ويكيبيديا

    "fiziksel" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الجسدية
        
    • الجسدي
        
    • جسدي
        
    • جسدية
        
    • جسدياً
        
    • المادي
        
    • المادية
        
    • جسديا
        
    • البدنية
        
    • الفيزيائية
        
    • الطبيعي
        
    • الطبيعية
        
    • الفيزيائي
        
    • طبيعي
        
    • جسديًا
        
    ve insanları spektrumlar dolusu fiziksel ve ruhsal hastalıklara yatkınlaştırdığını. TED وتجعل الأشخاص عرضة إلى سلاسل كاملة من الأمراض الجسدية والعقلية.
    Sevdiklerinize ulaşmaya çalışmayın ve saldırganlarla her tür fiziksel temastan kaçının. Open Subtitles لا محاولةَ لوُصُول الأحباءِ' وتفادوا كُلّ الإتصال الجسدي' ' .مَع المُهاجمين
    Ama asıl korkutucu şey okyanus ile ilgili fiziksel ve kimyasal şeylerdir. TED هناك حقا اشياء مخيفة بالرغم من ذلك جسدي وكيميائي الصور داخل المحيط
    Bu da durumunun fiziksel değil de psikolojik olduğunu düşündürüyor. Open Subtitles كان هذا يكفي لاحتمال أن حالته كانت نفسية لا جسدية
    Şimdi konuşup birbirimizi anlamaya çalışıyoruz. Sadece konuşuyoruz, fiziksel yakınlık yok. Open Subtitles نحن نتحدث و نحاول أن نحل المشاكل فقط شفهياً لا جسدياً
    Performans, sanatçının belli bir zamanda, seyirci önündeki bir yerde yaptığı zihinsel ve fiziksel kurgudur ve sonra enerji diyaloğu gerçekleşir. TED العرض هو البناء المادي والعقلي الذي يقوم به المُؤدي في وقت معين في مكان ما أمام جمهور ثم يتولّد حوار ساخن.
    Aynı zamanda tersini de soruyor: Çevrim içi dünyada davranışların nasıl yapılandırılacağı hakkında doğru fiziksel alanlardan ne öğrenebiliriz? TED ويسأل السؤال العكسي: ما الذي يمكن أن نتعلمه من الفضاءات المادية الجيدة حول كيفية بناء السلوك في عالم الإنترنت؟
    fiziksel olarak iyi, ama yakın zamanda bir doğum günü hediyesi beklemiyorum. Open Subtitles جسديا بخير .لاكن لا أتوقع هديه عيد الميلاد في أي وقت قريب
    Bu teste yüzme, koşma, nişancılık ve sayısız fiziksel egzersiz dahildi. TED تضمنت سباحة وسباقات العدو الموقوتة والرماية والعديد من أنشطة اللياقة البدنية.
    En çok incelenen tecrübelerinden ikisi, fiziksel engelleri ve evliliğiydi. TED إن اثنين من أكثر تجاربها استكشافاً هما إعاقتها الجسدية وزواجها.
    Otopsi bulgularına göre bunun nedeni fiziksel travmaların beslenme yetersizliğiyle artması şeklinde. Open Subtitles وجد من خلال التشريح أن بتأثير تراكم عدد من الإصابات والتورمات الجسدية
    fiziksel hareketsizlik ama zihinsel farkındalık. Şüpheli mutlak kontrol istiyor. Open Subtitles الجمود الجسدي إنما الوعي الذهني أراد المجرم السيطرة التامة عليهما
    İstasyondaki herkesin, vardiyanın sonuna kadar fiziksel sınavlara girmesi gerekiyor. Open Subtitles كل عضو بالمركز مطالب بإجتياز الإختبار الجسدي مع نهاية النوبه
    Bu yüzden erkekler için mücadele nadir de olsa fiziksel şiddete dönüşür. Open Subtitles لذا التنافس من أجل التزواج يؤدي في أغلب الأحيان إلى عنف جسدي.
    fiziksel acı çekmiyorsun, biz erkekler sadece fiziksel acıyı anlayabiliyoruz. Open Subtitles لست تحت أيّ ألم جسدي الألم الوحيد الذي يفهمه الرجال
    Kızgınlık hakkında komik olan ise bazen onu fiziksel yolla ifade etmem. Open Subtitles والأشياء المضحكة حول الغضب أني في بعض الأحيان أعبر عنه بطريقة جسدية
    Önemli olan kendine güveni arttırmak ve fiziksel ilişki için acele etmemek. Open Subtitles هو ان ترفع من تقديرك لذاتك و لا تتسرع لأي علاقة جسدية
    Tamam, ama Washington'a geri döndüğünde, tam bir fiziksel test yapacağız. Open Subtitles حسناً, ولكن عندما تعود للعاصمة أريدك أن تجرى فحصاً جسدياً شاملاً
    tamam, yani video oyunları saldırganlığı ortaya çıkarıyor sporlar fiziksel yorgunluk da yapıyor. Open Subtitles ألعاب الفيديو تعد مُتنفساً للسلوك العدواني الذي قد تقدمه الرياضات المرهقة جسدياً أيضاً
    Bir devrimin kıyısındayız... fiziksel dünyamızda bize kontrol yeteneği veren, mükemmel kontrol. Open Subtitles نحن على حافة ثورة التي ستمنحنا السيطرة، والتحكم الفائق في عالمنا المادي
    Kendisi epey inatçı biridir, bu yüzden fiziksel bir girişime ihtiyaç duyabilirsiniz. Open Subtitles انه رجل عنيد جدا ، لذلك قد يكون لديك للحصول على المادية.
    Astsubay, fiziksel olarak, son birkaç ayda... çok sıkıntılı bir dönem geçirdiğinizi biliyorum. Open Subtitles أيها الضابط أنا أعلم أنك قد عانيت جسديا خلال هذه الأشهر القليلة الماضية
    Düşündük ki, vücutlarının fiziksel durumu onların uzaklık algılarını değiştirebilir. TED اعتقدنا أن حالة أجسادهم البدنية قد تغير كيف لاحظوا المسافة.
    Yani bu kuadlarla fiziksel olarak etkileşim kurup fizik yasalarını değiştirebiliyoruz. TED إذن يمكننا التفاعل مع هذه الرباعيات ماديا ونستطيع تغيير القوانين الفيزيائية.
    Dün gece bugüne kadarki en yoğun fiziksel zevk deneyimimi yaşadım. Open Subtitles ليلة أمس كَانَ عِنْدي الأكثر حدّة السرور الطبيعي أنا أَبَداً معروفُ.
    DNA'nın fiziksel doğasından. Yani, şuan sebebini açıklayamayacağım TED وهذه هي البنية الطبيعية للحمض النووي كما ترون الشريطين اللذان يسيران باتجاهين متعاكسين
    fiziksel aktiviteyi bilişsel egzersizlerle birleştirmek aslında beynin kendisini yeniden bağlanmasına yardımcı olur. Open Subtitles إن جمع النشاط الفيزيائي مع التمارين الإدراكية يساعد في تحسين مهاراة الدماغ ذاتياً
    Bence fiziksel değişiklik son çare, ancak onların durumunda bu gerekli. Open Subtitles أعتقد تغيير طبيعي سبيل أخير، لكن في حالتِهم، هو واحد ضروري.
    Ve böylece, organizasyon ağımız genişledikçe, kendini savunmanın sadece fiziksel olmadığını öğrendim. TED وبسبب أن شبكتنا توسعت تعلمت أن الدفاع عن النفس ليس جسديًا فقط.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد