"الضابط" - Translation from Arabic to Turkish

    • Memur
        
    • Astsubay
        
    • subay
        
    • polis
        
    • subayı
        
    • Çavuş
        
    • Ajan
        
    • memurun
        
    • polisin
        
    • polisi
        
    • Komiser
        
    • subayın
        
    • Şerif
        
    • Gardiyan
        
    • Teğmen
        
    - Pekala Memur bey, görevinizi yapın. Oraya git ve yakala onu. Open Subtitles حسناً , أيها الضابط , إفعل واجبك إذهب إلى هناك وإقبض علية
    - Pekala Memur bey, görevinizi yapın. Oraya git ve yakala onu. Open Subtitles حسناً , أيها الضابط , إفعل واجبك إذهب إلى هناك وإقبض علية
    Onu burada tutmaya karar verdik, değil mi Memur bey? Open Subtitles لقد قررنا بأن نبقيه هنا الم تفعل ذلك ايها الضابط
    Astsubay, fiziksel olarak, son birkaç ayda... çok sıkıntılı bir dönem geçirdiğinizi biliyorum. Open Subtitles أيها الضابط أنا أعلم أنك قد عانيت جسديا خلال هذه الأشهر القليلة الماضية
    Bu subay üniformasıyla ve elindeki evraklarla... oraya kuşku çekmeden gidebilir... ve ordudan kaçış hikayesi yayılmadan uzaklaşmış olurdu. Open Subtitles بوجود الزي العسكري لهذا الضابط والأوراق يجب أن تسمح له بالسفر بدون أي شك ويبقى متقدماً على أخبار هروبة
    Roy Cole ile konuşmalısınız. Davis'in ortağı, Memur Roy Cole. Open Subtitles اريد أن أتحدث مع روى كول شريك ديفس,الضابط روى كول
    Şu anda imzalamanız gereken bir kaç itiraf Memur Burrel'da duruyor. Open Subtitles الان الضابط بورل عندة القليل من الاعرتافات التى يجب ان توقعها.
    Memur Lee, bak bakalım ev sahipleri herhangi bir hırsızlık ihbarında bulunmuş mu? Open Subtitles الضابط لي، انظر إذا كان أصحاب هذه المنازل قد أبلغوا عن أي سرقات
    Hey, Memur bey, size karşı dokunulmazlığımız var. Serbest bölgeye gidiyorduk. Open Subtitles أيها الضابط ، لدينا حصانة منكم نحن ذاهبون إلى المنطقة الحرّة
    Üzgünüm Memur bey, aslında arabanın içinde büyük bir arı vardı. Open Subtitles انا اسف ايها الضابط لقد كان هنالك نحله كبيره في الساره
    Kusura bakmayın Memur bey, ama bu laf salatasına benziyor. Open Subtitles اسمح لي ايها الضابط. لكن هذا الكلام لا أهمية له.
    Bugün burada olanların tam olarak özeti bu mu Memur bey? Open Subtitles أهذا حساب دقيق لما جرى هنا اليوم ، أيها الضابط ؟
    Hayır, Memur bey. problem yok sorun olmadığını kim söyledi? Open Subtitles لا، ايها الضابط. لا مشكلة مطلقا ماذا تعنين بلا مشكلة؟
    Çavuş Manuel Rodriguez ve Memur Thomas Kayser görev başında öldürüldü. Open Subtitles الرقيب مانويل رودريغز و الضابط توماس كايزر قتلا اثناء تأدية الخدمة
    Memur bey, bunun için izin mi almalıyım yoksa sorun yok mu? Open Subtitles هل أحتاج إلى إذن لذلك أيّها الضابط أم لا بأس في ذلك؟
    Memur Landry hakkındaki eğlenceli ve ahlaksız düşünceler hepimizi kötü duruma düşürüyor, ve ben bunu yapmayacağım en azından iş saatlerinde. Open Subtitles الاستمتاع بالتفكير بقذارة عن الضابط لاندري يضعف ويقلل من قيمتنا كلنا ولن أوافق على هذا على الأقل ليست في قوت الداوم
    - Gidiyor muyum? - Evet. Memur beyi takip et. Open Subtitles حسناً، عليك أن تتبع الضابط سيساعدك للوصول إلى ابن عمك
    Memur Wayne Gulino ile ilgili bildiğiniz her şeyi anlatın. Open Subtitles أريدك أن تخبرني بكل ما تعرفه عن الضابط واين غولينو
    Astsubay Graves, ne kadar zamandır Binbaşı Haber'ın emrinde çalışıyorsunuz? Open Subtitles للغايه اه,الضابط جريفيز منذ متى و انت تعمل مع الآمر
    O subay adayının kızıma tecavüz ettiğini kabul ederseniz, bu iş biter. Open Subtitles أعترف الأن أن هذا الضابط البحري إغتصب إبنتي و سوف ينته الأمر
    Bu polis memuru Joe Charles. Ambulansta annem ve Carol'la birlikteymiş. Open Subtitles هذا الضابط جو تشارلز لقد جاء في الإسعاف مع أمي وكارول
    Nakliye subayı bir taburun ihtiyaçlarını karşılıyorsa komutanına danışma hakkına sahiptir. Open Subtitles ضابط النقل لديه الحق لأستشارة الضابط المسؤول للكتيبة التي هو يمولها
    Hazır gelmişken, belki Ajan Rivkin'in inancıyla ilgili bizi aydınlatabilirsin. Open Subtitles بما أنك هنا هل يمكنك إنارتي حول إعتقادات الضابط ريفكين
    Şartlı tahliye memurun yine nerede olduğunu bilmediği için az önce beni aradı. Open Subtitles الضابط المسؤول عن اطلاق سراحك اتصل للتو لأنه لم يعلم أين كنت مجددا.
    O zenci polisin bu davadan alınmasını istemiyorum. Open Subtitles فانا لا أريدك أن تزيح الضابط الزنجي من القضية
    Ben Şerif Leonard Biggs, Lucille Gölü polisi. Open Subtitles انا الضابط ليونارد بيجز مكتب ليوليس الامنى
    Dosyalarına tekrar baktığımda, henüz Komiser yardımcısıyken neredeyse bir yıI boyunca suç denetimi biriminde bir memurla çalışmış olduğunu gördüm. Open Subtitles لقد بحثت خلال ملفاتها و قد خدمت مع هذا الضابط لسنة تقريباً عندما كانت مساعدة محقق, عملت في تحقيق الجريمة.
    Orduda öğrendiğim ilk şey, bir subayın adamlarını gözetmesi gerektiğiydi. Open Subtitles اول شيء تعلمته في الجيش هو ان الضابط يرعى رجاله
    Memur Pappas'dan, Şerif Garris'e, duyuyor musunuz? Open Subtitles الوحدة 45، هنا الضابط باباس إلى المأمور جاريس هل تجيب؟
    Mahkumdan sorumlu olacak Gardiyan mı o? Open Subtitles أهذا هو الضابط المسئول عن السجين يا سيدي؟
    Şimdi Teğmen Fuller oldun. İstesen de istemesen de. Open Subtitles من الآن أنت الضابط فولر سواء اعجبك هذا أم لم يعجبك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more