CA: Al Gore. TED'e Geldiğin için çok teşekkür ederim. | TED | كريس أندرسون: آل جور، أشكرك شكراً جزيلاً لقدومك إلى TED |
Korkarım, bu role uygun değilsin. Geldiğin için sağol. | Open Subtitles | أخشى أنكِ غير مناسبة للدور، آسف شكراً لقدومك |
Arkadaşın olarak buradayım. Biliyorum, Bill. Geldiğin için sağ ol. | Open Subtitles | لا انا اعرف هذا, شكرا لمجيئك و شكرا علي الغرفة |
Çabucak Geldiğin için teşekkürler Anya. Çok yardımın dokundu. | Open Subtitles | شكراً لحضورك هنا بسرعة نحتاج إلي المساعدة |
Geldiğin için sağ ol. Hangi Slurpee'yi alacağıma karar veremedim. | Open Subtitles | شكراً لك على قدومك أعتقد أن هذه الفرصة الوحيدة لدينا |
Geldiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكرا على حضورك معي. ألما اعطتني المفتاح، |
Hemen Geldiğin için teşekkürler. Nasılsın? | Open Subtitles | أشكرك على مجيئك السريع كيف تسير الأمور ؟ |
Geldiğin için teşekkür ederim. Yalnız çok zor olurdu. | Open Subtitles | شكراً لقدومك فمن المرهق تدبير الأمور بمفردنا |
Geldiğin için teşekkürler. Umarım epey geç bir akşam yemeği sorun olmaz. | Open Subtitles | شكراً لقدومك و آمل أن يناسبك العشاء المتأخّر |
Bu kadar çabuk Geldiğin için sağ ol. Bakıcılık yapman gerek. | Open Subtitles | شكراً لقدومك بسرعة إننا نحتاجك كجليسة أطفال |
Elon Musk, keşke bütün bir günümüz olsa, TED'e Geldiğin için çok teşekkürler. | TED | إلون مسك، أتمنى لو كان لنا جميعاً يوم ممتاز، لكن شكراً جزيلاً لمجيئك إلى تيد. |
Bu kadar geç Geldiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | مساء الخير. شكراً لمجيئك وأعتذر عن إزعاجي لك في هذه الساعة. |
Bu kadar çabuk Geldiğin için teşekkürler Henry | Open Subtitles | هنري . شكرا لك لمجيئك في هذا الوقت القصير |
Geldiğin için teşekkürler. Haftaya bir şeyler ayarlarız. | Open Subtitles | شكرا لحضورك علينا فعل شيئ الاسبوع القادم |
Geldiğin için sağ ol, Everett. Sadece 1 saat bekledik. | Open Subtitles | شكرا لحضورك ، ايفيريت كنا منتظرينك لمدة ساعة |
Geldiğin için çok teşekkür ederim. Oteldeki karışıklık için lütfen bizi bağışlayın. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً لكى على قدومك . رجاء سامحينا على عدم حجز مكان لكى فى الفندق |
Geldiğin için çok teşekkür ederim, dostum. | Open Subtitles | انظر يا رجل . انا اريد حقا ان اشكرك على قدومك |
- Benimle Geldiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لكِ على حضورك هذه المناسبة برفقتي. |
Beni almaya Geldiğin için sağ ol. Meşgulsünüz sanıyordum. | Open Subtitles | شكراً على مجيئك لاصطحابي ظننتك ستكون مشغولاً |
Geldiğin için sağol anne. | Open Subtitles | في مؤسسة كليرمونت للأمراض النفسيه شكراً لقدومكِ أمي |
Dün akşam Geldiğin için teşekkürler. Babam harika zaman geçirdiğini söyledi. | Open Subtitles | أكرر شكري على القدوم بالأمس، قال أبي إنه قضى وقتاً ممتعاً |
Geldiğin için teşekkürler ve böyle boktan giyindiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على الحضور و شكرا على الملابس السيئة فى عرضنا |
Benim gibi o da seni lanetledi, bu dünyaya Geldiğin için. | Open Subtitles | هو لَعنَك مثلما فعلت للمجيئ إلى هذا العالمِ |
Geldiğin için sağ ol anne. Hediyeler için birkaç çorap alacağım. - Git hadi, git. | Open Subtitles | شكراً على قدومكِ هنا يا أمي، فقط يتوجب عليَّ أن أحصل على البعض من جوارب الهدايا. |
- Bugün benimle Geldiğin için sağ ol. | Open Subtitles | أشكركم على حضوركم معي اليوم. أوه، بالطبع. |
Gitsen iyi olur. Seninle tanışmak güzeldi. Geldiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | ينبغي أن ترحلي ، سعدت برؤيتك شكراً لك على المجيء |
Peki, Brooklyn'e gelmene gerek yoktu ancak Geldiğin için sağol. | Open Subtitles | حسنا, شكرا لك لقدومك إلى بروكلين, ولكنك لم تكن مضطرا للقدوم |
Benimle bu yolculuğa Geldiğin için sana gerçekten teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | ...أريد حقاً أن أشكرك ..لأنك أتيت معي ، في هذه الرحله |