ويكيبيديا

    "gezi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • رحلة
        
    • الرحلة
        
    • برحلة
        
    • جولة
        
    • السفر
        
    • لرحلة
        
    • رحله
        
    • الرحله
        
    • نزهة
        
    • رحلتك
        
    • الجولة
        
    • سفر
        
    • رحلات
        
    • سفرة
        
    • رحلتي
        
    Tüm bunları işiteceksin, ama ilk önce beraberce kısa bir gezi yapmalıyız. Open Subtitles سأحكي لك عنها ولكن فى البداية يجب ان نبحر سوياً فى رحلة
    Bu berbat! Bu bir gezi değil. Oradan geliyorum zaten. Open Subtitles هذا مقرف، هذه ليست رحلة لقد عدت للتو من المتنزه
    gezi iki hafta içinde, bu zamana kadar bi gelişme olmazsa, müdehale ederiz. Open Subtitles إسمع، الرحلة ستنطلق في غضون أسبوعان إذا لم يحصل شيء، سنقدم على ذلك.
    gezi için bir tane altı bezli adam yeter de artar. Open Subtitles ربما رجل واحد في الحفّاظ كافٍ لهذه الرحلة على أية حال.
    Yatak Banyo Ötesine bir gezi bile mest edici bir iş oluyor. Open Subtitles حتى رحلة الى بيد باث اند بيوند يمكن أن تصبح مأمورية بنشوة.
    Şimdi sipariş verin ve dünyanın herhangi bir yerine bedava gezi kazanın. Open Subtitles اطلبه الأن وسوف تحصل على رحلة مجانية إلى أى مكان فى العالم
    Eşek şakası, oyun, nostaljik çılgın gezi, gerçekten umrumda değil. Open Subtitles طيش، لعبة، رحلة جنونية بسبب الحنين أنا حقًا لا اهتم
    Dönem sonunda, Meksika'ya bir gezi düzenliyoruz, bütün masraflar karşılanıyor. TED في نهاية الفصل الدراسي سنأخذ رحلة الى المكسيك كل التكاليف مدفوعة
    Anlaşılıyor ki adam gece şehirde tek başına, Peace Corps'a gitmeden önce ülkeyi baştan başa kateden bir gezi yapıyor. TED وقد اتّضح أنه وحيد في البلدة الليلة يقود سيارته في رحلة عبر البلاد قبل ذهابه إلى "بيس كوربس" -وكالة تطوعية-
    Dün gece televizyonda bir gezi filmi vardı. Open Subtitles الليلة الماضية فى التليفزيون كانت هناك فيلم عن رحلة
    Bu gezi şükran günü ile ilgili değil, değil mi? Open Subtitles هذه الرحلة ليست من أجل إجازة عيد الشكر, أهي كذلك؟
    Bir kaç ay sonra da evlendik. Bu gezi de bizim hayvanları ve savanı görmeye gittiğimiz geziydi. TED تزوجنا بعدها ببضعة شهور، وحقيقة كانت هذه هي الرحلة التي ذهبنا فيها لرؤية الحيوانات والسافنا كذلك.
    Ve TED'de kazandığım bir gezi sırasında Galapagos'ta tanıştığım Mike, kanserle yolculuğu sırasındaki notları tarih sırasına göre sanal dünyaya bırakıyor. TED ومايك، الذي ألتقيته في جالاباقوس، الرحلة التي فزت بها في TED يترك مذكرات في الإنترنت حيث يؤرخ رحلته مع مرض السرطان
    Bu yapacağım belirli bir gezi için araba kullanabilmemi sağlıyor. TED إن ذلك يعني بأنني استطيع إختيار السيارة على نحو صحيح لتلك الرحلة المعينة.
    Bu gezi sırasında onun ve onunla beraber bizim de öldürüleceğimizi düşünüyordum. TED خلال هذة الرحلة كنت أتوقع أن يقُتل الجنرال على الفور، و نحن معة.
    Ne dersin Fisker and Associates'e bir gezi düzenleyelim mi? Open Subtitles ماذا تقولين إذا قمنا برحلة الى شركة فيسكر و شركاؤه
    Kişisel gezi turu olmadıkça bu şehre adımımı atmayacağım. Open Subtitles لن تطأ قدمي في تلك المدينة ثانية إن لم تكن في إطار جولة فنية شخصية
    gezi, toplumdan bağımsız bir sanat yaşamı, benim büyük lezbiyen deneyimim. Open Subtitles السفر .. العيش حياة مهتم بالفن ان اخوض تجربة سحاقية كبيرة
    Pensilvanya Hollanda bölgesine bir gezi düşünüyormuş. Open Subtitles تخطّط لرحلة في عطلة الأسبوع إلى بينسلفانيا داتش كونتري.
    Çünkü bir daha bakım evine bir gezi daha istemiyorum. Open Subtitles لأنني لاأريد رحله اخرى الى تسهيل وسيلة الشباب
    Bu gezi dev bir sosisli içinde daireler çizmekten ibaret olsun istemiyorum. Open Subtitles أنا لم أذهب لهذه الرحله كي أتجول في نقانق ضخمه
    Beyaz Saray'daki kaynaklarımız bize bu akşam için planlanmış bir gezi olmadığını söyledi. Open Subtitles مصادر من البيت الأبيض تخبرنا لا يوجد نزهة قد قررت في هذا المساء
    Tom bunu bu sabah halletti ve sen Miami'ye gezi için hazırsın. Open Subtitles لقد قام بها توم هذا الصباح و أنتي في رحلتك إلى ميامي
    Muhteşem gezi için teşekkürler, Max, Çok eğlenceliydi. Open Subtitles شكراً على الجولة العظيمة، يا ماكس كانت ممتعة جداً
    Kolundaki yara bandı da muhtemelen daha yeni aşı olduğunu gösteriyor. Sarı humma aşısı diye tahmin ediyorum. Rahat giysiler, gezi ayakkabıları. Open Subtitles والضماده على ذراعك ربما تكوني قد اخذتي لقاح ربما للحمى الصفراء, ملابس مريح, احذيه سفر
    Son 24 saat içinde, yüzeye 10 gezi düzenlemissiniz. Hepsi de izinsiz. Open Subtitles قمت بـ10 رحلات إلى السطح في الساعات الـ24 الماضية، كلها بدون إذن
    Evet, geri dönüyorum. - Kısa bir gezi oldu. Open Subtitles نعم أنا أطير عائداً هذا الصباح تلك كانت سفرة قصيرة
    Her şey seni bu kadar kolay üzüyorken gezi hakkında nasıl konuşabilirim? Open Subtitles كيف يُمكنني أن أخبركِ عن رحلتي و كل شئ يؤذيكِ بسهوله و تأخذين كل شئ كإهانة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد