| parçaları çok iyi birleştirmişsin, ancak sen ve ötekiler icin artık çok geç. | Open Subtitles | لقد وضعتي القطع ,معاً بطريقة جيدة لكن للأسف هذا كان متأخراً لكِ وللآخرين |
| Yanlışlıkla bir vazo kırdım ve parçaları toplarken kolumu kestim. | Open Subtitles | كسرت الانية , و واحدى القطع جرحت يدي , حادث |
| Bir tek az yanıcı olan parçalar kalmış. Dişler, metal parçalar falan. | Open Subtitles | . في ما عدا القطع أقل قبولية للإحتراق . الأسنان , المعدن |
| Ufak bir yaşam formu uüretmek için kullanabileceğimiz minimum parça sayısı nedir? | TED | و تسائلنا ما هو أقل عدد من القطع لكي ننتج هذه اللعبة |
| Filmin bağımsız bir bölümü zamanın akışını değiştirmez veya zamanı kapsamaz; ancak parçaların birlikte dizilişiyle ortaya çıkan bir varlıktır. | TED | لا يتغير إطار واحد في الفلم أو يحتوي على تغير الزمن، ولكنها خاصية تأتي من كيف تلتصق القطع مع بعضها. |
| Yanlışlıkla bir vazo kırdım ve parçaları toplarken kolumu kestim. | Open Subtitles | كسرت الانية , و واحدى القطع جرحت يدي , حادث |
| Goetz kaybolsa da cesedi bulunsa da Beck parçaları bir araya getirecektir. | Open Subtitles | اما ان يفقد جوتز او توجد جثته, بيك سيجمع القطع مع بعضها. |
| Sadece kesip biçmediler, ama geri dönüp bütün parçaları da topladılar. | Open Subtitles | لم يكونوا يقطعوا ويكعبوا وحسب ، بل يعودوا ليأخذوا كلّ القطع |
| Hayalleriniz paramparça olsa bile en azından parçaları da büyük olur. | Open Subtitles | لذا حتى لو تحطمت أحلامكم، ستكون تلك القطع المتحطمة أيضاً كبيرة |
| Ksifoid süreci transeksiyonunda bazı bez parçaları var gibi duruyor. | Open Subtitles | يبدوا هناك ألياف متلاقصة مع الجرح الذي سبب القطع الخنجري |
| Sanat eserleri arıyorlar. Tarihi önemi olan parçaları korumak istiyorlar. | Open Subtitles | إنهما يبحثان عن التحف الفنية ، يريدان حماية القطع الأثرية |
| Fakat dinozorların kemiklerini kesmek sizin de anlayacağınız üzere oldukça zor çünkü müzeler için kemikler oldukça kıymetli parçalar. | TED | لكن القطع في عظام الديناصور من الصعب القيام به,لأنه يمكنك ان تتخيل بسبب المتاحف العظام ثمينة |
| Sibersuçluların yüklediği ilginç başka parçalar daha vardı. | TED | هناك العديد من القطع المثيرة التي تم تحميلها من قبل المخترقين. |
| Bu slaytın solunda, çeşitli metal parçalar görüyorsunuz, yeni kalçaya ihtiyacı olan birine takılacak yapay kalçalar. | TED | على الجانب الأيسر من هذه الشريحة، ترون إختلاف في القطع المعدنية، أوراك صناعية يمكن إستخدامها لشخص يحتاج إلى ورك جديد. |
| Nano'da tipik bir binek arabaya kıyasla normalin neredeyse yarısı kadar parça var. | TED | فهنالك مايعادل فقط عدد نصف القطع في سيارة النانو اذا ماقورنت بالسيارات العاديه |
| Kader Mızrağı'nın koruyucularından biri olduğunu ve diğer parçaların saklandığı yeri bildiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك أحد حماة رمح القدر وأعلم أنك تعرف مكان تخبئة بقية القطع. |
| Ve bu da, esasında Richard'ın söylediği derin şey: Bir şeyi anlamak için, küçük parçalarını anlamak lazım. Etrafındaki her şeyden azıcık anlamak lazım. | TED | ولذا، فأنه شئ عميق أن تحدث ريتشارد حول: لفهم أي شئ، يتوجب عليك فهم قليل من القطع. شئ قليل عن كل شئ يحيط به. |
| Şimdi son parçayı yerine koyacağız ve her bir tutukluyu Belle Rêve'den kaçıracağız. | Open Subtitles | الآن نضع القطع النهائية في المكان لخرق كلّ شخص مخادع خارج بيل ريف |
| Bazı parçalara bakıyoruz ve tahminler yapıyoruz ancak mümkün olduğunca istatistiki olarak doğruluğundan emin olmaya çalışıyoruz. | TED | نحن نبحث عن بعض هذه القطع ونفرض افتراضات، ولكن نحن نحاول أن نتاكد بأن هذه القطع دقيقة إحصائيًا قدر الإمكان. |
| O çocuktaki kesik soldan sağaydı, soldan sağa... | Open Subtitles | القطع على ذلك الطفل الكمثري كان من اليسار إلى اليمين |
| Pekala, bakalım haklı mısınız. Bakalım bu parça, şu parçaya uyuyor mu. | Open Subtitles | لابأس، حسناً لنرى أن كنت محق دعنا نرى لو أن هذه القطع |
| Dondurulmuş taşları kumaş bir kutuya koy, onları bile yerler. | Open Subtitles | تقطع القطع المثلجة في علبة نسيج قطني وهم يأكلونها أيضاً |
| Belki sana bozuk para yerine, gerçek kağıt para kazanmanda yardımcı olabilirim. | Open Subtitles | ربما استطيع مساعدتك للعزف لتجني بعض الورقة حقيقية بدلا من من القطع |
| Buradaki biri denizaltının çalınan sanat eserleri için bir oyun peşinde. | Open Subtitles | يحاول أحدهم إجراء عملية . على القطع الفنية المسروقة من الغواصة |
| Sanki bu fikirler, farklı şekillerde ve farklı parçalardan oluşuyor ve sanki bu parçalar öylesine dolanmaktalar. | TED | أنه يبدو أن الأفكار مصنوعة من تلك الأجزاء المنفصلة، تلك القطع المنفصلة تطفو خارجًا. |
| Bir strateji oyununda hareket ettirilebilen, bazıları kurtarılırken diğerleri feda edilen taşlar mıyız? | Open Subtitles | القطع التي يمكن أن تتنقّل في لعبة الإستراتيجية البعض سينقذون بينما الآخرون سيكونوا ضحيّة؟ |