ويكيبيديا

    "meraklı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فضولي
        
    • الفضولي
        
    • فضولية
        
    • الفضول
        
    • الفضوليين
        
    • فضول
        
    • الفضولية
        
    • فضولياً
        
    • فضوليين
        
    • مهتمة
        
    • فضولى
        
    • فضولاً
        
    • المتطفلة
        
    • بالفضول
        
    • فضوليا
        
    Çok tuhaf olduğunu biliyorum ama beni korkmaktan çok meraklı birisi gibi düşün. Open Subtitles أعرف أن الأمر غريب لكنكِ صدمتني تبدين كشخص فضولي أكثر من كونك خائفة
    Ben çok meraklı biriyimdir. Doğamda var. Herşeyi bilmeliyim. Open Subtitles إني رجل فضولي بالفطرة، تلزمني معرفة الأمور
    Ve bu da, her çocuğun puanının bazı meraklı George oyunları baz alınarak yapılan bilgisayar tahmini. TED وهذه هي تنبؤ الحاسوب لكل علامة طفل، اعتمادًا على بعض ألعاب جورج الفضولي.
    Seviyorum. Cheryl: Aimee oraya gittiğinde pist ve sahaya meraklı olduğunun farkına vardı, bu yüzden birilerini arayıp, bunu araştırmaya başladı. TED أنا أحبها. شريل: عندما ذهبت ايمي هناك، قررت ولأنها نوعاً ما فضولية بخصوص سباقات المضمار أن تتصل بأحد وتسأله عن ذلك.
    Sen çok az şey söylerken, oldukça meraklı ve söyleyeceklerimi... Open Subtitles لقد كنت في غاية الفضول واللهفة لسماع ما لديّ لأقوله
    Ve bunlar herhangibir şey söyleyecek kadar meraklı insanlardı. TED وأولئك هم الفضوليين بما يكفي لقول أي شيء.
    Ve asla sana zarar verecek bir şey yapmayacağımı ve çok meraklı biri olduğumu da biliyorsun. Open Subtitles و أنتِ تعرفين أنه لم و لن أفعل ما يضرك أبداً و تعرفين أيضاً أنني فضولي
    Bölge yetkilileri, katil arıların sadece meraklı olduğunu ve onlara dokunmadığımız takdirde bize bir şey yapmayacaklarını belirtti. Open Subtitles السّلطات المحلية واثقون بأن النّحل القاتل فضولي و حسب، و لن يزعجنا إلّا إذا أزعجناه
    Ginger'ın meraklı kuzeninin evi sapağın orada. Yolu gözleyebilir. Open Subtitles هذا يمكن أن يراقب بسهولة بواسطة ماجينزرز عذراً على اللفظ،لدي أبن عم فضولي حيث يسكن على مسافة صغيره من الطريق الجانبي.
    meraklı ve çevik bir akla sahip başka yönlerden meraklı ve çevik olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. Open Subtitles لديها عقل فضولي سريع البديهة بالإضافة لكونها فضولية و سريعة البديهة في نواح أخرى
    Bu bütün sorularını cevaplamaya yeter mi, meraklı küçük adam? Open Subtitles هل هذه الإجابة ستجيب على كل أسئلتك أيها الرجل الفضولي ؟
    Bu meraklı Büyük Beyaz, nesneyi anlamak için nazikçe ölümcül dişlerini kullanıyor. Open Subtitles هذا القرش الفضولي يستعمل فكيه القاتلين لإستكشاف لوح التزلج بلطف
    Bu kadar meraklı olma ve Paul'u telefona bağla, lütfen. Open Subtitles بربّك, لا تكوني فضولية نيللي. فقط صليني ببول, من فضلك.
    Buradan uzakta büyüdüm, yaşayan her şeye çok meraklı küçük bir kızdım. TED في فترة نشأتي بعيدًا عن هنا، كنت فضولية بجنون كفتاة صغيرة عن كل ما هو حي.
    Dikkatlilik eğitiminde, zorlama yerine, meraklı olmak konusuna odaklandık. TED مع التدريب الذهني الواعي الآن، تخلينا قليلاً عن الإجبار وركزنا بدلأ منه على صفة الفضول لديهم.
    Ve onlar uzaya kurbağa gönderme peşinde olan meraklı çocuklar değillerdi. TED ولم يكونوا أولئك الصبيان الصغار الفضوليين الذين أحبوا وضع الضفادع في الهواء.
    Farkındayım, hiç meraklı olmayan ahmak bir kadın olduğumu düşünüyorsun, lâkin anlamıyorsun. Open Subtitles أنا أعلم إنك تعتقدين أنني امراة ..حمقاء بدون فضول لكنكِ لا تفهمين
    Belki de biliyordu ve postulatı böylece yazdı ki kendisinden sonraki meraklı akıllar detaylarını çıkarsınlar. TED ربّما كان يعلم وكتب عن قصد المُسلَّمة المتوازية بهذه الطريقة ليدع العقول الفضولية بعده أن يستخرجوا التفاصيل
    Çok meraklı birisi değilim. Büyük harfler. Buradan bile okuyabiliyorum. Open Subtitles أنا لستُ فضولياً .إنها خطابات كبيرة، يمكنني قرائتها من هنا
    Ayrıca sizi meraklı olmaya ve sormaya teşvik ediyorum: "Diğer insanların kağıdında ne var?" TED وأشجعكم أيضا لتكونوا فضوليين وتسألوا عن ما في ورق الآخرين؟
    Kulübünüze katılmaya meraklı değilim. Open Subtitles أتعرف ؟ أنا غير مهتمة بالإنضمام إلى ناديك
    Evet. Köpek çok meraklı olduğu için çıkarmak zorunda kalmış. Open Subtitles نعم , قال أن الكلب أصبح فضولى جداً لذلك أخرجها
    Pencereleri kireçle kaplayıp, ...meraklı kesimin kafasını karıştırmamız gerek. Open Subtitles يجب أن نغطّي النوافذ ستشوش الجمهور الاكثر فضولاً و لكنها ستعمل
    Şehir içi biraz zor. meraklı gözler daha fazla olur. Open Subtitles في المدينة الأمر أصعب أعني، لديك الكثير من الأعين المتطفلة
    Bu arkadaşın meraklı olması durumuna karşı ellerinizi ayaklarınızı kafesin içinde tutun. Open Subtitles اليدان والقدمان داخل القفص طوال الوقت في حال ان شعر أصدقائنا بالفضول
    Burada olanlarla, yaşayanlarla bağ kurmak için meraklı olun. TED وكن فضوليا للتواصل لأي شيء هنالك حقا، مستيقظ وحي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد