İnsan sarrafı olduğunuz için seansın kalanında planımı gözden geçirebiliriz diye düşündüm. | Open Subtitles | أعتقدت بأننا سنقضي يقية الجلسات يدور حوله بما أنكم أنتم ذو الخبره |
Sıradışı adaylar olduğunuz söylendi ama bizzat gördüğüme de sevindim. | Open Subtitles | لقد أخبروني أنكم ،متدربون إستثنائيون ولكن سررت لرؤيتي ذلك بنفسي |
Hepiniz burada olduğunuz için çok mutlu olduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أريد القول بأنني سعيده جدا بأنكم جميعا هنا. |
İkiniz de arka koltukta olduğunuz için hatalının kim olduğunu anlamak güç. | Open Subtitles | بما أنكما كنتما في المقعد الخلفي من الصعب معرفة خطأ من هو |
Bu yıl her zamankinden daha çok, Başkomiserim olduğunuz için şükrediyorum. | Open Subtitles | هذه السنة, أنا شاكرة أكثر من ذي قبل لكونك النقيب عليْ |
Fakat sadece bugün şehirde olduğunuz için size bir göz attırıyorum. | Open Subtitles | لكن حيث أنكم ستمكثون اليوم فقط في المدينة، فإنني سأعطيكم لمحة |
Tam şu anda, büyük ihtimalle akşam yemeğinde biftek ısmarlamayacağınıza karar vermek için kullamakta olduğunuz bölge. | TED | إنه المكان الذي تتخذون فيه قراراتكم الآن من المحتمل أنكم لن تطلبوا شريحة لحم على العشاء. |
Sizi yanımızda götüremememiz kötü dansçı olduğunuz anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | إن واقع عدم استطاعتكم مرافقتنا لايعني أنكم راقصات رديئات |
Çaresiz olduğum ve tam aradığım adamlar olduğunuz için, ayrıca ABD'den geldiğiniz için, yarın işe başlıyorsunuz. | Open Subtitles | حسناً بإعتبار أنكم يائسون و أنكم من كنت أبحث عنه و أنكم من الولايات المتحدة |
En dipteki düşüncelerinizi bildiğiniz; sizin, kendi bilinciniz hakkında yetkin olduğunuz konusundaki güveninizi kırmak istiyorum. | TED | أريد أن أزعزع ثقتكم بأنكم ستعرفون عقولكم المتوغلة بداخلكم ذلك بأنكم لديكم الصلاحية عن إدراككم |
Bu sizin de sorumlu olduğunuz bir ortak gerçeklik olduğunu anlamanızın bir şartı. | TED | هذا هو جزء مما ينطوي عليه الأمر في الاعتراف بوجود واقع مشترك بأنكم مسؤولون أيضًا عن ذلك. |
Doğru söylemem gerekirse çocuklar burada olduğunuz bilmek bana güven veriyor. | Open Subtitles | للصراحة، أشعر بأمان أكثر عند معرفة أنكما يافتيان موجودان هنا جيد. |
İkiz olduğunuz halde seninle bir kez bile ilgilenmedim. | Open Subtitles | على الرغم من أنكما كنتما توأم، أنا لم أنظر لكِ ولو مرة |
Amerika Birleşik Devletleri hükümeti birinin eşi olduğunuz takdirde sizin binden fazla yasal haktan faydalanmanızı sağlıyor. | TED | الحكومة الفيدرالية الامريكية يُحصون اكثر من ألف فائدة قانونية لكونك شخصاً متزوجاً |
Çocuklar, olduğunuz yere de 40 yıllık veriye dayanarak tahmini mağara sistemi taslağını çıkartmaya çalışıyorum ama size şunu söyleyebilirim: | Open Subtitles | يا رفاق ، أنا أحاول حساب نظام تصميم الكهف تقريبيا بالإرتكاز على مكان تواجدكم و بيانات عمرها 40 سنة |
Bay Ware, belgelerinizde savaştan önce yat yarışçısı olduğunuz yazıyor. | Open Subtitles | مستر وير أوراقك تقول أنك كنت تشترك فى سباقات اليخوت قبل الحرب |
Hepiniz bu yolculukta yanımda olduğunuz için, ne kadar minnettar olduğumu söylemek istedim. | Open Subtitles | كلّ ما أريد قوله هو أنني ممتن للغاية أنّكم ستخوضون معي هذا الدّرب |
Ya da belki bu hikâye o zamandır tek kelime geri dönüş yapmadan hangi cehennemde olduğunuz hakkındadır! | Open Subtitles | أو ربما قصة مكان وجودكم منذ ذلك الحين بدون أيّ محاولة تواصل معي |
Bunu evli olduğunuz halde tekrardan mı yapacaksınız? | Open Subtitles | أنتما تفهمان أنّكما مُتزوّجان بالفعل، أليس كذلك؟ |
Bay Bauer içinde olduğunuz binanın sekizinci katından o çatıya geçiş yapabilirsiniz. | Open Subtitles | يبدو بأنك تستطيع الوصول للسطح من الطابق الثامن للمبنى الذي أنت فيه |
(Gülüşmeler) (Alkış) Böyle güzel örnekler olduğunuz için teşekkürler arkadaşlar. | TED | شكرأ لكم يا رفاق لكونكم جزء من هذه الرياضة. |
Ve varlığınızın her anını savunmak savunmak zorunda olduğunuz bir durumda olduğunuzda çok farklı bir tavırla tepki vereceğiniz bir durumda kalıyorsunuz. | TED | وعندما تكون في موقف يتوجب عليك فيه تبرير كل لحظة من وجودك، فتوضع في موقف حيث يتوجب عليك التصرف بسلوك مختلف جداً. |
Hayal edin ki bir marka ile bir ilişki kurup etkileşime geçebilir ve böylelikle almak üzere olduğunuz ürüne kendi kişisel özelliklerinizi verebilirsiniz. | TED | تخيل أنك تستطيع الآن التعامل مع ماركة والتفاعل، بحيث يمكنك تمرير صفاتك الشخصية على المنتجات التي أنت على وشك شراءها |
O kadar hızlı içmeniz tehlikeli, özellikle de hasta olduğunuz zaman. | Open Subtitles | الشرب بسرعة كبيرة خطر، خصوصاً عندما تكونون مرضى. |
Burada olduğunuz için teşekkürler millet. Hepinize iyi akşamlar dilerim,.. | Open Subtitles | شكراً لكم جميعاً لتواجدكم هنا و أتمنى لكم أمسية رائعة، |