| - Oh! Sorun değil,evlat. Bir avuç 4. sınıf eleştirmenin ne düşündüğü kimin umurunda? | Open Subtitles | لا بأس يا بنيّ من يهتم برأي مجموعة أطفال من الصف الرابع؟ |
| İnsanların hakkımda ne düşündüğü umurumda değil zırvalığı. | Open Subtitles | تظاهرك بأنك لا تأبه برأي الناس فيك |
| Bana gelirsek insanların hakkımda ne düşündüklerini önemsememe fikrini sevdim. | Open Subtitles | وكذلك لي أنا أحب فكرة عدم أهتمامي برأي الناس فيني |
| Benim fikrime göre özellerine saygı duyulmalı. | Open Subtitles | و برأي أن لهم الحق في الحصول على خصوصيتهم أنا أحترم ذلك |
| Ve benim profesyonel fikrimce bu hastanın ölümüyle sonuçlanan krize yol açtı. | Open Subtitles | وبحكم عملي ، برأي سببت لها الأزمة التي أدت الى وفاتها |
| Sanırım kimsenin hakkımda ne düşündüğünü takmadığım o döneme geliyorum. | Open Subtitles | أظنني أبلغ ذلك العمر حيث لا أبالي برأي الناس في |
| Ama şimdi, insanların düşüncelerini umursuyordum... ve televizyona çıkmak beni gergin yapıyordu. | Open Subtitles | ولكن الان وبعدما اصبحت اهتم برأي الناس, ووجودي امام التلفاز , يجعلني متوتر |
| Dinle, bu şehirde diğerlerinin benim hakkımda ne düşündükleri umurumda değil. | Open Subtitles | أنصت، لا أحفل برأي أيّ أحد آخر بالمدينة فيّ |
| Galiba "milletin ne düşündüğü umurumda değil" demek kolay ama umrundadır ya hani? | Open Subtitles | اظن انه من السهل القول "لا ابالي برأي اي شخص اخر" لكن الجميع يبالون، اتفهم قصدي؟ |
| Bay Başkalarının Hakkımda Ne düşündüğü Umurumda Değil. | Open Subtitles | وانت الذي لا يهتم برأي الاخرين |
| Hayır, Steve'in ne düşündüğü umrumda değil. Merhaba, Steve. | Open Subtitles | "لا، لا أهتم برأي "ستيف "مرحباً "ستيف |
| Hayır, ortası noktalı çember görüşmeyi yapan memurun profesyonel fikrini belirtir. | Open Subtitles | كلا هذه الدائرة تعني أنه برأي مهني |
| Onlar, kendi fikirleri dışında hiç kimsenin fikrini önemsemezler. | Open Subtitles | لا تهتمّ برأي أحد، ما عدا رأيها |
| Ben de bir erkeğin fikrini almak istiyorum. | Open Subtitles | و أنا أود أن أخذ برأي ذكر محايد |
| fikrime değer verdiğin için çok gururlandım. | Open Subtitles | أنا ممتن جداً لأنك لا زلت تأخذين برأي |
| Bence doğru söylüyor, ama şu olaydan sonra kendi fikrime bile inanamaz oldum. | Open Subtitles | -هل تظن أن (كول) أمين؟ -أعتقد أنه يقول الحقيقة لكن بعد هذا، لست متأكداً أنني أثق برأي الخاص. |
| Sohbetin çoğu kısaltmalarla yapılıyor. L.O.L. "Gülmekten katılıyorum." I.M.H.O "Nâçizâne fikrimce." F.T.F... | Open Subtitles | أغلب الحديث اختصارات (لول) = (الضحك بصوت عالي) (ب.ر.ا) = (برأي المتواضع) ، (و.ل.و) |
| Başkalarının ne düşündüğünü takmayı epey uzun zaman önce bıraktım. | Open Subtitles | توقفت عن الاهتمام برأي الآخرين منذ مدة طويلة. |
| insanların ne düşündüğünü umursamadım İki Grammy ödülü sadece bunun bonusu. | TED | لقد تقدمت وصنعته ولم أهتم برأي الناس وجائزتي الـ"غرامي" هي إضافة عملاقة. |
| Eğer insanların düşüncelerini bu kadar takıyorsan, iki seçeneğin var. | Open Subtitles | حسناً ، إن كنتِ تكترثين برأي الناس .. بهذا القدر .. فأمامكِ خيارين |
| Savcılık ve Heymann'ın MIT'nin davayla ilgili düşüncelerini umursamadıklarını belirttiler. | Open Subtitles | مؤمنين أنَّ هيمَن و مكتب المدّعي العام لم يأبهوا برأي MIT في القضية |
| Ne düşündükleri umurumda değil. Bu iyi işte! Kaçık tarafının ortaya çıkmasına izin ver. | Open Subtitles | لا أهتم برأي الناس - هنيئاً لك، أظهر غرابتك على الملأ - |
| Öyle değilmiş gibi davransam da ben hep başkalarının hakkımda ne düşündüklerini önemsedim. | Open Subtitles | وأنا دائماً كنت أهتم برأي الناس بي بقدر ما كنت أتصرغ كما لو كنت لا أهتم |