِ فى نادي موجابا

Şans, doğanın ne muhteşem bir gücüdür. Nefis. bak Nelson, sana bir şey sorabilir miyim?
يالها من قوة طبيّعيه نيلسون, هل يمكنني أن أسالك شيئا ؟

Shawn, tesadüfe bak ki Tam da gazetede heceleme yarışmasıyla ilgili bir haber okuyordum.
أه شون , يالها من صدفة لقد كنت أقراء الجريدة مقالة صغيرة , تبدو مألوفة جداً عن برنامج التهجئة

Tesadüfe bak ki, ben de dinlemekten bıktım.
يالها من مصادفة لقد سئمت من سماع نفس الشكوى

''Okula gitmek için ne kadar Harika bir yol'' diye düşündüm.
قلت في نفسي, يالها من وسيلة رائعة للوصول الى المدرسة.

Cenaze suratlı uşağını peşime takmışsın. Tam sana göre bir davranış.
أرى أنّكَ جعلتَ خادمكَ ذلك يتّبعني، يالها من بادرة نموذجيّة.

- Ne adi bir numara. - Gitti Noel çorapları.
يالها من خدعة حقيرة سنتغيب عن حفل رأس السنة

Ne hoş bir sürpriz. Sana bir içki vereyim.
يالها من مفاجأه لطيفه دعنى أنتقى لك مشروبا

Ne gece ama! Ne gece ama! - Aman Tanrım.
يالها من ليلة،يالها من ليلة يا إلهي، يا إلهي

bu ne sevinç! Çocuğumuzun öldürülmesinde bu ne sevinç
يالها من فرحة، فرحة عارمة بعد مقتل أطفالنا.

the Bettelheim'ler için bulunmaz şans kutlamadaki bütün şu Yahudiler için Çok büyük bir şans...
يالها من سعادة لأجل بيتلهايم لأجل جميع إحتفالات اليهود

ne kadar güzel bir gerdanlık takıyorsun bu gece Rose.
يالها من ملابس حمراءداخلية رائعة التى ترتدينها اليلة ، روز