ويكيبيديا

    "pratik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التدريب
        
    • أتدرب
        
    • الممارسة
        
    • التدرب
        
    • عمليا
        
    • تتدرب
        
    • عملياً
        
    • تدريب
        
    • العملي
        
    • التمرين
        
    • ممارسة
        
    • عمليين
        
    • العملية
        
    • تتمرن
        
    • عملى
        
    İkinci testte iki kez oturan kişiler iyi yapamadılar; pratik işe yaramadı. TED الأشخاص الذين جلسوا مرتين خلال الاختبار الثاني لم يتحسنوا، ولم يفدهم التدريب.
    Fena değil. pratik yapan hata yapmaz. Bu paslanmanızı önlüyor. Open Subtitles ليس سيئاً , التدريب يؤدى للتفوق انه يحميكم من الخمول
    Çünkü her sabah bir saat banyodaki aynada bu soru için pratik yapıyorum. Open Subtitles لأني كُنت أتدرب على هذا في المرآة في الحمام. لمدة ساعة كل صباح.
    pratik insanları mükemmelleştirir. Sence de çoğu erkeğin biraz pratiğe ihtiyacı yok mu? Open Subtitles الممارسة تجعلك ممتاز ، معظم الرجال يحتاجون للممارسة قليلاً ، أليس كذلك ؟
    Doktor Karev'le gireceğim gastrik nörostimülatör ameliyatı için pratik yapmak istedim. Open Subtitles لم أقم بإنهائها. أردت التدرب من أجل جراحة المحفز العصبي المعدي
    Yani bir kişisel bilgisayar için birkaç milyon pound özel jet almak ile aynı hesaba geliyordu. Çok da pratik sayılmazdı. TED إذن فيما يتعلق للحاسوب الشخصي، عدة ملايين من الجنيهات كانت تكفي لشراء طائرة نفاثة خاصة؛ في الحقيقة لم يكن ذلك عمليا.
    - Ama tabii, pratik gerek. - Öyledir herhalde. Open Subtitles يجب ان تتدرب عليها كثيرا يمكننى تخيل أننى يمكننى
    Bu noktada, onun sözde barışçıl yanı son derece pratik bir soruya dönüşecekti. Open Subtitles في هذه النقطة، مسالمته المجرّدة، إن جاز التعبير، كانت لتصبح سؤالاً عملياً قوياً،
    Bunu yapmak için çok daha fazla eğitime ve sorun çözmede nasıl ilerleyeceğimiz konusunda çok daha fazla pratik yapmalıyız. TED نحتاج الى الكثير من التدريب على كيفية عمل ذلك والكثير من الممارسة على كيف يمكن لذلك دعم حل المشكلة
    Çoğu, etkili pratik için kullandığı zamanı, sınırlı olmak üzere günlük pratik vakitlere ayırıyor. TED الكثير منهم يقومون بتقسيم وقت التدريب الفعال على عدة جلسات من التدريب يوميًا لفترات محدودة.
    Bu süreçte bireysel sınırlarımızı zorlamak için sahip olduğumuz en iyi yol etkili pratik yapmak, yeni boyutlar kazanmak ve potansiyelimizi yükseltmek. TED في الوقت الحالي، يبقى التدريب الفعال أفضل وسيلة لدينا لتجاوز حدودنا الشخصية، تحقيق آفاق جديدة، وتحسين قدراتنا.
    pratik yapmama müsaade et. En kısa zamanda benden kurtulursun. Open Subtitles دعني أتدرب, وبهذا سوف تستطيع التخلص مني في وقت أبدر
    Akşam yemeği avına çıkmadan önce biraz pratik yapsam iyi olur değil mi? Open Subtitles يجب أن أتدرب على ذلك قبل أن أخرج لتناول العشاء
    Bu pratik de bizim okullarımızda başlamalı. TED وينبغي أن تبدأ هذه الممارسة في مدارسنا.
    Ama hafıza kartlarıyla pratik yapmak yerine, uyurken hafızamızı kandırabilecek ilginç bir yöntem olabilir. TED ولكن بدلًا من التدرب باستخدام البطاقات التعليمية، قد يكون هناك طريقة أكثر متعة، وهي أن نخترق ذاكرتنا أثناء نومنا.
    10 yıl önce, Dr.Palti keşfini hastalara yönelik pratik bir tedavi haline getirmek için Novocure adlı bir şirket kurdu. TED منذ 10 سنوات، أسس د. بولتي شركة تُدعى نوفوكيور ليطوّر اكتشافه ليصبح علاجا عمليا للمرضى.
    pratik yapıp, yoğun trafikte asla denememelisin. Open Subtitles أتعتقد أنه أمر سهل؟ عليك أن تتدرب كثيراً وألا تفعل هذا في السير المزدحم
    Kendiniz karar verin. pratik olarak 150.000'de bunu benden çalmış oluyorsunuz. Open Subtitles أحكم بنفسك مقابل مائة وخمسون ألف ، أنت تسرقها مني عملياً
    Onlar başarılı bir eğitim ve pratik aracıdır. TED فهي يمكن استهلاكها تماماً . بأقل تدريب وممارسة
    Filozofik düşünceyle, akademiyle pratik uygulama, harekete dökme arasında fark var. Open Subtitles هناك فرق بين الفكر الفلسفي والتطبيق العملي الاكاديمي اعمل على الحدث
    Öyleyse bu araştırmalara dayanarak, formüllerini ezberledikten ve ölçülerini pratik yaptıktan üç saat sonra uyumaya gitmek en ideal seçim olurdu. TED بناء على الدراسات، النوم بعد ثلاث ساعات من حفظ معادلاتك وبعد ساعة من التمرين على موسيقتك، سيكون الأكثر مثالية.
    Elbette bu konuda mükemmel değilim, ama pratik yapmak için çok çabalıyorum. TED تقريباً. اذ لست مثالية في عمل ذلك، ولكنني احاول وبكل جهد ممارسة ذلك.
    Korkarım ki sen biraz hayalperestsin. Haydi bu konuda biraz pratik yapalım. Open Subtitles أخشى أن تراودك الأحلام لنكن عمليين بشأن هذا الأمر
    pratik olarak yastığım bir bilgisayar. Ee, nasıl başlamak istersin? - Bilmiyorum. Open Subtitles إنه وسادتى من الناحية العملية حسناً ، كيف تريد أن نبدأ ؟
    Her gün pratik yapıyor. Onun da bir hayatı var. Open Subtitles أنها تتمرن كل يوم الفتاة لابد أن تكون لها حياة
    Demek ki gücün peşindeydiniz, Bay Wynand ve pratik bir insan olduğunuzu düşünüyordunuz. Open Subtitles إذا انت كنت تسعى وراء القوة، سيد ويناند وكنت تعتقد أنك رجل عملى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد