Üstüne bir de nazik biri olursam diğer insanlara haksızlık olmaz mı? | Open Subtitles | إذا كنت لطيفة أيضا، سيكون هذا العالم غير عادل على باقي البنات؟ |
Evet, ama bana karşı hep çok nazik davrandı, onun için üzülüyorum. | Open Subtitles | أجل ، ولكنها كانت دائماً لطيفة معي وأنا أشعر بالأسى من أجلها |
Biliyorum her zaman doğruyu söylemiyor ama bana karşı çok nazik. | Open Subtitles | أعلم أنه لم يقل الحقيقة دائماً لكنه لطالما كان لطيفاً معي |
Tatlım özür dilerim, berbat bir şakaydı ama artık nazik olacağım. | Open Subtitles | أنا متأسفة, لقد كانت خدعة سيئة. سأقوم بشيء لطيف من أجلكك. |
Bu arada ona nazik davran. Rahat ettiğinden emin ol. | Open Subtitles | في هذه الاثناء ، عامله بكل اريحية وكن لطيفا معه |
Gerçekten çok nazik davranıyorlar. Bana yardım etmeye çalışıyorlar gibi. | Open Subtitles | إنهم حقا لطفاء هناك يبدو أنهم يحبون أن يحاولوا مساعدتى |
Biz rakunlar esasen iyi huylu, saf ve fazla nazik yapılıyız. | Open Subtitles | نحن الراكون بشكل اساسي ذو طبيعة جيدة و ساذجة و لطيفة |
Biliyor musunuz, eskiden nazik biriydiniz ama çok değiştiniz hanımefendi! | Open Subtitles | تعلمين ، إعتدت أن تكوني لطيفة لكنكِ تغيرتِ يا سيدة |
Beni geceleri büyük annem uyuturdu, nazik bir kadın da değildi. | Open Subtitles | كيف تضعني مربيتي في سريري في الليل وهي ليست سيدة لطيفة |
Dostlarıma karşı nazik olmam gerektiğini aksi halde suratıma bir yumruk yiyeceğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنه يجب أن أكون لطيفاً مع فرقتي أو سأتلقى لكمة في الوجه |
Felsefeleri ayrıca yaşayan her şeye sevgiyle yardım etmeyi kapsıyordu, bu da insanlar size yanlış yaptığında bile nazik olmak anlamına gelir. | TED | ممارسآتهم تتظمن أيضاً خدمة كل المخلوقات من خلال التصفات المحبة الصغيرة، وهذا يعني أن تكون لطيفاً حتى ولو اخطأ الناس في فهمك. |
Ve o gördüğümde, yaşlı ve nazik bir adamdı. | TED | وعندما قابلته .. كان هذا المسن رجلا لطيفاً |
Baksana, benim ona karşı nazik olduğumu, seninse olmadığını anımsıyor musun? | Open Subtitles | تعلمي ,تذكري عندما كنت لطيف معها و لم تكوني كذلك ؟ |
Elbette nazik bir sürücü bana yol vermek için duracaktır. | Open Subtitles | أتساءل إذا كان هناك أحد لطيف بما فيه الكفاية ليقف |
O çocuk ne kadar nazik masum, sevecen ve hassastı, hatırlıyorsun değil mi? | Open Subtitles | تتذكرين كم كان ذلك الطفل لطيف بريء ، ودود وعطوف ألا تتذكرين ؟ |
- Daha nazik olmak zorundasın. - Ve sen çok yenilikçiydin. | Open Subtitles | عليك ان تكون قادرا ان تكون لطيفا وانت كنت تقدمى جدا |
Gerçekten çok nazik davranıyorlar. Bana yardım etmeye çalışıyorlar gibi. | Open Subtitles | إنهم حقا لطفاء هناك يبدو أنهم يحبون أن يحاولوا مساعدتى |
Bu yüzden onu hoş ve nazik kocana sorsan daha iyi olur... | Open Subtitles | لذا أنت من الأفضل أن تَسْألَ بأنّ النوعِ، الزوج اللطيف لك — |
Güçlü taraflarımı, zayıf yanlarımı ve gelişimim için nazik tavsiylerini, belirli olayların alıntılarını yazdı ve hayatıma bir ayna tuttu. | TED | كتب عن مكامن قوتي، نقاط ضعفي، وبعض النصائح اللطيفة للتطوير نقلاً عن حوادث معينة ، وحمل مرآة لحياتي |
Sana göre değildi ama nazik biri ve bana tapıyor. | Open Subtitles | كنت أعلم أنه لا يصلح لك ولكنه طيب و ويعشقني |
İnsanlığa dair ve dram içeren nazik bir konuya temas edebilme fırsatı bu dünyada herşeyden çok arzu ettiğim bir şey . | Open Subtitles | فرصة التعامل مع حالة رقيقة و انسانية و ذات طابع درامي.. هو شيء أسعى له أكثر من أي شيء آخر في العالم |
Şimdi şuradaki çocuğa bak. O hiç nazik değil, görüyor musun? | Open Subtitles | والآن أنظري إلى هذه الطفلة هنالك, إنها ليست طيبة, أليس كذلك؟ |
Umarım senin yaşına geldiğimde insanlara karşı daha nazik olurum! | Open Subtitles | أتمنى أن أكون ألطف مع الناس عندما أكون في عمرك |
Akıllı biri, sıcak dengeli, romantik yabancılara nazik yaşlılara çok güzel gülen. | Open Subtitles | شخص ذكي ودافئ مستقر ، شاعري يتعامل بلطف مع الغرباء وكبار السن |
Bu kadar nazik biri olduğuna göre giydirebilirsin de. | Open Subtitles | لأنك كنت مهذب جدا ، يمكنك أن تلتقطهم و تضعهم لى لو أردت |
Bana, ona davrandığının yarısı kadar bile nazik davranamaz mısın? | Open Subtitles | أيمكنك أن تكون بنصف هذا اللطف معي كما كنت معها؟ |
Onlar, benim sualtında yüzyüze ve defalarca karşılaşma zevkine vardığım nazik devlerdir. | TED | هذه حيتان ضخمة مهذبة كان لي شرف مقابلتها وجهاً لوجه عدة مرات تحت الماء. |