Ne kadar hızlı para toplarsak toplayalım arayı kapatamayız. | Open Subtitles | مهما عَجلنا في جمع الأموال، لا يمكننا غلق الفجوة. |
arayı azaltmamız gerek. | Open Subtitles | لما لانقـوم بإغلاق هذه الفجوة ؟ |
Ama arayı kapatana kadar bekle. | Open Subtitles | لكن سننتظر حتى نُغلق الفجوة |
Frank Sinatra'yı tuttuklarında, arayı kapatacaklarını biliyordum. | Open Subtitles | (عندما حصلوا على (فرانك سيناترا أدركت أنهم سيسدون الفجوة |
arayı kapamaya çalışıyorsam mazur görün. | Open Subtitles | .لذا سامحني إذا كنت أحاول أن أتابع ما فاتني |
5. Ekip, arayı çok açmayın! | Open Subtitles | القوة 5 اغلق الفجوة |
Bay Jack Porter, millet halkın sesi, sebebin sesi ve arayı dört puana kadar kapatmama yardım eden adam. | Open Subtitles | أقدم لكم السيد (جاك بورتر). صوت الجماهير، صوت العقل، والرجل الذي ساعدني لتقليل الفجوة لأربع نقاط. |
Sadece arayı kapatmak için yeterli değil. | Open Subtitles | إنها لا تكفي فقط لسد الفجوة |
Halibut arayı kapatmayı deniyor. | Open Subtitles | وهاليبوت" يحاول سد الفجوة" |
Keeler arayı kapatıyor. | Open Subtitles | لأن (كيلر) يقلّص الفجوة |