ويكيبيديا

    "paralar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المال
        
    • النقود
        
    • الأموال
        
    • أموال
        
    • النقدية
        
    • عملات
        
    • الاموال
        
    • ثروة
        
    • مبالغ
        
    • بالمال
        
    • اموال
        
    • المالِ
        
    • عملة
        
    • أموالاً
        
    • العُملات
        
    Sadece kendilerini güvende hissedebilmek için, yüksek teknoloji güvenlik sistemlerine büyük paralar harcayanlar. Open Subtitles و ينفقوا الكثير من المال على التكنولوجيا المتطورة في الحماية حتى يشعروا بالأمن
    Burada tüm paralar tek kasada toplanıyor. Çabucak birbirine karışıyor. Open Subtitles هنا يذهب المال إلى سجلّ واحد و يصبح مخلوط بسرعة
    Bu borçlarla yatırım yaptığım paralar bana bir servet kazandıracak değil mi? Open Subtitles كل هذا المال الذي استثمره عن طريق هذه القروض سيكسبني ثروة,أليس كذلك؟
    30 yıl boyunca güvenliğin için sana inanılmaz paralar ödedik. Open Subtitles خلال 30 عام دفعنا الكثير من النقود لقيامك باعمال الحراسة
    Yani, hükumette değişiklik oldu. altı yıl sonra bütün yeni paralar ortadan kayboldu. TED فقد حدث تغير في الحكومة. وبعد ست سنوات كل هذه الأموال الجديدة اختفت
    Ve inanılmaz büyük paralar bilime ve çocukların matematik yeteneklerine harcandı. TED وتدفقت أموال هائلة في مجال الإنفاق العلمي وتنمية الرياضيات لدى الأطفال.
    Yoo, benim kazandığım paralar bizim paramız. Hep öyle oldu. Open Subtitles لا، كل المال اجعله مالنا ، هذا دائماً ما يحدث
    paralar kamyonlarda aklanıyordu, ve olan biten hiçbir şeyden haberiniz bile olmuyordu. Open Subtitles وتم غسل المال عبر الشاحنات والأمر كله كان خارجاَ عن رادار الشرطة
    Yastık altına istiflediğin paralar varsa kardeşim söylemenin tam sırası. Open Subtitles لديكَ بعض المال مُخبّأ يا أخي، حان الآن الوقت لإخباري
    Evimde olan paralar birkaç nadir durum dışında genelde benim oluyor! Open Subtitles المال الذي في بيتي عادة ما يكون لي ماعدا بعض الحالات
    Müfrezendeki herkes oyunu kitabına göre oynayıp büyük paralar kazandı. Open Subtitles الجميع في فصيلة بك عبت الكرة، وقدم الكثير من المال.
    Yalnız gel, paralar 10'luk, 20'lik banknotlar olsun ve hepsini çantalara doldur. Open Subtitles أنت تأتي وحدها، كنت وضعت المال في صناديق صغيرة و الطوائف منخفضة.
    paralar bir kere pula dönüştü mü, başka iş kalmıyor. Mühimmat. Open Subtitles بعد تحول المال إلى رقاقات هذا كل ما هو عليه، ذخيرة
    Ama o paralar okullar, yetimhaneler hastaneler ve yardım vakıfları için kullanılıyor. Open Subtitles ولكنها تستخدم هذه النقود في المدارس ودور الأيتام والمستشفيات ، والجمعيات الخيرية
    Bütün yabancı paralar Şekel'e çevrilecek. Open Subtitles أتريدون أوثانآ فى المعبد؟ كل النقود الأجنبيه يجب تغييرها بالشيكل
    Beyler,şimdi, Brent, Bu sene bizim paralar nereye gidiyor? TED الآن ياسادة، برنت، أين تتجه الأموال هذه السنة؟
    Bu sebeple kömür hakkındaki karmaşık doğruları ortaya çıkartacak reklam kampanyalarına büyük paralar harcamayı birinci hedefimiz yaptık. TED لذلك جعلنا هدفنا الأساسي صرف أموال ضخمة جداً للجهود الإعلانية للمساعدة في إظهار وتعقيد الحقيقة حول الفحم.
    Her ne kadar bu paralar iyi şeylere sebep oluyorsa da, bu 400 milyar dolarlık işçi dövizi akışının önünde engeller var. TED معظم هذه الحوالات تسير بشكل جيد لكن ثمة صعوبات تعيق تدفق الحوالات النقدية التي تعادل 400 مليار دولار
    Orada gerçekten mevcut değerinden daha değerli madeni paralar var mı? Open Subtitles ألديهم عملات معدنية هناك حقـًا؟ تقدر بأكبر من قيمتها الحقيقية ؟
    Beni oyalıyor. Yüksek mevkideki kişilere büyük paralar verildi. Open Subtitles هو يوقفنى الاموال الطائلة ذهبت الى اصحاب المراكز الكبيرة
    Asla büyük paralar kazanamayacaksın. Beş para etmez adamın tekisin. Open Subtitles انت لن تصنع ثروة ابدا، انت من ذوي الربع دولار
    Aynı zamanda komiteye girdiğin andan itibaren hesabınıza girmeye başlayan büyük miktarlardaki paralar için ifade vermeye de hazır. Open Subtitles وهي أيضاً مستعدة للشهادة على أنه تم إيداع مبالغ طائلة مباشرة ًفي حسابك عملياً من لحظة إنضمامك لهذه اللجنة.
    Bütün paralar etrafa saçıldı. Open Subtitles كانت لدينا حقائب مليئة بالمال والمخدرات تناثرت داخل الكبينة
    Benim işim düzenleyicileri almak. Senin işin de yeni paralar getirmek. Open Subtitles انا عملى ان اتخطى القوانين وانت عملك ان تحضر اموال جديدة
    Çok cüzi bir miktar için çok büyük paralar harcanacak. Open Subtitles .الكثيرُ من المالِ لإنفاقهِ على حصيلةِ قليلة
    Ya bu sahte paralar şimdiden yerel ekonomiye girmiş ya da sen Hover'da kumar oynuyorsun. Open Subtitles حقاً ؟ إما أنها عملة مزيفة أو تم تعريفها للإقتصاد المحلي
    Ama Atlantic, plaklarımdan çok iyi paralar kazandı, öyle değil mi? Open Subtitles لكن اتلانتيك كسبت أموالاً طائلة من اسطواناتي ، أليس كذلك ؟
    Kayıp paralar aile sırrıydı. Open Subtitles أسطورة العُملات المعدنيّة المفقودة كانت أسطورة عائليّة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد