ويكيبيديا

    "madde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المادة
        
    • المواد
        
    • مواد
        
    • البند
        
    • المادّة
        
    • بند
        
    • الماده
        
    • مخدرات
        
    • ماده
        
    • مادّة
        
    • العنصر
        
    • النقطة
        
    • عنصر
        
    • الفقرة
        
    • الأثر
        
    Karanlık madde etkileşim yapmayı pek sevmez, kütleçekimi ile olan dışında. Tabi onun hakkında daha fazlasını bilmek istiyoruz. TED المادة المظلمة هي أمر لا يحبّذ التّفاعل كثيرا، إلاّ من خلال الجاذبية، وبالطبع نحن نرغب في معرفة المزيد عنها.
    Yani biz gökadanın kendisine takılırken, esasında orada bir karanlık madde bulutu var ve bu madde gökadanın yapısını ve dinamiklerini yönetiyor. TED نحن نرى المجرة لذا نركز فيها ، بينما أنها في سحابة ضخمة من المادة المظلمة وهو ما يسيطر على بنية المجرة وحركتها.
    Aslında görünmez madde demek gerekir ancak biz karanlık maddeyi görünür kıldık. TED ويجب ان تسمى بالمادة الخفية، وحولنا هذه المادة المخفية الى مادة مرئية.
    Gübre endüstrisinde üretimi gerçekleştirilmektedir; Kimyasal madde endüstrisinde de üretilmektedir. TED أنه ينتج في صناعة الأسمدة ؛ وفي صناعة المواد الكيميائية.
    Kimyasal bileşimlere ihtiyacım var, mesela biyokimyasal madde testi için. Open Subtitles احتاج الي مواد كيماوية , علي سبيل المثال اختبار البادرة
    Ama karanlık madde bize çarpmıyor, sadece içimizden geçip gidiyor. TED لكن المادة المظلمة لا تصطدم بنا بل تمر من خلالنا.
    Kuantum mekaniğine göre madde sürekli olarak ve her an oluşturulup yok ediliyor. TED ويخبرنا علم ميكانيكا الكم أن المادة تُخلق وتُدمر طوال الوقت، في كل لحظة.
    Babanın sana enjekte ettiği madde yeteneklerini sıfırladı, fakat seni başka bir yere taşımadan, bu durumun sürekli olacağını bilmemiz lazım. Open Subtitles المادة التي حقنها بك والدك أبطلت قدراتك لكن قبل أن ننقلك الى المؤسسة الجديدة نريد أن نكون متأكدين أنك لن تسترجعيها
    Otobüste kullanılan madde 14 farklı kimyasal bileşen ihtiva ediyor. Open Subtitles 14مكوناً كيميائياً مختلفاً استعملوا في المادة المسئولة عن حادث الحافلة.
    Önce lazer sapması, sonra da anti madde sızdıran enerji pili. Open Subtitles في البداية اختلال في الليزر ثم تسرب المادة المضادة لخلية الطاقة
    Yani, bizler madde ve anti-maddenin, zamanın başındaki büyük yokoluşundan geriye kalan, kırıntılarız. Open Subtitles اذا، نحن مجرد انقاض الفناء الكبير من المادة والمادة المضادة في بداية الزمن.
    Yani dev galaksi kümelerinin olduğu yerde, büyük yoğunlukta karanlık madde var. Open Subtitles لذا، أينما كان تكتل ضخم من المجرات هناك تركيز من المادة المظلمة
    Milyarlarca karanlık madde parçacığı her saniye vücutlarımızdan öylece geçiyor. Open Subtitles مليارات من جزيئات المادة المظلمة تمر خلال أجسادنا كل ثانية
    Sonuç olarak, sürekli dislanan hiçbir seye adapte olamayan birisiyim ve bu da muhtemelen madde bagimliligi problemimin sebebi. Open Subtitles نتيجة لذلك أحسست دائما بأني منبوذ لم أستطع الإنسجام أبدا فهذا هو ربما سبب مشكلتي في سوء إستخدام المواد
    Kaçırılan kadınların göz yaşlarında özel bir kimyasal madde bulunuyor. Open Subtitles قطرات الدموع لتلك النسوة بها نوع خاص من المواد الكيماوية
    Hatırladığım kadarıyla, 6 ila 8 kg arasında nükleer madde kayıp. Open Subtitles أتذكر بأن هناك 15 إلى 18 رطل من المواد النووية مفقود
    Marketin yakınlarında iki şişe yanıcı madde bulduk ve bazı yanmış bez parçaları. Open Subtitles فلقد وجدوا قرب المخزن زجاجتين تحتويان على مواد قابلة للاشتعال وبعض الخرق المحترقة
    Kurbanın sağ elinde ender görülen bir tür kimyasal madde buldum. Open Subtitles وجدت بعض مواد كيميائية غريبة نوعاً ما على يد الضحية اليمنى.
    Her anayasada yer alan ilk madde tüm vatandaşların hukuk karşısında eşit olduğudur. TED يصرح البند الأول في أي دستور أن كل المواطنين سواسية أمام القانون.
    Çünkü solucan deliği iki tarafta da stabildir. Geleceklerindeki madde ve enerji etkilenmez. Open Subtitles لأنّ الثقب الدودي مُستقرّ عند كِلا الطرفين، المادّة والطاقة في مستقبلهم غير مُتأثر.
    Andy ve sen, Pennycan'i Roger'a sattığınızda imzalandığınız kontratınızda tüm yurtdışı satışlardan size pay vereceğine dair madde varmış. Open Subtitles عندما انت واندي بعتم بيني كان إلى روجر كان هناك بند في عقدك الذي يعطيك جزء على جميع العائدات
    madde o kadar sıcak yanıyor ki, eti bir yağ gibi eritiyor. Open Subtitles تصدر هذه الماده درجه حراره عاليه لدرجة انها تذيب اللحم مثل الدهن
    Daha önce de hırsızın... madde bağımlısı olduğu soygunlar gördüm. Open Subtitles لقد رأيت هذا الامر سابقا عندما يكون السارق مدمن مخدرات
    "Bir sivile yasadışı madde kullandırmaya teşebbüsten... brüt suistimal. " Open Subtitles سوء سلوك جسيم يتعلق بمحاولة إعطاء ماده ممنوعه إلى مدنياً
    Buraya sağlık ve tehlikeli madde araştırma ekibi lazım. Open Subtitles باركلاي: موظّفو إسعاف حاجةِ و مادّة خطرة أسفل إلى الفرقةِ.
    Affedersiniz ama kargaşa sarı madde sizin gözetiminiz altındayken çalınınca başladı. Open Subtitles المعذرة, و لكن الأضطراب بدأ عندما سُرق العنصر الأصفر من ساعتُكَ.
    çok nadir başvuruluyor. Dördüncü madde sanırım bizim en büyük sorunumuz. TED في أعلام المدن الأمريكية. يبدو أن مشكلتنا الكبرى هي النقطة الرابعة.
    Ve neredeyse periyodik tabloda bulunan her madde denizsuyunda bulunmaktadır. TED وهذا ينطبق على كل عنصر من عناصر الجدول الدوري الموجود في مياه البحر
    İçerde sigara içmek ani yangınlara neden olabilir. madde 7. Open Subtitles التدخين في الأماكن المُغلقة يكفي للطرد الفوري، الفقرة الـ 7
    madde Tespit'e götüreyim, ne olduğunu araştırsınlar. Open Subtitles سأخذ عينة منها و أرى إذا بإمكانهم بقسم الأثر أن يحددوها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد