ويكيبيديا

    "riskini" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المخاطرة
        
    • خطر
        
    • المجازفة
        
    • نخاطر
        
    • أخاطر
        
    • تخاطر
        
    • خطورة
        
    • المخاطره
        
    • المُخاطرة
        
    • مخاطرة
        
    • مخاطر
        
    • المخاطر
        
    • المغامرة
        
    • يخاطر
        
    • أجازف
        
    İkinizin de geceyi yalnız geçirmesi riskini bir daha göze alamam. Open Subtitles أنا لا أريد المخاطرة بأي منكما ان تقضوا ليلة أخرى لوحدكم
    Zaten ilaç kullanıyor. Bizim ilaçlarımızı. İlaç etkileşimi riskini göze alamayız. Open Subtitles إنه يتناول أدويتنا بالفعل لا يمكننا المخاطرة بحدوث تعارض بين الأدوية
    Yavaşlarsanız, hem neden olduğunuz gürültü miktarını azaltırsınız, hem de çarpma riskini azaltırsınız. TED حيث ان السرعات الاقل تعني ضوضاء اقل كما تعني التقليل من خطر الارتطام
    Flörtsüz dilber damgasını yeme riskini bile bile buraya tek başına gelmişsin. Open Subtitles لقد أتيتي الى هنا مواجهة خطر من أن تكوني مصنفة قادمة لوحدك
    Olan tüm şeylerden sonra kızınızın insan olmama riskini alamayız. Open Subtitles بعد كل ماحدث ليس بوسعنا المجازفة بكون إبنتكِ ليست بشراً
    Sana güvenmek istiyorum, ama bunları yeniden kullanma riskini göze alamayız. Open Subtitles أريد أن أثق بكِ ولكن لايجب أن نخاطر باستخدامكِ للبطاقة مجددا
    Onaylanmamış bir hava kabarcığını araman için adamın kalbini bıçaklama riskini göze alamam.. Open Subtitles لا يمكنني المخاطرة بجعلك تحقنه في القلب بحثاً عن فقاعة هوائية غير مؤكدة
    Haklı olabileceğin ihtimaline karşın her şeyi kaybetme riskini göze alamayız. Open Subtitles لا يمكننا المخاطرة بخسارة كل شئ لمجرد أنك قد تكون محقا
    Eğer bir şeyler planlıyorlarsa dışarıda serbestçe dolaşmaları riskini alamayız. Open Subtitles إذا كانوا عملاء مفعلين لا يمككنا المخاطرة بوجودهم في الخارج
    Asilerin silahlarını daha yeni topladık. Geri verme riskini göze alamayız. Open Subtitles لقد جمعنا أسلحة الثوار للتو لا يمكننا المخاطرة بتسليمها لهم مجددًا
    10 yıl kimliğimi sakladıktan sonra Güney Kore'ye gitme riskini alma TED ولهذا، وبعد عشر سنوات من إخفاء هويتي قررت المخاطرة بالذهاب إلى كوريا الجنوبية
    Ama çocuk aspirini almaya başladım kalp krizi riskini azaltmak için. Open Subtitles لكن بدأت بأخذ أسبرين الأطفال لأحمي نفسي من خطر الذبحات الصدريه
    Şeker hastalığını ve Alzheimer'ı yok edecek, kanser riskini azaltacak, felçleri sıfıra indirecek genetik değişiklikleri yapabilseydiniz? TED ماذا لو كنت تستطيع عمل تغييرات جينية للتخلص من السكري و الألزهايمر أو تقليل خطر السرطان أو التخلص من السكتة ؟
    Ve eğer savunucu yanlış düşmana misilleme yaparsa, bir düşman daha kazanma ve diplomatik açıdan soyutlanma riskini alır. TED وإذا ما كان المدافع يرد ضد العدو الخطأ ، انه خطر جعل العدو أكثر من واحد وينتهي المطاف بعزلة دبلوماسية.
    Buraya elektronik güvenlik kurma riskini göze alamam, Doktor'u uzak tutmalıyım. Open Subtitles لا أستطيع المجازفة بنظام حماية آلياً علينا أن نبقي الدكتور خارجاً
    İnsanlar arasında daha fazla huzursuzluk çıkma riskini göze alamayız. Open Subtitles لا نريد ان نخاطر بتواجد المزيد من القلق بين الناس
    Ama ben, her gün sadece bu kitabı görmek için o mükemmel odayı dağıtma riskini alırdım. TED إلا أنني كنتُ أخاطر كل يوم بإحداث الفوضى في تلك الغرفة المثالية فقط من أجل رؤية ذلك الكتاب
    Kim nihai bedel riskini alıp muhtemel nihai ödül için gönüllü olacak. Open Subtitles والتي على استعداد أن تخاطر بالسعر المطلق من أجل إمكانية المكافأة المطلقة
    Egzersiz, sağlıklı bir diyet ve kilo vermek önceden geçirmiş olsan da olmasan da, kalp krizi riskini azaltır. TED مارس الرياضة، واتخذ حمية صحية، واخسر وزنك كل ذلك يقلل خطورة النوبة القلبية، فيما إذا مررتَ بأحدها أم لا.
    Evlerine geri dönmek isteyenleri ifşa etme riskini göze alamam. Open Subtitles لا أستطيع المخاطره بفضح الاشخاص الذين وجدوا طريقهم الى المنزل
    Hapis yatma riskini almak istemiyorsan her şeyi en ince ayrıntısına kadar konuşmalıyız. Open Subtitles ما لمْ تكوني تُريدين المُخاطرة بقضاء فترة سجن، فإنّ علينا أن نكون شاملين.
    - İnme riskini çok arttırır. - Masada ölmemiş olur en azından. Open Subtitles ـ هذه مخاطرة كبيرة بحدوث جلطة ـ قبل أن تموت على الطاولة
    Ve böylece, Anuj, yardım kuruluşuyla edinilen kamu yararı adına sıtmayla savaşmak için gereken. girişimcilik riskini almış oldu. TED ولذا، أخذت أنوج مخاطر الأعمال هنا في أفريقيا لإنتاج سلع عامة كانت تم شراؤها بواسطة مؤسسة مساعدات للعمل في الملاريا.
    Bu veriler kalp krizlerinin ve köpek balığı saldırılarının bu gruplardaki mutlak riskini ifade ediyor. TED هذه الأرقام تعبر عن المخاطر المؤكّدة للأزمات القلبية وهجمات سمك القرش في هذه المجموعات.
    Ülkemiz böyle bir girişimin riskini maddi olarak kaldıramazdı. Open Subtitles أَغري كثيراً لوهب المغامرة بلادنا لا تستطيع أَن تتحمل خطر مثل هذا المشروع
    Yine de kesin başarı şansı olmadan oradan ayrılma riskini göze alamayacaklarını hepsi de bilmektedir. TED وعلى الرغم من ذلك، جميعهم يعلمون بأنه ما من أحد قد يخاطر بمحاولة الخروج دون التأكد التام من نجاح ذلك
    Dinle, sana geçmişimde olanları anlatmalıydım ama seni kaybetme riskini alamazdım. Open Subtitles انظري , كان علي أن أخبرك بماضي لكنني لم أستطع أن أجازف وأفقدك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد