Dindar insanların bir kısmı bunu bilmiyor ama bir kısmı haberdar. | Open Subtitles | بعض المتدينين لا يعرف ما يكفي عن التطور. لكن بعضهم يعرف. |
O ne dediğini bilmiyor. Adam mısır gevreğini çatalla yiyor. | Open Subtitles | أنه لا يعرف ما يقوله أنه يأكل الحبوب المقرمشة بالشوكه |
Yaptığım işin gerçeğini bilen bir tek kişi daha var. | Open Subtitles | فقط شخص واحد يعرف ما افعله. |
Saat farkı sersemliği ve hormonsuzlukla beraber böyle bir durumdayken kim bilir neler yapabilirim. | Open Subtitles | مع تعب الطائرة و لا هرمونات من يعرف ما سأفعله |
Bay Dixon'ın neyi beklediğini bildiğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن ان السيد ديكسون كان يعرف ما يتوقعه |
Sorun yok. Eminim ne yaptığının farkında değildi. | Open Subtitles | مو مشكلة ، انا متأكد أنه لا يعرف ما الذي يفعله |
Şimdi, bu adam elemanlarını biliyor mu, yoksa biliyor mu, ha? | Open Subtitles | والآن، أهذاالرجليعرفمايفعله , أم هذا الرجل يعرف ما يفعله ، هه؟ |
En ön safhada. Bu adamların ne yapabileceğini iyi biliyor. | Open Subtitles | إنه على حق يعرف ما يمكن أن يفعله هؤلاء الرجال |
Dişlerinin şu andaki durumuyla ilgili, demek istediğim çok acı çekti, buraya gelmeden önce bile, bu yüzden acının ne olduğunu bilir. | Open Subtitles | وضع اسنانه الحالي مثل ما انت عارف, انه عانى من الالم قبل قدومه إلى هنا فهو يعرف ما هو الشعور بالالم |
Kellog ne dediğini bilmiyor, ne işimle ne de Emily ile ilgili. | Open Subtitles | كيلوغ لا يعرف ما الذي يتحدث عنه بخصوص عملي أو بشأن إيميلي |
O orada ne olacağını bilmiyor, kız da kendi konuşmasını bilmiyor, | Open Subtitles | إنه لا يعرف ما يحدث هناك وهى لا تعلم أنه مخطط |
Açıklayıcı olması açısından, Morland İnterpol'de hiç kimse yaptığım şeyi bilmiyor. | Open Subtitles | فقط لأكون واضحاً لا أحد هنا في الإنتربول يعرف ما فعلت |
Herkes problemi biliyor. Ama kimse çözümlerin ne olduğunu bilmiyor. | TED | الكل يعرف المشكلة. لا أحد يعرف ما هي الحلول |
Yaptığım işin gerçeğini bilen bir tek kişi daha var. | Open Subtitles | فقط شخص واحد يعرف ما افعله. |
Yaptığım işin gerçeğini bilen bir tek kişi daha var. | Open Subtitles | فقط شخص واحد يعرف ما افعله. |
Yaptığım işin gerçeğini bilen bir tek kişi daha var. | Open Subtitles | فقط شخص واحد يعرف ما افعله. |
Başına kim bilir neler geldi? | Open Subtitles | ونحن نحتاج ان نجد "زيد". من يعرف ما يجري إليه؟ |
Kim bilir neler yapıyordunuz... | Open Subtitles | من يعرف ما كنتِ تفعلينه؟ |
- Seni yenmek için hiç şansım olmayabilir ama dünyanın senin neyi temsil ettiğini ve aslında ne olduğunu öğrenmesini sağlayabilirim. | Open Subtitles | ربما لا أملك أدنى فرصة للإنتصار عليك لكني بالتأكيد أستطيع أن أجعل العالم يعرف ما تمثّله |
Ama iyi tarafından bak, en azından burada biri neler olup bittiğinin farkında. | Open Subtitles | ولكن انظر للجانب المشرق، أقلّها ثمّة هنا من يعرف ما يفعل |
İçinizden biri acaba, sevdiği kadının gözünde, iki numara olmayı biliyor mu? | Open Subtitles | لا أحد منكم يعرف ما يعنيه أن تكون دائما رقم اثنين في عيني المرأة التي تحب؟ |
En ön safhada. Bu adamların ne yapabileceğini iyi biliyor. | Open Subtitles | إنه على حق يعرف ما يمكن أن يفعله هؤلاء الرجال |
Bir erkek, içinde neler olduğunu bilir. | Open Subtitles | رجل يعرف ما الذي يجري .في داخله |
Karşımdaki ise bunun ne olduğunu bilen bir topluluk, o yüzden, sadece 60-saniyelik bir özet yapacağım. | TED | ها هو تجمهر يعرف ما هي الإستدامة، ولهذا سأقوم خلال 60 ثانية بإعطائكم شرحا على هوامش , حسنا ؟ |
Ona göre, üç köşeli yarış yelkeninin ne olduğunu bilen herkes aziz olmalıydı. | Open Subtitles | كان يعتقد أن أى شخص يعرف ما هو الشٌراع فلابد أن يكون قديساً |