"الحدود" - Translation from Arabic to Turkish

    • sınır
        
    • sınırın
        
    • sınıra
        
    • sınırdan
        
    • sınırları
        
    • sınırlar
        
    • sınırda
        
    • çizgiyi
        
    • sınırına
        
    • sınırında
        
    • sınırını
        
    • sınırından
        
    • sınırlarını
        
    • sınırların
        
    • sınırındaki
        
    Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki, ses sınır kurallanıa uymaz. TED واريد ايضا ان انوه ان الصوت لا يحترم الحدود او الحواجز
    Ah! Siz Bastiano'dakiler sınır meselesi konusunda başımıza bir sürü iş açtınız. Open Subtitles أنت من الحصن الذي يسبب لنا صداعاً كثيراً بخصوص مسألة تلك الحدود
    sınırın üstünde olacağım, ve size yasadışı olanları telsizle haber vereceğim. Open Subtitles سأطير بجانب الحدود واحدد لكم مكان وجود الغير شرعيين عبر الراديو
    Saklı Şelale'nin ön safları tez zaman içinde sınıra ulaşacak. Open Subtitles الخطوط الأمامية من مدينة الشلال سوف تصل قريبا إلى الحدود
    Bu adam, kokaini sınırdan geçirmeme karşılık 5000 dolar verdi. Open Subtitles هذا الرجل, دفع لى 5000 دولار لأعبر الحدود ببعض الكوكايين.
    Biz sınırları zorlamadık, sadece herkesin sandığından daha ileride olduğumuzu gösterdik. TED لم نتخطى الحدود, لكن اثبتنا اننا متقدمين على اي شخص اخر.
    Avrupa'daki sınırlar onları reddediyor veya kabul etmek için saldırıyor. Open Subtitles كل الحدود في أوروبا ترفض لهم أو التهم بشجاعة لقبولهم.
    Fakat sınırda çalışanların soğuk bir yakıştırmayla "Kara Delik" dedikleri binanın yanından geçerken zıtlık daha da çıplak bir şekilde hissediliyor. TED وما يجعل هذا التباين قاسياً أكثر هو مروري من ذاك المبنى الذي ندعوه نحن الذين نعمل في منطقة الحدود بالثقب الأسود.
    Bunu yapardım John gerçekten. Ama benden istediğin şey tamamıyla çizgiyi aşıyor. Open Subtitles أود ذلك يا جون، حقاً أريد لكن ما تطلبه خارج عن الحدود
    -Senin derdin de bu çok fazla sınır koyuyorsun. Biraz rahat olmalısın. Open Subtitles هذه هي مشكلتك, لديك الكثير من الحدود عليكي ان تتركي الأمور قليلاً
    sınır gezegenlere kaçtım, halktan biri gibi konuşmayı öğrendim ve iş bulmaya geldim. Open Subtitles إذاً , أنا مضيت خارج الحدود لكى أتعلم كلمة كلا جئت لأيجاد عمل
    Yanına sınır karakolundaki adamlarımızdan 2 ya da 3 kişiyi alsan iyi olacak. Open Subtitles . من الافضل ان تاخذ اثنين او ثلاثة من رجال دورية الحدود معك
    Bu mesele aydınlanana kadar seni sınır devriyesi görevinden alıyorum. Open Subtitles سوف أنقلك من حرس الحدود حتي نفرغ من هذا الشيئ
    sınır Devriyesi, sınırın bizim tarafında çoklu cinayet vakası tespit etmiş. Open Subtitles حرس الحدود إكتشفوا حادثة قتل جماعية في هذا الجانب من الحدود
    Başlangıç olarak, sınırın güneyindeki arkadaşlarımız bunun için ne hissediyor? Open Subtitles بالبدآيه كيف أصدقائنا جنوب الحدود كيف تشعر حيآل ذآلك ؟
    Bu kasabayı seçmesinin tek sebebi sınıra çok yakın olması. Open Subtitles السبب الوحيد لإختياره هذه المدينة هو أنها قريبة من الحدود
    sınırdan kaçırmaya ben de varım. Ama onu neyle suçlayacağız? Open Subtitles حسنا، أنا موافق على خطّة الإختطاف خلف الحدود وبماذا نتهمه؟
    Ve bütün bu deneyleri tekniğimizin sınırlarını anlayana dek çözümledik, çünkü bu sınırları anlayınca, nereye kadar zorlayabileceğimizi öğreniriz. TED وقمنا بتحليل كل هذه التجارب حتى فهمنا فعلا حدود تقنياتنا وما أن فهمنا هذه الحدود فقد عرفنا كيف نوسعها
    Tamam ben de bazı sınırlar istiyorum, ...benimle karşılaştırmaya izinli olduğun hayvanlardan başlayarak. Open Subtitles حسنا,انا أريد بعض الحدود أيضا بدءا بأسماء الحيوانات المسموح لكِ أن تشبهيني بها
    sınırda hafif bir gecikme oldu. Varış istikametine giden yola yeni girdim. Open Subtitles تأخير بسيط عند الحدود ، أنا في الطريق إلى نقطة الانزال الآن
    Willow sizi öldürürse çizgiyi aşmış olur ve ben bir dostumu kaybederim. Open Subtitles هو أنه لو أن ويلو قتلتك فستتخطي الحدود , وأنا أخسر صديقة
    Tadını çıkarın ama...siz... siz iki pislik olmanın sınırına dayandınız. Open Subtitles متعوا أنفسكم و لكنكم تجاوزتم الحدود قليلاً و أصبحتم حمقى
    Afganistan'a seyahatlerim çok uzun yıllar önce ülkemin, anavatanımın doğu sınırında, Polonya'da başladı. TED رحلاتي الى افغانستان بدات منذ سنوات مضت على الحدود الشرقية لبلدي, موطني ,بولندا
    Suçlu iadesi talebinden bulunmadan Meksika sınırını geçebileceğinizi düşündüren şey nedir? Open Subtitles ماذا تعتقد أنّك استطعت اعبر الحدود في المكسيك بدون أمر تسليم
    Sizin organizasyonunuz, Bay Midnight, Kanada sınırından bu kutulardan bir grup getirdi. Open Subtitles منظمتك يا سيد ميدنيت أحضرت بضاعة من هذه العلب عبر الحدود الكندية
    İstediğimiz hayatın sınırlarını çizmek ve uygulayabilmek için gerekli sorumluluğu almalıyız. TED علينا أن نكون مسؤولين لوضع وإنفاذ الحدود التي نريد في حياتنا.
    sınırların tarihsel açıdan en keyfi olduğu ve lider nesillerin birbirleriyle düşmanca ilişkiler içinde olduğu tüm bu bölgeler. TED كل تلك المناطق حيث الحدود تاريخياً أكثر تعسفية وحيث أجيال من القادة كانوا على علاقات عدائية مع بعضهم البعض.
    Dailer artık tropik Vietnam ve Laos sınırındaki bölgelerde yaşıyorlar. Open Subtitles شعب الماء يعيشون الان فى الحدود بين لاوس وفيتنام الاستوائيه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more