Şimdi söyle bakalım kolej çocuğu, böyle şeyleri yapabiliyor musun? | Open Subtitles | اذن ,ماذا عنك ,فتى الكلية هل يمكنك فعل شئ بهذا؟ |
kolej Mahatma Gandhi'nin yaşam ve iş yapma biçimini örnek alarak işliyor. | TED | وبذلك تعمل الكلية مقتدية بنمط حياة وأسلوب عمل المهاتما غاندي |
Ama beni beraber gördüğün adam sadece eski bir kolej dostum. | Open Subtitles | لكن الرجل الذي شاهدتيه معي مجرد صديق قديم من أيام الجامعة |
Bahsettiği insanlar da kolej eğitimlerine diğer türlü iyi hazırlanmış kişiler. | TED | ويتحدث عن الناس الذين هم على خلاف ذلك معدين جيدا للدراسة في الجامعة. |
Her insan, kolej hayatını yaşamak ve ölüm riski olmadan o gençlerin yaptıkları şeyleri yapmak ister. | Open Subtitles | الحياة الجامعية ويمارس ما يفعله الشباب بدون التعرض لمخاطرة الموت في العمليات أعتقد أننى أستطيع القول صراحة |
Ya da birçoğunun dediği gibi yüzyılın kolej futbol maçına. | Open Subtitles | أو ما تم قوله، كلية لعبة كرة القدم من القرن. |
Hikayelerimden biri olmadan kolej dergisini çıkarmazlardı. | Open Subtitles | لم يكن يمكن ان تصدر مجلة الكلية دون إحدى قصصي. |
Ve bir de şu kitap var, senin kolej yıllığın, Erkekler Kulübündeki kitaplardan. | Open Subtitles | وهناك الكتاب كتاب صور الكلية لنادي الفتيان |
Seneler sonra, bu tarz bir olay senin kolej transkriptine kadar girer. | Open Subtitles | بعد عدة سنوات ، هذه التصرفات ستصل لمنسوبي الكلية |
Bence doğru kolej deneyimini yaşamıyorsun. | Open Subtitles | يخشى أن تقوم عدم وجود تجربة الكلية المناسبة 'م. |
kolej yönetmeliğinin 2. maddesi B bölümünü çiğnemekle suçlanıyorsun yaşı küçüklere alkol içirmek. | Open Subtitles | لقد وجدناك متهما بإنتهاك البند الثانى من الفقرة الثانية من قوانين الكلية تقديم الخمور للقصر |
Üçüncü olarak ve bir şekilde... en önemli oyuncu olan... kolej öğrencisi Donald Turnipseed... | Open Subtitles | الثالث وبشكل ما.. أهم اللاعبين فى هذه الحادثة طالب الجامعة دونالد ترنيبسيد |
Seçkin kolej piçlerinden biridir kesin. | Open Subtitles | أترى يا رجل؟ ذلك على الأرجح أحد خريجي الجامعة الأوغاد الآن |
Joseph, babanın kolej'de yaralandığını biliyorsun. | Open Subtitles | جوزيف انت تعلم ان والدك قد اصيب فى الجامعة |
Aslında kolej masrafları için senin arabalrını satıyorum Fiona. | Open Subtitles | لاحقيقةأنني سأبيع سيارتك فيونا لأدفع مصاريف الجامعة |
Tüm kolej kurslarında başarısız oluyordu. Herhangi bir işte tutunamıyordu. | Open Subtitles | كانت ترسب في جميع مقرراتها الجامعية ولم تتمكن من الاستمرار في وظيفة |
Çıkıyor, o memphis kolej yakın bir frat evde saklanıyor. | Open Subtitles | تبين، أنه تحصنوا في منزل فراط بالقرب من كلية ممفيس. |
Söylemiştim dahi olmak için kolej mezunu olman gerekmez. | Open Subtitles | لقد أخبرتك ليس من الضروري أن تكون خريج جامعي لكي تكون عبقري |
Dikkatli ol tatlım, bir çok kolej var bu yolda. | Open Subtitles | كوني حذرة عزيزتي، هناك العديد من الكليات في هذا الطريق |
Sen yalnızca kolej paranı kazanmaya zorunlusun. | Open Subtitles | ولكن أنا أريد أن أذهب لهذه الحفلة فيونا سام عليك أن تحصلي على النقود اللازمة للجامعة |
Ama kolej eğitimli intiharcı bir moron ise, bu sıvıları jelatin bir kapsüle ya da ciklete sararak geride iz bırakmaz. | Open Subtitles | لكن أن تكوني فتاة جامعية حمقاء انتحارية وضعتها بكبسولات هلامية أو لبان لا يترك أي أثر |
Sally Weaver. Susan Ross'un oda arkadaşı, kolej'den? | Open Subtitles | انا سالي ويفر شريكه سوزان روس بالغرفه ايام الجامعه |
Bu sorunun erken uyarıcısı (maden kanaryası) kolej kampüsleri. | TED | بهذا الشأن يدق ناقوس الخطر الحرم الجامعي. |
tüm kolej biliyor. Rahul ve Anjali sadece arkadaşlar. | Open Subtitles | كل الكليه تعرف راهول وانجلى اصدقاء اعزاء. |
Teşekkürler ama kolej ücretini karşılayamam ve Cohen'lardan da bu ücreti karşılamalarını isteyemem. | Open Subtitles | شكرا، لكنّ لا أستطيع تحمّل مصاريف الكليّة ولا أود أن تدفع عائلة كوهين. |
İlk baktığımız 53 kolej futbol oyuncusundan 48'i hastalığa sahipti. | TED | من 53 لاعب من فرق الرياضية في الجامعات 48 منهم مصاب بالمرض. |
Peki ya o gittiğimiz kolej partisi? | Open Subtitles | ماذا عن ذلك حزبِ الكليَّةِ ذَهبنَا إليهم؟ |
Çocukların kolej masraflarını batır. her ne söylerse doğrudur. | Open Subtitles | أستثمرى أموال مصاريف كليّة الأطفال، أيا كان ما قاله، إنه شيء مؤكد، حقاً |