ويكيبيديا

    "tehlikeli bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خطير
        
    • خطيرة
        
    • خطيراً
        
    • خطرة
        
    • خطورة
        
    • خطيرا
        
    • أي خطر
        
    • الخطير
        
    • خطيره
        
    • خطراً
        
    • خطرًا
        
    • الخطورة
        
    • الخطيرة
        
    • غير آمنة
        
    • اخطر
        
    Maaşları iyiydi, ama onlarınki zor ve çoğunlukla tehlikeli bir yerde hâlâ izole edilmiş ve zor bir hayat. TED كانوا يتلقون رواتب جيدة، و لكن بالنسبة لهم فهي حياة عزلة صعبة داخل عنصر خطير و شاق على الأغلب.
    Çünkü bu hikaye yetişkinler için çok tehlikeli bir şey ifade edebilir. Open Subtitles لأنه يمكن أن يعني أن شيء ما قد كبر شيء خطير جدا
    Sadece tifüsün gettoya kapatılamayacak ve insanları bir afet gibi yok edecek kadar tehlikeli bir hastalık olduğunu biliyorum. Open Subtitles كل ما أعلمه أن التيفوئيد مرض خطير ويحصد الناس مثل الطاعون ولا يمكن منعه من الانتشار خارج الحي اليهودي
    Almanlar Paris'e yaklasirken 1. ve 2. ordulari arasinda tehlikeli bir bosluk olustu. Open Subtitles مع اقتراب الألمان من باريس تبينت ثغرة خطيرة بين الجيشين الأول والثاني الألمانيين
    tehlikeli bir şekilde kilo değişimi için bir kaç opsiyon mevcut. Open Subtitles نيك ..هناك خيارات كثيرة متوفرة لتقليل الوزن لأشخاص مثلك بشكل خطير
    Kendinizi bu şekilde teşhir etmek, uçabilseniz dahi tehlikeli bir iştir. Open Subtitles إنه عمل خطير أن تكشف نفسك هكذا حتى لو يمكنك الطيران.
    Ne kadar tehlikeli bir geri zekalı olsanda artık beraber yaşayabiliriz. Open Subtitles الآن يمكننا العيش معك مجدداً على الرغم من أنك متخلف خطير
    Bu kadar tehlikeli bir şey varken, güvenlik söz konusu olamaz. Open Subtitles , أنظر , بوجود شئ خطير هكذا لا يوجد شئ آمن
    Çalışıyordum, ama annem çok tehlikeli bir iş olduğunu söyledi. Open Subtitles حسناً كنت أفعل ذلك ولكن أمي قالت أن هذا خطير
    Büyük borç içinde olduğundan haberdarım. Bir erkek için tehlikeli bir durum. Open Subtitles أدري أنك مُحمل بدين كبير، ولهو مكان خطير ليجد المرء نفسه فيه..
    Bak, tehlikeli bir adamı tutukladın altını kurtardın, yozlaşmış bir savcıyı işinden aldın. Open Subtitles لقد ألقيت القبض على تاجر مسروقات خطير إسترجعت الذهب و أطحت بمدعي فاسد
    Dedektif, burada olmamalısınız. Başınıza bir şey gelebilir. - Burası tehlikeli bir mahalle. Open Subtitles أيّتها المُحققة، لا يحري بكِ التواجد هُنا، فقد تتعرّضين للأذى، فهذا حيّ خطير.
    Çünkü aradığımız şeyi bulursak o zaman burası tehlikeli bir yer demektir. Open Subtitles لأنه إذا وجدنا ما نبحث عنه فهذا يعني أن هذا المكان خطير
    İçinizden birinin tehlikeli bir madde tarafından enfekte olduğunu biliyoruz. Open Subtitles نحن نعلم بكل تأكيد أن واحداً منكم تلوث بمادة خطيرة
    Kıyafetin altından dolu bir silahla oynamak oldukça tehlikeli bir alışkanlık. Open Subtitles إنها عادة خطيرة أن تحمّل سلاح صغير بذخيرة في جيب عباءة
    Manchester'ın başka bir tarafında faaliyet gösteren çok tehlikeli bir suç çetesinin üyesi. Open Subtitles إنّه عضو بعصابة خطيرة .. التي تمارس نشاطها في الجانب الآخر من مانشستر
    Gündelik hayatına renk katmak istiyorsan yeni ve tehlikeli bir uğraş bulabilirsin. Open Subtitles حسنا بولي إذا أردتي أن تزعزعي روتينك قيلاً.. لم لا .. تجربين شيئاً خطيراً ؟
    Gerçekten çok tehlikeli bir görevdi, tehlikede olan 1000 hayat vardı. Open Subtitles صحيح أنها كانت مهمة خطرة ولكن ألف روح كانت معرضة للهلاك
    Bunu tehlikeli bir durum olarak görmek sana ne getirecek? Open Subtitles ما الذي يتطلبه الأمر كي تدركي خطورة هذا الموقف ؟
    Böyle tehlikeli bir silah bulunduran herkesi... sorgulayamaya hakkımız var. Open Subtitles و لنا كل الحق فى مساءلة رجل يخفى سلاحا خطيرا
    tehlikeli bir durum olduğunda FBI'ın uluslararası müdahale ekibi devreye sokuluyor. Open Subtitles أذا ما لاح أي خطر فأن فريق الاستجابة الدولية لمكتب التحقيقات الفدرالي يتولى المهمة
    Açıkça, böyle tehlikeli bir şekilde gösteriş yapmak, erkeğin çiftleşme riskini değerli kılıyor. Open Subtitles من الواضح أن الزيجات الإضافية التي يحظى بها الذكر من العرض بهذا النمط الخطير تستحق المجازفة.
    Ama klübene uzun bir yol var en azından böyle tehlikeli bir bilgiyi gönüllü olarak açıklamaya gerek olmadığını ona söyleyebilirsin. Open Subtitles لكنها مسافه طويله حتى تصل لكوخك لذا يمكنك على الاقل ان تشرح له لماذا انه ليس من الضروري الادلاء بعلومات خطيره
    Şimdi beyler, dünyanın artık tehlikeli bir yer olduğunu biliyoruz. Open Subtitles والآن يا سادتي، نحن نعلم أن العالم أصبح مكاناً خطراً.
    Köpeğinin uyutulması gerekti çünkü tehlikeli bir hayvandı. Open Subtitles كلبك ذاك تحتم القضاء عليه لأنه كان خطرًا
    O kadar tehlikeli bir görev ki eski mürettebatımın hepsi öldü. Open Subtitles إنها مهمة في غاية الخطورة و تسببت في قتل طاقمي الأخير
    Neden geminize bu kadar tehlikeli bir madde ile güç sağlıyorsunuz? Open Subtitles لماذا تستخدم هذه المادة الخطيرة في سفينتكم ؟
    Ama on gündür babanın casusları İşçiler Şehrini tehlikeli bir hale getirdi. Open Subtitles و لكن منذ عشرة أيام و وحشية أبوك جعلت مدينة العمّال غير آمنة
    Zamanla tek yapmanız gereken onu bir hücrede tutmak olacak, çünkü o aranızda kalmak için çok tehlikeli bir düşman. Open Subtitles -بعد فتره قصيره, لن يكون لديكم خيار الا ان تحبسوه بعيدا. -لأنه سيكون عدو اخطر بكثير من ان تتركونه بينكم.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد