| Gerçeğin yarısını kesinlikle biliyorum ve bu, onların bildiğinden çok daha fazla. | Open Subtitles | . الآن أعلم بوضوح نصف الحقيقة وهو النصف الأكثر .الذي يعترفون فيه |
| Bu ayın telefon faturası parasıyla geçen ayın elektrik faturasının yarısını ödedim. | Open Subtitles | لقد أنفقت نقود فاتورة الهاتف لدفع النصف المتبقي من فاتورة الكهرباء السابقة |
| Çocukların sadece yarısı okula gidiyor, yani insanlar çok kötü koşullarda yaşıyorlar. | TED | فقط النصف من الأطفال يذهبون للمدارس، ما يعني أنهم يعيشون معيشة مضنية. |
| Para transferi her zamanki gibi. yarısı şimdi, yarısı teslimatta. | Open Subtitles | تحويل الأموال بالطريقة المعتادة النصف الآن و الباقى عند التسليم |
| Üç ya da dört konteynır yarım saatte yaptığın bu mu? | Open Subtitles | ثلاثة او أربع سياراتِ فى النصف ساعة التى كنت فيها بالاسفل؟ |
| Beyler, siz soylu şefi affetmelisiniz. Onun yarı yıllık ziyaretlerinde büyük fırsat vardır. | Open Subtitles | ايها السادة، يجب أن تغفرا الزعيم النبيل زياراته النصف سنوية هي مناسبة عظيمة |
| Ver bana onu, ben de her şeyin yarısını vereyim sana. | Open Subtitles | أوه ، اعطني اياه ، وسوف اعطيك النصف من كل شيء. |
| Bedenin diğer yarısını elde etmeme yardım edersen sizi rahat bırakırım. | Open Subtitles | لو ساعدتيني في الحصول على النصف الآخر من الجثمان سأترككِ تعيشين |
| Bunu kırıp yarısını sana vermem ve bendeki yarısını boynuma mı asmam gerekiyordu? | Open Subtitles | هل يجب أن أكسره لنصفين وأعطيك نصفاً منه وأرتدي النصف الباقي حول رقبتي؟ |
| Altı ay bekleyip, benden boşanarak her şeyi yarısını alacaktı. | Open Subtitles | أنتظرت ستة أشهر , وطلقتني ستأخد النصف من كل شيء |
| Ama gemiye siparişin yarısı ulaşmış. - Gerisi Pulau Tekong'a gidiyor. | Open Subtitles | فقط النصف الذي وصل إلى السفينة البقية في طريقها الى بولاو |
| Eğer süren dolduğunda, koordinatların diğer yarısı ben de olmazsa, | Open Subtitles | إن نفد الوقت ولم أتلقَ النصف الآخر من هذه الإحداثيّات |
| Yarın işe ne giyeceğimi düşünüyorum. Eşyalarımın yarısı orada yarısı burada. | Open Subtitles | أفكّر ماذا أرتدي غداً فملابسي نصفها هنا و النصف الآخر هناك |
| Artık vampirlerin yarısı böyle beslenirken diğer yarısı bizden nefret ediyor. | Open Subtitles | والآن نصف مصاصي الدماء يتغذون بهذه الطريقة و النصف الآخر يكرهنا |
| Aynı ağaçtan olduğunuz gibi. Kabul ettik. Benim yarım sizin yarınız için. | Open Subtitles | بالظبط مثلكم انتم الثلاثة, لقد اتفقنا على النصف لى و النصف لكم |
| yarım yüz yıl boyunca yüzünde gülümseme olsun, arkana yaslan ve ölümü bekle. | Open Subtitles | ضع ابتسامة مزيفة و امض بها خلال النصف القرن القادم إسترخي،وارتاح وانتظرُ الموتِ. |
| Kuzey yarım küredeki her haberalma servisi senin peşine düşecek. | Open Subtitles | ستجدين كل المخابرات الأمنية في النصف الغربي من العالم يلاحقونك |
| yarı finalleri kaçırdım, o yüzden pek de takip edemem. | Open Subtitles | لقد فوّت المباراة النصف نهائية، لذا سأشعر بالضياع عند المشاهدة |
| Bir toplumsal kabul gören bahanesiyle yarı çıplak erkek bakıyorum mi? | Open Subtitles | أتعنين التحديق فى رجال عاريين النصف فى تجمع مقبول اجتماعيا ؟ |
| Tamam. Genellikle yarısında azını hatırlıyoruz, ki bu normal. Çeşitlilik olacak. | TED | حسنا, عادة ننتهي بأقل من النصف, وهذا طبيعي. سيكون هناك مدى |
| Son bir buçuk saattir kılını bile kıpırdatmadın. | Open Subtitles | أنت لم تحرك عضلة واحدة في الساعة و النصف الأخيرة |
| Diğer yarısına baktığımızda hamileliğin anne ve çocuğu garip durumlara soktuğunu görüyoruz. | TED | أما النصف الآخر فإنه يكشف أن الحمل يضع الأم وجنينها في صراع. |
| Elbisenin üst yarısının gecekondunun birinde duvara montelenmiş biçimde bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا النصف العلوي من الثوب .ملصوقاً على جدار المسكن |
| Sonuçta payıma yarısından biraz azı düştü. 123 dolar gibi bir şey. | Open Subtitles | لم يتبق لي من ذلك سوى أقل من النصف حوالي 123 دولار |
| Öğleden sonra üç buçukta. Ama yatmadan önce bütün eşyalarımızı hazırlayalım. | Open Subtitles | عند الثالثة و النصف ظهراً, لكننا سنحزم حقائبنا قبل النوم |
| O zaman dışarı çıkıp kendini pompalı tüfekle vurup ikiye böl sonra da tekrar birleştirmeye çalış, bakalım nasıl olacak. | Open Subtitles | لم لا تخرج من هنا وتحصل لنفسك على قطع من النصف من شظية مسدس قاذف كي نعاود الرفقة ثانيةَ ؟ |
| İlk yarıyı elleri cebinde oynadı! | Open Subtitles | لقـد امضـى النصف الأول من المباراة و يداه في ملابسه الداخليـة |
| İlk yarının sonunda puan durumu şöyle.: Hanna, 39, Easley, 34. | Open Subtitles | وهذه نهاية النصف الأول, والنتيجه 39 لفريق الستره مقابل 34 لفريق ويسلى |