Nasıl oluyor da bir kadın ölene kadar kanıyorken kimse bir şey yapmıyor? | Open Subtitles | كيف يمكن لامرأه ان تنزف حتى الموت ولا يوجد من يفعل لها شيئاً |
O işi neden bodrumda ya da garajda yapmıyor ki? | Open Subtitles | لمَ لا يسعه أن يفعل ذلك في السرداب أو المرآب؟ |
İntihar etmekle tehdit etmediğim sürece kimse benim için bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | بالنسبة لي لا احد يفعل لي أي أمر إلا إذا هددت بالانتحار |
İyi görünüyor da benim için ufacık bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | يبدو حسناً نعم لكنه لا يقوم بأي شيء من أجلي |
Tatlım, Tanrı her şeyi bilir. Peki ama neden bir şey yapmıyor? | Open Subtitles | ـ عزيزتي، الله يعرف كُل شيء ـ إذاً، لم لا يفعل شيئاً؟ |
Problem, Batı'ya doğru baktığınızda. Batı'nın yapmasını istediği şeyi yapmıyor. | TED | والمشكلة هي أنه عندما ننظر للغرب، فإنه لا يفعل ما يريد الغرب أن يفعله. |
Bazı insanlar bunu yaparken, çoğu da yapmıyor. Peki neden? | TED | بعض الناس يفعلون ذلك ، بعضهم لا يفعل. ما الذي يحدث؟ |
Ama aslında bu adam kesinlikle hiç bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | ،لكن في الواقع ... هذا الرجل لا يفعل شيئاً البتة |
Ama aslında bu adam kesinlikle hiç bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | ،لكن في الواقع ... هذا الرجل لا يفعل شيئاً البتة |
Aynı şeyi iki kere yapmıyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أنه لا يفعل الشيء مرتين بنفس الطريقة. |
Bunun dışında, bir şey yapmıyor, merak etme. | Open Subtitles | لكنه لا يفعل شيئا آخر يمكنك أن تكون مطمئناً حيال ذلك |
George, her zaman taşı oradan alacağına dair söz veriyor ama hiç yapmıyor. | Open Subtitles | لقد وعدني " جورج" أن يقوم بتعديلها و لكنه لم يفعل ذلك أبداً |
Hiç konuşmayan bir adam şimdi başka bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | الرجل الذي كان مستحيلا ان يتكلم الان هو يفعل شيئا اخر |
Bu senden nefret eden adam, seni sevdiğini söylüyor, ama senin için bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | .ذلك الرجل يكرهك و لكنه لا يفعل أى شيء لك |
Benim çocuğum 17 yaşında ve tüm gün boyunca hiçbir şey yapmıyor. | Open Subtitles | لدي ابن فى السابعة عشرة لا يفعل شيء طوال النهار |
Artık bunu kimse yapmıyor. | Open Subtitles | لم يعد أحد يفعل ذلك الآن لا أعتقد أن شخصاً يفعل |
Kadına göre bir iş değil. Neden erkeklerden biri yapmıyor? | Open Subtitles | هذا ليس عمل امرأة لماذا لا يقوم به أحد الرجال؟ |
Madem öyle Tom başka biriyle niye yapmıyor bu işi? | Open Subtitles | ثمّ لماذا لا يستطيع توم يفعلها هو مع شخص آخر؟ |
-Şaka yapmıyor. -Uydurmuyorum. Stewie Ray. | Open Subtitles | إنه لا يمزح أنا لا أختلق شيئًا، ستوي راي. |
Yani hiç biriyle seks yapmıyor mu? | Open Subtitles | وهو لا يمارس الجنس مع أي منهنّ؟ |
Bu onu incitiyor ve bu sahneyi daha iyi yapmıyor, tamam mı? | Open Subtitles | لأنه يؤذي مشاعرها وهذا لا يجعل المشهد أفضل |
Şimdiki adalet sistemimiz kimse için hiçbir şey yapmıyor. | TED | وأعتقد أن فلسفتنا في العقاب الآن لاتفعل أي شيء لأي أحد. |
İyiymiş be. Bir şey yapmıyor. | Open Subtitles | نعم ، هذا رائع إنه لايقوم بأي شئ |
Bu adamların ne yapmak istediğini biliyorum ama bu seni daha emniyetli yapmıyor. | Open Subtitles | وأنا أعرف هؤلاء الرجال ماذا يريدون فعله ولكن هذا لا يجعلك أكثر أماناً |
Beni ortanca yapmak ezik biri yapmıyor. | Open Subtitles | فقط لأنني الطفلة المتوسطة لا يجعلني ذلك خاسرة |
Mastürbasyon onu mutlu etmesine rağmen yapmıyor. | Open Subtitles | و بالرغم من أن الإستمناء ،يجعله سعيدًا .هو لا يفعله |
Yüzde bir kutucuğu işaretliyor. Geriye kalanlar hiç bir şey yapmıyor. | TED | واحد بالمئة يضع علامة في المربع. الباقون لا يفعلون شيئا. |
Ve bir sürü erkek bunu değiştirmek için bir şey yapmıyor. | TED | وأن العديد من الرجال لا يقومون بأي شيء لتغيير ذلك. |
- Baba, yapma. - Baban hiçbir şey yapmıyor. | Open Subtitles | هيا يا أبي- والدك لم يعد يحتمل أي شيئ- |
ve muhtemelen şu anda çok fazla seks yapmıyor, ama neden prezervatif kullanmak isteyebileceğinizin nüfus içindeki bir hatırlatıcısı. | TED | وهو لايمارس الجنس الان بكثرة على ما يبدو ولكنه تذكير لعامة الشعب لماذا يتوجب عليه ان يستخدم الواقيات الذكرية |