ويكيبيديا

    "olduğunuz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أنكم
        
    • بأنكم
        
    • أنكما
        
    • لكونك
        
    • تواجدكم
        
    • أنك كنت
        
    • أنّكم
        
    • وجودكم
        
    • أنّكما
        
    • الذي أنت
        
    • لكونكم
        
    • تكون
        
    • التي أنت
        
    • تكونون
        
    • لتواجدكم
        
    İnsan sarrafı olduğunuz için seansın kalanında planımı gözden geçirebiliriz diye düşündüm. Open Subtitles أعتقدت بأننا سنقضي يقية الجلسات يدور حوله بما أنكم أنتم ذو الخبره
    Sıradışı adaylar olduğunuz söylendi ama bizzat gördüğüme de sevindim. Open Subtitles لقد أخبروني أنكم ،متدربون إستثنائيون ولكن سررت لرؤيتي ذلك بنفسي
    Hepiniz burada olduğunuz için çok mutlu olduğumu söylemek istiyorum. Open Subtitles أنا فقط أريد القول بأنني سعيده جدا بأنكم جميعا هنا.
    İkiniz de arka koltukta olduğunuz için hatalının kim olduğunu anlamak güç. Open Subtitles بما أنكما كنتما في المقعد الخلفي من الصعب معرفة خطأ من هو
    Bu yıl her zamankinden daha çok, Başkomiserim olduğunuz için şükrediyorum. Open Subtitles هذه السنة, أنا شاكرة أكثر من ذي قبل لكونك النقيب عليْ
    Fakat sadece bugün şehirde olduğunuz için size bir göz attırıyorum. Open Subtitles لكن حيث أنكم ستمكثون اليوم فقط في المدينة، فإنني سأعطيكم لمحة
    Tam şu anda, büyük ihtimalle akşam yemeğinde biftek ısmarlamayacağınıza karar vermek için kullamakta olduğunuz bölge. TED إنه المكان الذي تتخذون فيه قراراتكم الآن من المحتمل أنكم لن تطلبوا شريحة لحم على العشاء.
    Sizi yanımızda götüremememiz kötü dansçı olduğunuz anlamına gelmiyor. Open Subtitles إن واقع عدم استطاعتكم مرافقتنا لايعني أنكم راقصات رديئات
    Çaresiz olduğum ve tam aradığım adamlar olduğunuz için, ayrıca ABD'den geldiğiniz için, yarın işe başlıyorsunuz. Open Subtitles حسناً بإعتبار أنكم يائسون و أنكم من كنت أبحث عنه و أنكم من الولايات المتحدة
    En dipteki düşüncelerinizi bildiğiniz; sizin, kendi bilinciniz hakkında yetkin olduğunuz konusundaki güveninizi kırmak istiyorum. TED أريد أن أزعزع ثقتكم بأنكم ستعرفون عقولكم المتوغلة بداخلكم ذلك بأنكم لديكم الصلاحية عن إدراككم
    Bu sizin de sorumlu olduğunuz bir ortak gerçeklik olduğunu anlamanızın bir şartı. TED هذا هو جزء مما ينطوي عليه الأمر في الاعتراف بوجود واقع مشترك بأنكم مسؤولون أيضًا عن ذلك.
    Doğru söylemem gerekirse çocuklar burada olduğunuz bilmek bana güven veriyor. Open Subtitles للصراحة، أشعر بأمان أكثر عند معرفة أنكما يافتيان موجودان هنا جيد.
    İkiz olduğunuz halde seninle bir kez bile ilgilenmedim. Open Subtitles على الرغم من أنكما كنتما توأم، أنا لم أنظر لكِ ولو مرة
    Amerika Birleşik Devletleri hükümeti birinin eşi olduğunuz takdirde sizin binden fazla yasal haktan faydalanmanızı sağlıyor. TED الحكومة الفيدرالية الامريكية يُحصون اكثر من ألف فائدة قانونية لكونك شخصاً متزوجاً
    Çocuklar, olduğunuz yere de 40 yıllık veriye dayanarak tahmini mağara sistemi taslağını çıkartmaya çalışıyorum ama size şunu söyleyebilirim: Open Subtitles يا رفاق ، أنا أحاول حساب نظام تصميم الكهف تقريبيا بالإرتكاز على مكان تواجدكم و بيانات عمرها 40 سنة
    Bay Ware, belgelerinizde savaştan önce yat yarışçısı olduğunuz yazıyor. Open Subtitles مستر وير أوراقك تقول أنك كنت تشترك فى سباقات اليخوت قبل الحرب
    Hepiniz bu yolculukta yanımda olduğunuz için, ne kadar minnettar olduğumu söylemek istedim. Open Subtitles كلّ ما أريد قوله هو أنني ممتن للغاية أنّكم ستخوضون معي هذا الدّرب
    Ya da belki bu hikâye o zamandır tek kelime geri dönüş yapmadan hangi cehennemde olduğunuz hakkındadır! Open Subtitles أو ربما قصة مكان وجودكم منذ ذلك الحين بدون أيّ محاولة تواصل معي
    Bunu evli olduğunuz halde tekrardan mı yapacaksınız? Open Subtitles أنتما تفهمان أنّكما مُتزوّجان بالفعل، أليس كذلك؟
    Bay Bauer içinde olduğunuz binanın sekizinci katından o çatıya geçiş yapabilirsiniz. Open Subtitles يبدو بأنك تستطيع الوصول للسطح من الطابق الثامن للمبنى الذي أنت فيه
    (Gülüşmeler) (Alkış) Böyle güzel örnekler olduğunuz için teşekkürler arkadaşlar. TED شكرأ لكم يا رفاق لكونكم جزء من هذه الرياضة.
    Ve varlığınızın her anını savunmak savunmak zorunda olduğunuz bir durumda olduğunuzda çok farklı bir tavırla tepki vereceğiniz bir durumda kalıyorsunuz. TED وعندما تكون في موقف يتوجب عليك فيه تبرير كل لحظة من وجودك، فتوضع في موقف حيث يتوجب عليك التصرف بسلوك مختلف جداً.
    Hayal edin ki bir marka ile bir ilişki kurup etkileşime geçebilir ve böylelikle almak üzere olduğunuz ürüne kendi kişisel özelliklerinizi verebilirsiniz. TED تخيل أنك تستطيع الآن التعامل مع ماركة والتفاعل، بحيث يمكنك تمرير صفاتك الشخصية على المنتجات التي أنت على وشك شراءها
    O kadar hızlı içmeniz tehlikeli, özellikle de hasta olduğunuz zaman. Open Subtitles الشرب بسرعة كبيرة خطر، خصوصاً عندما تكونون مرضى.
    Burada olduğunuz için teşekkürler millet. Hepinize iyi akşamlar dilerim,.. Open Subtitles شكراً لكم جميعاً لتواجدكم هنا و أتمنى لكم أمسية رائعة،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد