ويكيبيديا

    "kişisel" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشخصي
        
    • الشخصية
        
    • شخصى
        
    • الشخصيّة
        
    • الشخصيه
        
    • شخصيّ
        
    • شخصيّة
        
    • شخصية
        
    • خاص
        
    • خاصة
        
    • شخصي
        
    • الشخصى
        
    • الشخصيّ
        
    • شخصيّاً
        
    • الذات
        
    JD: Her şeyden önce, benim bu hizmetteki Kişisel amacım olan inandığım temel şey; toplu konuşma çok önemlidir. TED حسنًا، أولاً وقبل كل شيء، هدفي الشخصي من الخدمة هو أنني أؤمن بشكل أساسي أن الحوار الاجتماعي بالغ الأهمية.
    Birçok zor Kişisel kararla ve birçok belirsizlikle uğraştığım zamanlarda bana bir rutin ve istikrar sağlayan yine işim olacaktı. TED وبأن وظيفتي هي التي ستعطيني الروتين والاستقرار في حين كنت أتعامل مع الكثير من القرارات الشخصية الصعبة والكثير من الشك.
    Kişisel haklarından yoksun Kişisel arzularından yoksun amaçtan, umuttan, haysiyetten yoksun. Open Subtitles بدون حقوق شخصية بدون طموح شخصى بدون أرادة، أمل أو كرامة
    Kişisel duygularından ötürü mü Kral'a isyan edenleri bağışladığını söylüyorsun? Open Subtitles أتقصد أن مشاعرك الشخصيّة أدّت لصفحك عن أنفس معارضي الملك؟
    Neden Kişisel farklılıklar gibi önemsiz şeylerin bizleri engellemesine izin verelim ki? Open Subtitles لماذا يجب علينا ان ندع ..الاختلافات الشخصيه ان تكون بيننا في العمل؟
    Stres çok Kişisel bir şeyken bu kadar büyük bir etkisi olabileceğini düşünmek çılgınca. TED إن التوتر أمرٌ شخصيّ للغاية، ومن الجنون أن نفكر بأن لديه مثل هذا التأثير الهائل.
    Toplamak Kişisel etkileri konuyu peşin, ve sonra onlara hediye psisik revelations. Open Subtitles يجمع مُتعلّقات شخصيّة حول الموضوع في وقتٍ مُبكّر، ثمّ يُقدّمها كإكتشافات روحيّة.
    Baal'ın lo'taur'ını, Kişisel kölesini, bu bilgilerin çoğuna erişmek için kullanmış. Open Subtitles لقد إستخدم عبد بال الشخصي ليصل الى الكثير من هذه المعلومات
    Birisi senin veritabanını kullanarak, Kişisel hedef listesi hazırladığından beri. Open Subtitles منذ أخذ أحدهم قاعدة بياناتك وحولها لقائمة أهداف للقتل الشخصي
    Eğer enerji akımına Kişisel güç alanımla korunarak ışınlanabilirsem kendi evrenine taşınacaksın. Open Subtitles إن أمكنني الدخول الى مجرى الطاقة المحمية بقوة الحقل الشخصي الخاصة بي
    Ve bundan sonucu ve Kişisel hikayelerimizin karakterlerini nasıl planlarımızı değiştirebileceğimizi görürüz. TED ومن هنا، يمكننا تعلم كيف تغيير الصورة، المخرجات والشخصية المتعلقة بقصصنا الشخصية.
    Bizim açımızdan, biz bazen sınıfta insanların Kişisel ve eşsiz deneyimlerinden konuşuruz. TED بالنسبة لنا أحيانا نود التكلم عن التجارب الشخصية للناس في غرفة الصف.
    İkinci soru ise, Kişisel ve mesleki paydaş ağınızdaki farklılık ölçütü nedir? TED السؤال الثاني هو، ما هو مقياس تنوع شبكة علاقاتك الشخصية والمهنية ؟
    Bayan Goldfarb, Kişisel almazsanız size bir şey sorabilir miyim? Open Subtitles سيدة جولدفارب ممكن ان اسالك سؤال؟ هذا ليس سؤال شخصى
    Bunu aktif hâle getirebildim. Bu Kişisel bir kalkan, koruyucu deri gibi. Open Subtitles لقد قمت بتنشيط هذا ، إنه درع شخصى و هو يحمى جسدك
    Örneğin ben asla bir mantar çiftçisinin, tüm insanların Kişisel DNA makinası kullanabileceğini hayal edemezdim. TED على سبيل المثال، لا يمكنني أبدًا تصور بأن مزارع الكمأة، من بين كل الناس، سيستعمل أجهزة الحمض النووي الشخصيّة.
    Kişisel olarak sorunlarımız ortaya çıktığında, ...profesyonel olarak hala devam edebiliriz sanmıştık. Open Subtitles تعلم, حالما توقفت علاقتنا الشخصيه ظننا أنه يمكن أن تنجح علاقتنا المهنيه
    Bunu Kişisel algılamayacağını biliyordum. Open Subtitles أيقنتُ أنّك لن تحملي الأمر على محمل شخصيّ
    Şimdilik Kişisel sorular değil aile hakkında. Open Subtitles الآن، ليست أسئلة شخصيّة متعلّقة بمصلحتكم، ولكن بشأن العائلة.
    Benimle olan Kişisel meseleni halletmek için de sahada ekibinden ayrıldın. Open Subtitles وأنت الآن تركت فريقك في الميدان لكيّ تُصفي حساب خاص معي
    Bu kısa süreli olabilir, Kişisel düşüncelerimize ufak bir gezinti gibi. TED ربما تكون هذه رحلات صغيرة نبتعد فيها، أو أفكارًا خاصة نمتلكها،
    Şimdi de çok Kişisel olmayan bir soruyla işi bitir. Open Subtitles الآن استغل الفرصة، بعدة أسئلة لكن لا شيء شخصي جداً
    Benim Kişisel numaram, ama ararken parmakların alev almış olsa iyi olur. Open Subtitles هذا رقمى الشخصى ، ولكن يجب أن تكون اصابعك تحترق عندما تطلبنى
    Bu gerçeklik mümkün, çünkü Kişisel DNA teknolojisi çağındayız. TED هذا الواقع ممكن لأننا اليوم نعيش في عصر تقنية الحمض النووي الشخصيّ.
    Hayır, Kişisel bir şey yok. Başladığım işi bitirmeyi severim sadece. Open Subtitles لا، لم يكن شخصيّاً قطّ و إنّما أرغبُ بإنهاء ما بدأتُه
    İnsanlara sınırlama olmadan başarmaları için fırsat verdiğimiz zaman, bu onlara Kişisel tatmin ve başarılı bir hayat sağlayacak. TED عندما نعطي الناس فرصة للنجاح بلا حدود، فإن ذلك من شأنه أن يؤدي إلى تحقيق الذات وإلى حياة مزدهرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد