"أعاد" - Translation from Arabic to Turkish

    • yeniden
        
    • tekrar
        
    • geri
        
    • iade
        
    • tekrardan
        
    • baştan
        
    • döndürdü
        
    • döndü
        
    • değiştirdi
        
    • canlandırdı
        
    • etmiş
        
    Bilge insan, Luke'un yeniden odayı temizlemesi gibi kendiliğinden hareket etmesini bilir. TED والشخص الحكيم يعرف كيف يرتجل، كما فعل لووك عندما أعاد مسح الأرضية.
    Yüklediğiniz program çok büyük miktarda makine kodunu yeniden yazdı. Open Subtitles البرنامج الذى أدخلته أعاد كتابة كميات هائلة من لغة الآلة
    Sahra'yı tekrar çöle döndürenle aynı iklim değişikliğinin başka bir etkisi vardı. Open Subtitles الحدث المناخي الذي أعاد الصحراء الكبرى إلى تصحرها كان له أثر آخر
    Biraz vitamin ve kaz ciğeri alınca renkleri tekrar yerine geldi. Open Subtitles ولكن مع نظام الفيتامينات وكبد الأوز أعاد النضارة إلى وجههم الشاحب
    McCall, Hastings'in motorunu ona geri verdiğinde ön tarafı ezikmiş. Open Subtitles ماكول يقول انه أعاد دراجة هاستينغس اليه والنهاية الامامية محطمة
    Angelina Jolie, erkek kardeşini öpüyordu ve Russell Crowe, Caesar'ı geri getirdi. Open Subtitles أنجلينا جولى كانت تقبل أخيها و راسل كرو أعاد قصه شعر القيصر
    Sigorta ortaklarımızı ikna ettik ve nisan ayında çiftçiler yeniden ekim yaptı. TED لذلك أقنعنا شركائنا وبعد ذلك في إبريل، أعاد هؤلاء الفلاحون الزراعة
    Edward Teach, amansız zalim rolünü oynayarak kendini Karasakal olarak yeniden dizayn etmişti. TED لذا أعاد إدوارد تيتش تصميم شخصه ليصبح بلاك بيرد من خلال لعب دور الغاشم الذي لا يرحم.
    Babam dişçilik lisansını yeniden okumak zorunda kaldı. TED حيث أعاد والدي دراسته وحصل على شهادة طب الأسنان مرة أخرى
    Bu, eğer lif duvarlarını çok erken ve yeniden yapılandırırsa kısalacağı anlamına gelir, sonunda da kaba ve zayıf kumaş oluşur. TED هذا يعني، إن أعاد الليف تشكيل جدرانه بشكلٍ سابقٍ لأوانه، سيكون قصيرًا، وبالتالي ينتج أقمشةً خشنة وضعيفة.
    Bu Usta bir Zaman Lorduysa, yeniden doğuş yaşamıştır. Open Subtitles لو أن السيد من سادة الزمن فلابد أنه أعاد تجديد جسده
    Hepinizin bildiği gibi "sürgünden dönüş", ikinci tapınak, Yahudiliği tekrar şekillendirdi. TED كما تعرفون جميعا، أن العودة من المنفى، المعبد الثاني، أعاد تشكيل اليهودية.
    Görüşürüz. Mac Barnett: Nico tekrar aradı, bir saat sonra falan. TED مع السلامة. ماك بارنيت: والآن نيكو أعاد الاتصال بعد ساعة.
    1882'de Friedrich Nietzsche, Diyojen’in elinde bir fenerle Atina’nın pazar yerine gittiği ve boş bir çabayla tek bir dürüst insan aradığı bir öyküyü tekrar kurguladı. TED في العام 1882، فريديك نيتشه أعاد تصور القصة حيث ذهب ديوجين إلى أحد أسواق أثينا بفانوس، ليبحث ساخراً عن شخص صادق واحد.
    Beyefendi bu küçük oyunu 3-4 kez tekrar eder ve bu ilk çılgın davranıştan itibaren gitgide çıldırmanın eşiğine gelir. Open Subtitles أعاد الرجل الكرّة ثلاث أو أربع مرّات, ومنذ هذه الحماقة الأولى كان ينحدر أكثر من أيّ وقتٍ مضى، إلى حافة الجنون.
    Herneyse, oraya bir kamera ile gitti ve geri getirdiği görüntüleri izlemek çok ilginç. TED على أية حال، ذهب إلى هناك مع كاميرا التصوير خاصته، وهو أمر مثير أن نرى ما أعاد معه
    Bebeği geri verdiği zaman ebeveyinlik ile ilgili sorular sormaya başladı. TED أعاد لها الطفل، وبدأ يسأل أسئلة عن الأبوة.
    Birçok çözüm ürettik fakat hiçbiri doğal odaklanmayı tamamen geri getirmedi. TED لقد قدمنا الكثير من الحلول لكن ولا واحد منها أعاد النظر باسترجاع الرؤية الطبيعية.
    Eğer Birleşik Devletler'deki her bir yetişkin bu yıl 5 ürün daha az iade ederse yaklaşık 109 milyon kg kıyafet çöpe atılmaktan kurtulacak. TED فلو كل أمريكي أعاد خسمة منتجات أقل هذا العام، سندخر 240 مليون جنيه من الملابس التي كانت تُلقَى بالنفايات.
    Otto alyuvar hücrelerini ölümle savaşmak için tekrardan kodladı. Open Subtitles أوتو أعاد تشفير كريات الدم البيض لك, ليقــاوم السـرطان المنتشــر في دمــي
    Bütün gece bunları çalıştırıyordu. Stephen Wolfram'ı hatırlıyorsanız, bunları baştan keşfetti. TED يقوم بتشغيل ذلك الشيء طوال الليل، تشغل تلك الأشياء إذا تذكر أحدكم ستيفن ولفارم الذي أعاد اختراع هذا الشيء
    Ruhumu eşikten döndürdü ve Vetch'in ruhu da bedenini ayrılmamış. Open Subtitles أعاد روحي من الحافة وإذا لم تغادر روح فيتش جسده بعد
    "ve Sunder, Allah onu bana geri verdi" Sunder döndü ben tapınağa gidiyorum. Open Subtitles والآن ، الله أعاد لى سندر أيضا سأذهب للمعبد يجب أشكر الآلهة
    Ona de ki; dairemi havaya uçuran anlayışımı değiştirdi. Open Subtitles ـ أنا سألت سؤال ؟ ـ أخبره أخبره أن المحرر الذي دمر ممتلكاتي أعاد ترتيب إدراكي
    Global Dinamik bugün Kriyostaz'dan birisini canlandırdı. Open Subtitles مركز الديناميكيات العالمي أعاد للوجود شخصا من التجميد هذا اليوم
    Büyükbabam silahını iade etmiş. Ardından da pilot, büyükbabamın sigarasını geri vermiş. Open Subtitles جدي أعاد إليه مسدسه و أعطى الألماني جدي سيجارة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more