"أردتك" - Translation from Arabic to Turkish

• istedim
• istemiştim
• istediğim
• istiyordum
• isterim
• isteseydim
• istediğimi
• isterdim
• istediğimde

Bu senin için birsey ifade etmiyor fakat... bunu sadece bilmeni istedim.
قد لا يعني ذلك أيّ شيء لكنني أردتك أن تعرف بأيّة حال

Tamam, sadece en yüksek skoru senin yaptığını bilmeni istedim.
حسنا أردتك أن تعرف بأنه نقاطك هي الأعلى على اللائحة

Orada tam senin yaşındayım. Bu yüzden bunu sana vermek istedim.
ولاحظت أنّي وقتها كنت بمثل عمركِ لذا أردتك أن تكون معكِ

sorun ne tatlım bunları yapmak için senden yardım istemiştim
ما خطبكِ يا عزيزتي؟ أردتك أن تساعدني بإقناعهم على البقاء

Fakat seni burada gerçekten istediğim anlar olmadı anlamına gelmiyor bu.
ولكن ذلك لا ينفي أنني حقاً أردتك هنا في بعض اللحظات.

Bana dönmeni istiyordum, bu kez seni mutlu edebileceğimi sandım.
أردتك أن تعودي لي واعتقدت فعلاً أنني استطيع اسعادك الآن

Ben sadece bu tip şeylerde nasıl hissettiğimi anlamanızı isterim.
إننى فقط قد أردتك أن تفهم شعورى تجاه هذه الأشياء

Sadece bilmenizi istedim, eğer rolü alırsam bu sizin sayenizde olacak.
أردتك فقط أن تعلم إذا حصلت على الدور، فالسبب يعود إليك.

Ne kaçırdığını görmeni istedim böylece bir dahaki sefere başına ne geleceğini bileceksin.
أردتك فقط أن ترى هذا لكي تعرف ما يفوتك لكي تتعلم في المستقبل

Sadece burada neden bulunduğumu bildiğimi bilmenizi istedim.
أردتك فقط أن تعلم بأنّ مثل هذه الأسرار لا تخفى عليّ

Bak, kimse seni sırtından vuramayacak. Sadece bunu bilmeni istedim.
اسمع ، لن يطلق أحد عليك النار من الخلف ، أردتك أن تعرف هذا

Sadece bilmenizi istedim ki Josh iyi, birşeyi yok yani.
فقط أردتك أن تعرفي أن .. أمم زز جوش بخير .. أعني أنه بخير

Seni bekliyordum teğmen. Bunu görmeni istedim.
لقد كنت أنتظرك حضرة الضابط أردتك أن ترى هذا

Sadece Kleinfeld konusunda haklı olduğunu söylemek istedim.
أنا فقط أردتك أن تعرفي أنك كنت محقّة بشأن كلاينفيلد

Beysbolu sevmeni istedim. Noel'de sana sopa, eldiven, ne gerekiyorsa almak istedim.
أردتك أن تحب البيسبول وأحضرت مضرب وقفاز وكل شيء

Bunun kararını senin vermeni istedim.
أردتك أيضاً بأنّ تقرري ..كان كل هذابارادتك،.

Sadece dışarıda olanları görmeni istedim.
سوف أعطيك عمل بنفسى. أنا فقط أردتك أن ترى ماذا هنالك

Buraya geldim çünkü bana inanmanı istemiştim, sen de inandın.
حسناً، جئت إلى هنا أنني أردتك أن تصدقيني، وقد فعلت

Sana silah doğrulttuğum için özür dilerim. Beklemeni istemiştim sadece.
آسفة أنّي صوّبت مسدسي نحوك لقد أردتك أن تنتظري فحسب

Benim istediğim şekilde oy verdiğin belli oldu.
وبعد ذلك عندما صوّتّ،هو كان واضح صوّتّت بالطريقه التي أردتك أن تصوّت بها.

İyi bir iş çıkarmanı istiyordum. Yaptığın işten gurur duymanı, bir erkek olmanı istiyordum.
أردتك أن تقوم بعمل جيد أخفر بعملك أن تكون رجلاً

Bilmeni isterim ki geçen gün restoranda yaptığın şey hiç hoş değildi.
أردتك أن تعرف أن ما فعلته في المطعم ذلك اليوم ليس مقبولاً

Yani, ölmeni isteseydim, ölürdün.
ما يعني أنني إذا أردتك ميتة فكنتستكونينكذلك.

Bunu senin de duymanı neden istediğimi görüyorsun, Sam.
الآن يمكنك أن ترى لماذا أردتك أن تسمع ذلك يا سام

Yani eğer ben olsaydım bilemiyorum, beni hazırlıksız yakalamanı isterdim çok güzel bir öpücükle.
أعني إذا كان الأمر بيدي لكنت أردتك أن تفعل مثلا أن تفاجئني مثلا بقبلة جيدة

Çeneni kapamanı her istediğimde kafanı kırsam hoşuna gider mi?
ما رأيك إن حطمت وجهك كلما أردتك أن تخرس؟