Şarapla Thai yemeği yemenin senin için bu kadar önemli olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | فلم أكن أعلم بأن احتساء الخمر والطعام التايلندي بهذه الأهمية بالنسبة لك. |
Genç kızları kendine arkadaş yapmak gibi bir hobin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن هوايتك جعل الفتيات رفيقاتٍ لك |
Bu kadar kaba ve nankör olduğunu bilmiyordum! | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن لديكِ كل هذه الوقاحة وهذا الجحود |
O iki pengueninin erkek olduğunu bilmiyordum ve ben sadece, yerel hayvanat bahçemizin tanıtımını yapmak için küçük, eğlenceli bir etkinlik gerçekleştirmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن كلا البطريقين ذكوراً وكنت أحاول إقامة إحتفالية ممتعة ولطيفة فحسب لتطوير حديقتنا المحلية للحيوانات |
Kameranın beni çektiğini bilmiyordum ki. Ses adamlarından biri ile dalga geçiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن ألكاميرة تعمل أنا كنت ألعب مع بعض ألرجال |
Tek yapman gerekenin "benim" demek olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن كل ما فعلتي هو أخذ الأولوية |
Ben ahbap Fed olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن الرجل كان عميلاً فيدرالياً |
Burada bir peder olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن لدينا قساوسةً هنا |
Bir birikimin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن لديك أي مدخرات |
Oğlunuzun doğum günü için olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن هذه حفلة طفلك. |
Derin uzay radarlarımız olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | -لم أكن أعلم بأن لدينا مجسات في الفضاء الخارجي |
Orada duş olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن لكِ حماماً هناك |
Ama Ollie'nin silahı olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | ولكنني لم أكن أعلم بأن " أولي " يملك سلاحاً. |
Böyle bir şöhretim olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حسناً ,لم أكن أعلم بأن تلك شهرتي |
Böyle bir şöhretim olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | حسناً ,لم أكن أعلم بأن تلك شهرتي |
- Daniel, bugün randevumuz olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن لدينا موعد اليوم |
İzleyenim olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن لي جمهوراً هنا |
Burada böyle bir yer olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن هذا المَكان هُنا. |
- Kanı ile bir sorunu olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن دمها سيء |
Alex'le Izzie'nin birlikte olduğunu bilmiyordum. Senin kızdığın bu değil. | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن ( أليكس ) يواعد، إيزي ذلك ليس سبب غضبك |
Ölü gibi uyuduğunu bilmiyordum ki! | Open Subtitles | لم أكن أعلم بأن نومكِ ثقيلٌ للغاية |